Para sayma görüntülerinin CHP'li sanığı: Yalnız bırakıldım

Eski CHP İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Can Poyraz, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in kamuoyunda “para sayma görüntüleri” olarak yer bulan davayla ilgili açıklamalarına tepki gösterdi.

Fotoğraf: Arşiv
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in kamuoyunda “para sayma görüntüleri” olarak yer bulan söz konusu davayla ilgili açıklamalarına Eski CHP İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Can Poyraz sosyal medya hesabı üzerinden tepki gösterdi. 

Söz konusu görüntülerdeki diğer partili arkadaşlarla görüşmeler yaptıklarını belirten Özgür Çelik, “Hukuk komisyonumuz süreci yakından takip ediyor. Genel merkezimiz süreci çok yakından takip ediyor” derken; Can Poyraz ise “İşin aslı öyle değil” dedi. “Kendisinin ilçe başkanı olduğu dönemde belli aralıklarla beni arayan Çelik bu görüntüler servis edildikten sonra geçmiş olsun telefonu bile açmamıştır. Ne yazık ki İl Başkanı Çelik yapılmayanları yapılıyormuş gibi anlatmıştır!” diyen Can Poyraz, bu davada yalnız olduğunu söyledi.

Özgür Çelik, Gerçek Gündem Genel Yayın Yönetmeni Seyhan Avşar ve Ankara Temsilcisi Altan Sancar’ın “Kaftancıoğlu ve partililer para sayma görüntüleri nedeniyle h3akim karşısına çıkacaklar. CHP İl Başkanlığı, CHP Genel Merkezi kendilerine sahip çıkacak mı?” sorusuna şöyle yanıt vermişti:

“Mesele sadece Canan Kaftancıoğlu'nun meselesi değil, konu hepimizin konusu. Şimdi o para sayma görüntülerini kim ortaya hangi amaçla çıkarttı? İl binasının satın alınmasıyla ilgili bina sahibine, bina sahibinin avukatlık ofisinde binanın satın alma bedelinin bir bölümü banka yoluyla gerçekleştiriliyor, bir bölümü de o görüntülerdeki paraların elden teslim edilmesiyle ve karşılığında bir makbuz alınmasıyla. Ben o makbuzu televizyon ekranında gösterdim. Dolayısıyla bu işi kim servis etti ve ne zaman servis etti?

31 Mart’tan önce acaba seçim sonuçlarını bu yolla etkileyebilir miyiz diye düşünen iktidar ve iktidara yakın çevreler bu işi servis etti. Burada bu konuyla ilgili bir dava süreci başlattılar ve bu yönüyle il binası alındığında görevdeki il başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu'ydu. Ama hepimiz o sürece destek olduk. Ben ilçe başkanıydım. Kampanya yaptık, gittik bir bankanın önünde bağışlarda bulunduk.

O görüntülerdeki diğer partili arkadaşlarla da konuşmalarımızı ve görüşmelerimizi yaptık. Bizim seçim ve hukuk işlerinden sorumlu başkan yardımcılığımız, hukuk komisyonumuz süreci yakından takip ediyor. Genel merkezimiz süreci çok yakından takip ediyor. Bu konu hepimizin ortak meselesi.”

CAN POYRAZ: BU DAVADA YALNIZIM 

Eski CHP İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Can Poyraz ise söz konusu açıklamaları alıntıladığı sosyal medya hesabında şunları kaydetti:

“Herkese merhaba, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in bugün Gerçek Gündem’de yayınlanan röportajında kamuoyunun 'para sayma görüntüleri' olarak bildiği, 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde seçmenin oy verme davranışını değiştirmesine yönelik algı oluşturmak amaçlı gerçekten bağımsız yayınlarla servis edilen benim de içinde bulunduğum görüntüler nedeniyle hakkımızda açılan davaya ilişkin konuşmuş. İl Başkanı her ne kadar verdiği röportajda “O görüntülerdeki diğer partili arkadaşlarla da konuşmalarımızı ve görüşmelerimizi yaptık. Bizim seçim ve hukuk işlerinden sorumlu başkan yardımcılığımız, hukuk komisyonumuz süreci yakından takip ediyor. Genel merkezimiz süreci çok yakından takip ediyor. Bu konu hepimizin ortak meselesi.” dese de işin aslı öyle değil.

Kendisinin ilçe başkanı olduğu dönemde belli aralıklarla beni arayan Çelik bu görüntüler servis edildikten sonra geçmiş olsun telefonu bile açmamıştır. Ne yazık ki İl Başkanı Çelik yapılmayanları yapılıyormuş gibi anlatmıştır!

Görüntülerin servis edildiği günden bugüne ne İl Başkanlığı ne de CHP Genel Merkezi tarafından -siyasi nedenlerle açılmış- bu davaya ilişkin kimse benimle temas kurmadı. Seçim ve hukuk işlerinden sorumlu başkan yardımcısı ile alakasız bir ortamda denk geldik ve bu konu ile ilgili sadece espri yapmayı seçti. Hukuk komisyonu süreci yakından takip etmiyor. Genel Merkez de süreci yakından takip etmiyor. Anlaşılan, konu hepimizin ortak meselesi değil.

25 Eylül’de hakim karşısına çıkacağım. Özetle bu davada yalnızım. Yalnız ilerleyeceğim.”

(HABER MERKEZİ)