Önder'den 'Kürtçe ve Arapça' selama itiraz eden vekillere: 'Müdahaleyi ayıp olarak görüyorum'
Yeşil Sol Partili Beritan Güneş Altın, Meclis'teki ilk konuşmasına Kürtçe ve Arapça selamlama ile başladı. Meclis Başkanvekili Önder, itirazlara, "Ben buna müdahale etmeyi ayıp olarak görüyorum" dedi.
ANKARA- Yeşil Sol Parti Milletvekili Beritan Güneş Altın, Meclis Genel Kurulu’nda partisi adına kanun teklifi üzerine söz aldı.
Konuşmasına Kürtçe ve Arapça selamlama ile başlayan Altın'ın sözleri üzerine bazı milletvekilleri Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’e müdahale etme çağrısında bulundu. Önder bu talebi reddetti.
Altın’ın konuşmasında Kürtçe ve Arapça sözleri tutanaklara geçmedi. Söz konusu bölüme "Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi" notu düşüldü.
AK Parti ve İYİ Parti milletvekillerinin müdahalesine neden olan tartışma tutanaklara şöyle yansıdı:
BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri ve ekran başında bizleri izleyen değerli halklarımız; sözlerime başlamadan önce Mecliste yapacağım ilk kürsü konuşması olması itibarıyla seçilmiş olduğum Mardin ilinin çok dilli, çok kültürlü yaşam pratiğinin Meclise bir prototip sunması dileğiyle Mardin halklarının dillerinden Mardin’e teşekkürü bir borç bilirim. “…”(*)
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Anlamıyoruz dediğini. Anlayamadık, ne dedin?
BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Devamla) – Ben ne söyleyeceğimi önceden söylemiştim, teşekkür ettim.
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) – Arapça bilmiyorsanız ne yapalım?
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Anlayamadık ne dediğini.
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) – Arapça bilmiyor musunuz beyefendi? Hangi dili konuştuğunu bile anlamıyorsunuz.
BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Devamla) – Torba yasayla getirilen kanun teklifine dair konuşmamın başında…
SIRRI SÜREYYA ÖNDER- Sayın Hatip, bir saniye…
Değerli milletvekilleri, hatibi anlamayacak bir şey yok. Kürtçe, Arapça… Mardin halklarının çeşitliliğine, çokluğuna izafede bulunarak dinleseydiniz, “Onların diliyle selamlamak istiyorum” dedi. Bunlar Çanakkale'de...
HALUK İPEK (Amasya) – İç Tüzük var.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER – Müsaade edin, sordunuz, bana “Müdahale edin” dediniz.
HALUK İPEK (Amasya) – İç Tüzük var.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER – İç Tüzük var, ben en az sizin kadar biliyorum. Çanakkale'de yan yana hayatını veren insanlar bunlar, o günde işgal eden İngiliz’ine, Fransız'ına karşı. Bu ülkede İngilizce, Fransızca, şimdi resmî eğitim dili oluyor, burada bir selamlamaya benim müdahale etmemi istiyorsunuz. (Yeşil Sol Parti sıralarından alkışlar)
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – İkisi aynı şey değil Sayın Başkan, hayır.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER – Ben buna müdahale etmeyi başta ayıp olarak görüyorum. Size de “Diliniz sizin ayetiniz, Allah'ın ayetidir”i hatırlatmaya gerek bile görmüyorum. Buyurun, devam edin.
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Aynı dilden devam edemez Sayın Başkan. (İYİ Parti sıralarından sıra kapaklarına vurmalar)
TİRYAKİ: CUMHURBAŞKANI 3’ÜNCÜ KEZ ADAY OLDU, BU KADAR TEPKİ GÖSTERMEDİNİZ
Altın’ın konuşmasının ardından söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, “Şimdi, bir yanlış anlaşılmayı da düzeltmek bakımından söylüyorum yani şimdi, bazı şeylere tepki gösterdiğimizde, tepkinin kaynağının kullanılan dilden oluştuğunu düşünenler olabilir. Hayır, asıl tepkinin kaynağı kurallardan ve kuralların çiğnenmeye kalkışılmasından kaynaklanıyor yoksa hiç kimsenin ana diliyle herhangi bir problemimiz yok" dedi.
Dervişoğlu’nun sözlerine Yeşil Sol Parti Batman Milletvekili Rüştü Tiryaki, "Müsavat Başkanım, Cumhurbaşkanı 3’üncü kez aday oldu, açıkça Anayasa’ya aykırıydı, bu kadar tepki göstermediniz ya! Kural için olamaz bu Başkan, başka bir şey var" sözleriyle karşı çıktı.
DERVİŞOĞLU’NUN SÖLERİNE İYİ PARTİ VE AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİNDEN ALKIŞ
Konunun çarpıtılmamasını söyleyen Dervişoğlu, “Ben yaşadığım toprakların bağrında hangi zenginliği barındırdığını takdir edersiniz ki iyi bilirim, nerelerde ortaklaştığımızı da gayet iyi bilirim, zatıalinizin benzetmesi de yanlış. İstilacı milletlerin dilinin eğitim dili olarak kullanılmasını da en az ben de sizler kadar yadırgayan biriyim ama Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin dili bellidir, kimsenin ana diliyle problemimiz yoktur ve Meclis-i Mebusan'dan beri bu, Türkçe olarak şerh edilmiştir” dedi.
Tutanaklara göre Dervişoğlu İYİ Parti ve AK Parti milletvekillerince alkışlanan bu sözlerinin ardından da, "Aksi durum neye sebep oluyor? Şimdi, orada konuşulan dil Arapça oluyor, ben Arapça’yı bilmediğim için ya da ben Kürtçe’yi bilmediğim için, Çerkezce'yi, Gürcüce’yi bilmediğim için ne konuşulduğunu anlamıyorum. Sıralarınızdan biri bana diyor ki “Arapça’yı da mı anlamıyorsun?” E, anlamıyorum, ben o zenginliği biliyorum ama içinden gelmiyorum. Bunu konuşacağımız yer Meclis Kürsüsü değil. Ne zaman istiyorsanız uygun zeminde tartışırız ama Meclis-i Mebusan’dan beri dili Türkçe olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tartışmaya sebep olacak bir aykırılığa rıza göstermeyeceğimizin de bilinmesini istiyorum, kayıtlara geçsin diye söylüyorum" dedi. Dervişoğlu’nun bu sözleri de İYİ Parti ve AK Parti milletvekillerince alkışlandı.
ÖNDER: TELAŞA MAHAL YOK, SELAM ALLAH’IN SELAMI, YA ALIRSINIZ YA ALMAZSINIZ
Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder Dervişoğlu’nun konuşmasının ardından, "Ben de bunu uzatmak niyetinde değilim, sadece bir şey söyleyeyim: Hani, bu kadar telaşa mahal yok, selam Allah’ın selamı, ya alırsınız ya almazsınız, dili de önemli değil" dedi. İYİ Partili milletvekillerinin tepkisine neden olan sözler sonrası itirazlar tutanaklara şöyle yansıdı:
'MÜDAHALE EDİN' DENİLİYOR, O DA ARAPÇA'
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Anlamıyoruz ki Başkan, anlasak alacağız Başkanım.
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Telaş yok bir kere! Ama beni telaşa kapılmış gibi itham etmeyin.
ÖNDER – Sadece bir cümle, sadece bir cümle söyleyeceğim izninizle. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) İzninizle…
AHMET GÖKHAN SARIÇAM (Kırklareli) – Dışarıda geçerli olabilir ama Genel Kurulda olmaz bu geçerlilik.
ÖNDER – Müsaade edin, müsaade edin, olup olmayacağını söyleyeceğim.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) – İngilizce oluyor da Kürtçe niye olmuyor?
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Ya, Tanal, ne alakası var yani! İngilizce de olmaz, İngilizce de olmaz canım. Ne alakası var?
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) – İngilizce oluyor, Fransızca oluyor, Almanca oluyor; Kürtçe niye olmuyor? Allah’ım ya!
ÖNDER – Arkadaşlar, lütfen birbirimizle konuşmayalım.
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Ya, boş ver… Yani bırak! Bu seninki öküz altında buzağı aramak bile değil ya!
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Ayıp ya!
ÖNDER – Şöyle, Sayın Dervişoğlu, burada bir şey şerh ediliyor. “Ben Arapça bilmiyorum.” dedi. “Şerh etmek” Arapça, Türkçe’yle uzak yakın hiçbir ilgisi yok. Bak, Arapça konuştunuz. Burası bana diyor ki: “Müdahale edin.”
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) – Türkçesini söyleyin, bir dahakine onu…
ÖNDER – Müsaade edin. Bura bana diyor ki: “Müdahale edin.” “Müdahale” “duhul”dan gelir, o da Arapça. Vekil de Arapça bir selam vermiş yani buraya girersek çıkamayız. (Yeşil Sol Parti sıralarından alkışlar)
Tartışmanın devam etmesi üzerine Genel Kurul çalışmalarına ara verildi.
ÖNDER'DEN CAN ATALAY AÇIKLAMASI: SİYASİ İRADEYE YAPILMIŞ MÜDAHALE
Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay’ın tutukluluğuna yapılan itiraz reddedildi. Verilen karara Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder de tepki gösterdi.
Meclis Genel Kurulu’nu yöneten Önder, kararın açıklanmasının ardından kanun görüşmeleri sürerken, “Devam etmeden önce bir şey paylaşmak istiyorum. Burada bulunmayan Vekilimiz Sayın Can Atalay için bugün karar çıkacaktı; karar olumsuz. Bunu siyasi iradeye yapılmış bir müdahale olarak gördüğümü belirtmek istiyorum" dedi. (DUVAR)