'Özgürlük Yürüyüşü'nün 11. günü sona erdi: 'Tüm dünya yargılamanın siyasi olduğunu biliyor'

Şenay Bilik Yıldırım/Seçkin Sağlam

DUVAR - Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş'ın, Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada tutukluyken Hatay milletvekili seçilen Can Atalay'ın serbest bırakılması için Hatay'dan başlattığı "Özgürlük Yürüyüşü"nün 11. günü sona erdi. 

Mersin'in Tarsus ilçesine ulaşan Erkan Baş, Çamalan Köyü Cemevi'nde karşılandı. 

Sosyal medya hesabından videolu açıklama yapan Erkan Baş, "Bugünü 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü olması nedeniyle memleketin dört bir yanındaki milyonlarca kız çocuğunun hayatın her alanında yaşadığı çeşitli mağduriyetleri duyurmaya adamıştık. Tekrardan kız çocuklarının özgürce yaşaması, öğrenim görmesi gibi sorunların çözülmesi adına elimizden ne geliyorsa yapacağımızı Özgürlük Yürüyüşü'nden bir kez daha ilan etmek istiyorum" dedi.

Gezi Parkı davasında 18 yıl hapis cezası onanan Tayfun Kahraman'ın kızı Vera Kahraman'a sevgilerini gönderdiklerini dile getiren Baş, "Vera'yı hepimiz, Gezi davası kararları açıklandıktan sonra babasına sıkı sıkı sarıldığı o görüntülerden hatırlıyoruz. Babası milyonlarca insanın katıldığı, en büyük onurumuz olan Gezi direnişini yargılanmak adına görülen davada, hukuksuzca tutukluluğa mahkum edilen bir avuç mücadele arkadaşımızdan birisi Tayfun Kahraman. Tayfun hiçbir suç işlememesine rağmen saray yargısı tarafından verilen kararla davanın siyasi tutsakları arasında. Ailesine ve biricik kızı Vera'ya, Kız Çocukları Günü'nde selamlarımızı ve sevgilerimizi iletiyor, babası Tayfun'un bir an önce serbest bırakılması talebimizi bir kez daha iletmek istiyorum" diye konuştu.

TİP'TEN CAN ATALAY EYLEMLERİ

TİP Eskişehir İl Örgütü üyeleri, Doktorlar Caddesi'nde basın açıklaması düzenledi. 

Atalay'ın başvurusunun Anayasa Mahkemesi'nde (AYM) ele alınacağını hatırlatan TİP Eskişehir İl Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Toprak, "Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu yarın önemli bir karar verecek. Halen hukuksuz biçimde Silivri zindanında tutulan Hatay milletvekilimiz Can Atalay hakkında bir karar verilecek" dedi.

"Can Atalay hakkında kesin bir gerçek bulunuyor: Atalay’ın vekil adaylığı hukuka uygun şekilde olmuştur, Hatay halkı tarafından seçilmiştir, TBMM İnsan Hakları Komisyonunun üyesidir, danışmanları vardır, vekillik görevini yapması önünde hiçbir engel yoktur ve hukuksuz şekilde cezaevindedir" diyen Toprak, "Anayasa Mahkemesi’nin bu basit ve kesin gerçeği tespit etmesi gerekir. Anayasa’nın açık hükümleri bunu gerektirir" ifadelerini kullandı.

"Meselenin yalnızca Can Atalay meselesi olmadığını, cezaevinde siyasi fikirleri nedeniyle bulunan bütün tutsakların serbest bırakılması gerektiğini" söyleyen Toprak, "bir hukuk katliamı" olarak nitelendirdiği Gezi Parkı davasında hükümlü bulunanların da derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti.

'ADALET BAKANI HADDİNİ BİLMELİ, GEZİ'DE DOSTLARIMIZ POLİS KURŞUNUYLA KATLEDİLDİ'

TİP Çanakkale İl Örgütü, Can Atalay'ın serbest bırakılması talebiyle Kordon Boyu'nda bulunan Golf Çay Bahçesi önünden İskele Meydanı'na yürüyüş düzenledi.

İskele Meydanı'nda açıklamayı yapan TİP üyesi Kürşat Yurtsever, Hatay Milletvekili Can Atalay'ın hukuksuz bir şekilde cezaevinde olduğunu söyledi.

Yurtsever, "Mesele yalnız Can Atalay meselesi de değildir. Cezaevinde, siyasi fikirleri nedeniyle bulunan tüm tutsaklar derhal serbest bırakılmalıdır. Tüm dünya, bütün bu yargılama ve kararların siyasi nitelikte olduğunu bilmektedir. Yetmezmiş gibi, Adalet Bakanı, önce hukuk devletinden bahsedip sonra da Gezi'yi terörle bağdaştıran sözler söyleme cüretini göstermiştir. Gerekçesi de insanların ölmesiymiş. Adalet Bakanı, kendine gelmelidir. Haddini bilmelidir. Gezi'de dostlarımız, kardeşlerimiz, polis kurşunuyla, iktidar yanlılarının saldırısıyla katledilmiştir" dedi.

'TEK BAŞIMIZA YÜRÜMÜYORUZ'

TİP Genel Başkanı Erkan Baş'ın öncülüğünde 11 gündür devam eden yürüyüşe de değinen Yurtsever, "Can için, depremzedeler için, bu ülkenin emekçileri, yoksulları için, gelecek ellerinden alınan kız çocukları için, gençler için, hayatın her alanında şiddete ve baskıya uğrayan kadınlar için, laiklik için, doğamız ve tüm canlılar için yürüyoruz. Tek başımıza yürümüyoruz. Halkla birlikte, toplumsal mücadelenin bütün güçleriyle kol kola verdik, öyle yürüyoruz. Erkeği, kadınıyla, genci, yaşlısıyla yürüyoruz" şeklinde konuştu.