Özlem Çıngırlar: Karakterler bir gün kafamın içinde konuşmaya başladı ve filmi çekmeye karar verdim
‘Kayıtsız’ için iki senaryo yazdığını ve çekip çekmeyeceğinden emin olmadığını belirten yönetmen Özlem Çıngırlar, "Karakterler bir gün kafamın içinde konuşmaya başladı ve çekmeye karar verdim" dedi.
DUVAR - Uçan Süpürge Vakfı tarafından 27. kez düzenlenen Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, Kült Kavaklıdere’de başladı. Festival, ‘Sultan’ın Rüyası’ ve ‘Kız Kardeşlik’ filmlerinin gösterimleriyle başladı. Ardından, ‘Hoşça Kal Taberiye’, ‘Kaplan Desenleri’, ‘Kayıtsız’, ‘Benim Adım Mutlu’, ‘Gişe’, ‘Çavdar Boynuzu’ ve ‘Kime Aidim’ filmleri gösterildi.
27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında ilk söyleşi, ‘Kayıtsız’ filminin yönetmeni Özlem Çıngırlar ve oyuncusu İpek Elmas Şenol’la yapıldı.
Özlem Çıngırlar’ın yönetmenliğini üstlendiği ‘Kayıtsız’, Ankara ve Türkiye prömiyerini 27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde gerçekleştirdi. Çıngırlar, filmin Almanya'dan sonra 27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde gösterildiğini belirtti. Filmin, hazırlık ve çekim sürecine dair, “Ya dostlarımla yola çıktım ya da yola çıktıklarımla zaten kendiliğinden dost oldum. İpek de benim zaten dostlarımdandı” dedi.
‘Sezen’ karakterine hayat veren İpek Elmas Şenol, ilk oyunculuk deneyimi olduğunu kaydetti. Şenol, Çıngırlar’la çalışma ve oyunculuk tecrübesine ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Özlem'in setinde bu deneyimi yaşamak çok güzeldi. Kendimi çok mutlu hissettiğim, çok rahat ve güvende hissettiğim bir setti. Tüm ekip arkadaşlarımla birlikte huzurlu bir set oldu. Benim açımdan da şans oldu açıkçası.”
Çıngırlar ise Şenol’un işkolik olduğunu şöyle anlattı:
“İpek o kadar profesyonel bir oyuncu ki, bizim seçtiğimiz kostümde kullanılan bir şeye galiba alerjisi var ve alerjisi olduğunu söylemiyor. Giyiyor o kıyafeti, kızarıyor ve söylemiyor ‘Set durur, zaten çok seri gitmek durumundalar’ falan diye. Tabii ki bu arada ne olursa olsun ‘önce güvenlik’ diyoruz. Kendisi o kadar zarif bir insan. O inanılmaz işkolik. Umarım başka işlerle birlikte görürüz.”
‘Kayıtsız’ için iki senaryo yazdığını ve çekip çekmeyeceğimden emin olmadığını dile getiren Çıngırlar, ‘Nursel’ ve ‘Perisa’ karakterlerinin bir gün kafasının içinde konuşmaya başladığını ve film çekmeye karar verdiğini “Genelde kadın karakterler çıkıyor. Sonrasında onlar kendi aralarında sohbet ediyor, dayanışıyor. Öyle filme dönüyor galiba” dedi. Filmi iki yıl önce çektiklerini, post prodüksiyon aşamasının ise yaklaşık bir yıl sürdüğünü söyledi.
Filmin müziklerini Ankaralı müzisyen Ege Gür’ün yaptığını ve müziklerden çok memnun kaldığını aktardı. Çıngırlar, ‘Kayıtsız’ ismini ‘hissetmeyen’ anlamında kullandığını belirtti.
'KENDİ TASARIMIMA GÖRE PERİSA MAALESEF YAŞAMIYOR'
İzleyicilerin filmin sonuyla ilgili yorumlarına Çıngırlar, şu yanıtı verdi:
“Benim için bu hikaye bitti. Şu an yeni bir karakter, yeni bir proje üstüne çalışıyorum mesela. Filmi tabii ki seviyorum, yolculuğu devam edecek, tek tek temsil edeceğiz. Ama benim için bu karakterler artık kafamın içinde konuşmayı bıraktı. Kendi tasarımıma göre Perisa maalesef yaşamıyor.”
'FİLMİN ARKA PLANINDAKİ YOLCULUK EN AZ FİLM KADAR ENTERESAN'
‘Perisa’ karakterini canlandıran Nastaran Mazal’ın havaalanındaki çekimlerinin yapılacağı sırada Türkiye’de kalma izninin bittiğini şöyle anlattı:
“Havalimanına girse, güvenlik çevirse onu İran'a göndereceğiz. Aktivist olduğu için İran'a kesinlikle girmemesi gerekiyor. Orada da devam eden bazı durumları olduğu için girmemesi gerekiyor. Bizim filmin arka planındaki yolculuk en az film kadar enteresan.”
Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin Sanat Direktörü Dilek Metin Sert ise Mazal’ı 13 Mayıs’ta düzenleyecekleri ‘Yeşermenin ve Çiçeklenmenin Sonsuz Gün Doğumu’ başlıklı panelde ağırlayacaklarını duyurdu.