Parmak kıran jandarmanın cezasına erteleme yok

Anayasa Mahkemesi, KTÜ'deki protesto sırasında bir kadın öğrencinin parmağını kıran jandarmanın aldığı cezayı erteleyen yerel mahkemenin kararını, “eğilimi olan kamu görevlisini cesaretlendirir, devlete olan güveni zedeler" görüşüyle bozdu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğrencisi olan Elif Aydın Dost, 2006 yılında üniversite harçlarına yapılan zammı protesto etmek ve üniversite rektörü ile görüşmek üzere arkadaşlarıyla birlikte rektörlük binası önüne gitti.

Bu sırada KTÜ Jandarma Karakolu Komutanlığı emrindeki erler, bölgeye gelerek gruba karşı güç kullandı. Dost'un bu arbede sırasında parmağı kırıldı. Adli Tıp'tan aldığı raporla Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.

Mahkeme kolluk görevlisine kasten yaralama suçundan 11 ay 20 gün hapis cezası verdi ancak Yargıtay kararı bozdu. Anayasa Mahkemesi ise insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının ihlal edildiğine karar vererek, Dost'a 20 bin TL manevi tazminat ödenmesini hükmetti.

AYM sürecinin ardından davanın yeniden yargılaması sırasında Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması'na ilişkin düzenlemenin bazı kurallarının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

YEREL MAHKEME AYM'YE BAŞVURDU

Sözcü'deki habere göre, sanık jandarmanın, zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçundan yapılan yeniden yargılama sırasında, yasaya 2006 yılında eklenen “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kuralların Anayasa'ya aykırı olduğu kanısına varan Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi, bu kuralların iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.

Yerel mahkemenin başvurusunu inceleyen AYM şu değerlendirmelerde bulundu:

“İhlalin ortaya çıkmasına neden olan uygulama sanık hakkında “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kurumunun uygulanmasıdır. Kolluk görevlilerinin işlediği iddia olunan suçların yargılanmasında koşullarının bulunması halinde Kanun'un 231. maddesinde düzenlenen HAGB kurumunun uygulanma ihtimali kuşkusuz bulunmaktadır.

'EĞİLİMİ OLANI CESARETLENDİRİR, DEVLETE GÜVENİ ZEDELER'

Ancak itiraz yoluna konu olan somut davanın sonuçlanması üzerine verilen Elif Aydın Dost başvurusu kararında sanık hakkında HAGB hükümlerinin uygulanmasının davaya konu suça karışan kamu görevlilerine hoşgörü ile yaklaşıldığı izlenimini uyandırdığı ve böylesi bir uygulamanın bu tür fiillere eğilimi olan görevlileri cesaretlendirebileceği gibi bireylerin bu kapsamda devlete ve adalet mekanizmalarına olan güvenlerini de zedeleyeceği tespiti yapılmıştır.
Anayasa Mahkemesi'nin anılan kararı üzerine yapılan yeniden yargılamada ihlali giderecek şekilde yeniden karar verilmesi Anayasa'dan kaynaklanan bir zorunluluktur.
Bu nedenle bakılmakta olan davada sanık hakkında artık HAGB kurumu uygulanamaz.
Dolayısıyla yeniden yargılama yapan başvuran mahkemenin bakmakta olduğu bu davada HAGB uygulama imkanı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle kuralın itiraz başvurusunda bulunan mahkemenin bakmakta olduğu davada uygulama imkanı bulunmadığından başvurunun mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekir.”

Anayasa Mahkemesi'nin hükmü şu ifadelerle açıklandı:

“İtiraz başvurusunda bulunan mahkemenin bakmakta olduğu davada uygulanma imkanı bulunmadığından başvurunun mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine oy çokluğuyla karar verildi.” (Kaynak: Sözcü)