Pervin Buldan: AKP ve MHP'ye mecbur değilsiniz

Kocaeli'nde düzenlenen mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Yeni bir yaşamı ortak bir geleceği mutlaka Türkiye haklarıyla birlikte kuracağız" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR -  Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli İl Örgütü, "Biz değiştireceğiz derhal istifa" şiarıyla Gebze'de bulunan Mevlana Kapalı Pazar Alanı'nda miting düzenledi. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Türkiye için büyük bir şans olduğunu belirterek, “Artık AKP-MHP’yi göndermek zorundayız” dedi. 

Mitingde konuşan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, tecride, haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı alanlarda olduklarını belirterek, “Biri ‘gözlerimin içene bakın ne görüyorsunuz’ demişti. Biz ne görüyoruz biliyor musun? Yalan ve yağma görüyoruz. Daha ne görüyoruz. Sizde iktidardan düşme korkusu görüyoruz” dedi.

Ülkede yaşanan çok krizlere dikkat çeken Gergerlioğlu, “Sata sata ülkeyi bitirememişler. Hala satacak şeyler bulmaya çalışıyorlar. Ekonomiyi berbat ediyorlar. Kurallara uygun olmadan 'faizi düşüreceğim' diyor saraydaki zat. Senin bu politikalarınla anca yağma ve yalanı arttırırsınız. Günlerdir Kocaeli'nde dolaşıyorum. Esnafın durumu perişan. Biz diyoruz ki bir an önce seçim gelsin ve bu iktidardan kurtulalım. Edi bes ê diyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Cezaevlerinde yoğun bir baskı ve tecridin olduğunu dile getiren Gergerlioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Zorbalıkla yüz binlerce kişi mahpus ediliyor. Daha geçen gün Aysel Tuğluk için Kandıra Cezaevi önünde açıklama yaptık ve ikinci Garibe Gezer vakası yaşanmasın dedik. Kalktılar hakkımda soruşturma başlattılar. Hekimliğinden ihraç edildim, susmadım. Vekilliğimden ihraç edildim, susmadım. Sizin soruşturmalarınız vız gelir tırıs gider.”

BULDAN: DEĞİŞTİRECEK OLAN BİZİZ

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, yaz boyunca ülkenin her tarafını dolaştıklarını belirtti. Yüzlerce buluşma gerçekleştirdiklerini dile getiren Buldan, “HDP’ye oy verenler de oy vermeyenler de HDP’nin yanında olanlar da olmayanlar da HDP’ye selam verenler de vermeyenler de bu buluşmalarımızdan büyük güç aldılar, bizleri bağırlarına bastılar. Kadınlarla, gençlerle buluştuk, Alevilerle buluştuk, işçilerle esnafla buluştuk. Herkesin söylediği tek bir şey var; bu ülkeyi değiştirecek olan HDP’dir, sizlersiniz. Değiştirmek için bugün alanlardayız çünkü üreten biziz, ürettiğimiz içinde yok sayılan, emeği çalınan biziz” dedi.  

‘ONLARI GÖNDERMEK ZORUNDAYIZ’

Türkiye'nin her tarafında üreticiye, çiftçiye, esnafa ve ülkenin bütün kesimlerine yönelik bir haksızlık ve hukuksuzluk olduğunu söyleyen Buldan şöyle devam etti:

BİZİ YOK SAYMANIZA KARŞIYIZ: Bunun baş müsebbibinin de AKP MHP koalisyonu olduğunu çok iyi biliyoruz. İşte bunun için değiştirmek zorundayız, onları göndermek zorundayız. Onların bizi yok saymalarına tüketmelerine tahammülümüz yok. Bu ülkede üreten kesimiz ama iktidar bu ülkenin kaynaklarını hoyratça tüketiyor. İktidara geldikleri zaman bu topluma yeni vaatler sunmuşlardı. Kürt sorununu, Alevi sorununu, ekonomi sorununu çözeceğiz demişlerdi. İktidara geldiklerinde, yani 2001 yılında da bu ülkede ekonomik kriz vardı. Birçok kesim ekonomik krizi çözmesi için oy vermişlerdi ama bugün ülkeyi getirdikleri nokta, 2001’in de ötesinde ve derin bir kriz var. Bu ülke krizlerin ve darbelerin ülkesidir. Krizler ve darbeler bu ülkede hiçbir zaman bitmiyor. Biz darbelere, krizlere, yok saymalara karşıyız. Biz artık bizi yok saymanıza ve görmemenize karşıyız."

TEK SEBEP HIRSIZLIK VE TALAN: Evet bu ekonomik krizin ve yaşatılan bütün krizlerin siyasal ve sosyal krizlerin başlıca nedenleri var. Yoksulluk var, o yolsuzluk, talan ve hırsızlık bir sebeptir. Bütün bunların sebebi ekonomik kriz olarak karşımıza çıkıyor. Eğer bir yerde hırsızlık varsa o ülke yoksullaşıyor. Demek ki bu ülkenin yoksullaşmasının tek sebebi hırsızlıktır, talandır, AKP’nin hükümetinin anlayışıdır. Bu ülkeyi yönetenlerin halkın cebinden, sofrasından çaldıklarını biliyoruz. Bu ülkeyi yönetenler gençlere, kadınlara bir gelecek vaat etmiyor. İnsanlar açlıktan sefaletten inimi inim inlerken onlar saray pencerelerinden dışarı bakıp ülkeyi toz pembe görebilirler. Onlar bu ülkede iki Türkiye’ye yarattılar. Bir tarafı haksız kazançla şatafat sağlayan, zenginlik yaratan bir ülke yarattılar ama bu ülkenin başka bir tarafında kadınlar, işçiler, esnaf çalışanlar herkes perişan haldeler.

TÜRKİYE AKP VE MHP’DEN BÜYÜKTÜR: Sizler bu ülkenin yurttaşları, kadınları, gençleri AKP ve MHP’den daha büyüksünüz. AKP ve MHP’ye mecbur değilsiniz, mahkum değilsiniz. Sevgili Kocaeli halkı Türkiye halkları çözüm istiyor, bunu hepimiz biliyoruz. Ama onlar çözüm isteyenlerle mücadele ediyorlar. Bu ülkede kriz var krizle mücadele edilmiyor, yoksullukla mücadele edilmiyor, hırsızlık var çetelerde sokaklarda, bu ülkede katliamlar yapılıyor, cinayetler işleniyor, bunlarla mücadele edilmiyor. Mücadele ettikleri tek şey hak isteyenler, hakkını arayanlar, kadınların eşitlik talebi. Mücadele ettikleri itiraz edenler, bu ülkede kim itiraz ediyorsa, adalet istiyorsa, hukuk istiyorsa onlarla mücadele ediliyor. Ama onlar istedikleri kadar hakkımızda fezleke çıkarsınlar, soruşturma başlatsınlar, biz haktan, hakikatten yana asla taviz vermeyeceğiz asla diz çökmeyeceğiz, asla boyun eğmeyeceğiz ve biat etmeyeceğiz.

VERGİLERDEN KENDİLERİNE RANT SAĞLIYORLAR: Vergilerinizi ödüyorsunuz ama o vergiler bu kente geri dönmüyor sarayda bloke ediliyor. Çünkü bu halkın vergileriyle kendilerine rant kapıları sağlıyorlar. 3’lü 5’li maaşlar alan bürokratlar yaratıyorlar. Burada üreticiye, çiftçiye hiçbir yatırım yapılmazken, yandaşlarını ve akrabalarına kamuya dolduruyorlar. Gençler üniversiteler okuyor ama iş bulamıyor çünkü AKP kendi yandaşlarını sınavlara sokmadan kamuya dolduruyor. Bu haksızlığı, kadınlara ve gençlere, işçilere, esnafa yapılan haksızlığı elbette ki hem hukuk önünde hem de seçimlerde sandıkta başında sormazsak namerdiz, namerdiz, namerdiz arkadaşlar."

KUMPAS DAVALARI: İşte bu yüzden partimiz hakkında kumpas davaları başlattılar Kobanê Kumpas Davası ve Kapatma Davası. Bugün iki kumpas davası ile Türkiye karşı karşıyadır. Bu iki kumpas davasının boştur, içinde hiçbir gerçek belge yoktur. Hem Kobani kumpas davasında hem de kapatılmasında özelliklerimizle milletvekillerimizin yaptıkları konuşmalar, katıldıkları etkinlikleri, barış ve demokrasi istemek, hak ve hukuk talep etmek dışında bir şey yok. Hiç kimse eline silah almamış, hiç kimse bir başkasını öldürmemiş, hiç kimse bıçak çekmemiş. Hiç kimseye hakaret bile etmemiş. Bizim suçumuz mazlumun yanında haksızlığın karşısında olmaktır. Ama şunu ifade etmek isterim ki HDP kapatmasının savunmasını onlara değil sizlere vereceğiz, alanlarda meydanlarda vereceğiz, sizlerle birlikte yazacağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. HDP kolay yutulacak bir lokma değildir, kolay kapatılacak bir parti değildir. Türkiye’nin 6 milyondan fazla insanı bir partiye oy veriyorsa o partiyi kapatmaya hiç kimsenin gücü de yetmez

HDP KADAR BAŞINIZA TAŞ DÜŞSÜN: Halk açlıktan mı perişan olmuş, halk üretemiyor, kriz yaşıyor bunların umurunda değil. Varsa yoksa HDP: HDP kadar başınıza taş düşsün. HDP bu ülkenin yüz akıdır. Bu ülkede adaleti, barışı, demokrasiyi, hakkı savunan yegane bir partidir. Bunun için diyoruz ki, sizin gücünüz HDP’yi kapatamaya yetmeyecektir. Öyle bir ülke yarattınız ki insanlar birbirine nefretle bakıyor. İmralı Cezaevi’nde çok yoğun bir tecrit var. Sadece İmralı'da değil ülkenin her tarafında tecrit var. Kendi yasalarını bile uygulamayan bir sistem işliyor. Bu kabul edilebilir değil. Bu ülkenin vatandaşları sizin bu hukuksuzluklarınıza, adaletsizliğine ve yüzsüzlüğüne karşı bir günü bekliyor. O gün sandıkların kurulacağı seçimlerin yapılacağı gündür. Size güle güle diyeceğimiz bay bay yapacağımız bir gündür. Yeni bir yaşamı ortak bir geleceği mutlaka Türkiye haklarıyla birlikte kuracağız. Kutuplaşmayı ve ayrımcılığı, hukuksuzluğu ortadan kaldıracak olan şey ortak yaşam ortak bir geleceği birlikte örmektir. Biliyoruz ki bu ülkede herkesin, Türk’ü de Kürt’ü de Alevi’si de Ermeni’si de Süryani’si de hangi ırktan mezhepten inançtan olursa olsun bu ülkede istenilen tek bir şey var adalet, adalet, adalet. Ama adaletin A’sını bile bırakmadılar demokrasinin kırıntılarını bile bırakmadılar. Çünkü her şeyi kendi iktidarlarına bağladılar. Şimdi de iktidarı bırakmamak için her türlü oyunu oynuyorlar.”

HDP KABUSUNUZ OLACAK: İktidarın HDP’li siyasetçilerden korkuyor. Onun için HDP’siz bir siyaset ve Türkiye yaratma peşindeler ama korkularınız kabusunuz olacak HDP gümbür gümbür geliyor. HDP bu seçimde iktidara yönetime aday bir partidir. Bu ülkeyi yönetmeye aday bir partidir. Ne yaparsanız yapın ne edersiniz edin, biz sandıklarımıza sahip çıkacağız. Şimdiden bunun çalışmasını yapıyoruz, tek bir oyumuzu bile size kaptırmayacağız bunun için şimdiden buna yönelik hazırlıklarımız devam ediyor. Sevgili halklarımıza inanıyor ve güveniyorum, bütün bu zulümler, zalimlikler, faşizm yönetimi karşısında bütün bu adaletsizlikler karşısında êdî bese demek için sandıklarda herkes rengini belli edecek, size güveniyoruz, size inanıyoruz. Bir çağrı da şimdiye kadar AKP’ye oy veren seçmenlere yapmak istiyorum. Şimdiye kadar AKP’yi iktidarda tuttunuz AKP’nin bütün zulümlerine sizler de tanık oldunuz, AKP’ye oy veren vicdanlı seçmenlere sesleniyoruz. Elinizi tamamıyla yüreğinizin üzerine koyma zamanı gelmiştir. Artık AKP’ye tek bir oy vermemeniz gerekiyor, çünkü ülkeyi soyup soğana çevirdiler. Ülkenin bütün kaynaklarını kendileri için kullandılar. AKP’li seçmen de görüyor hatta AKP içinde vicdanlı milletvekilleri olduğunu biliyoruz. Biz erken seçim çağrımızı yaparken, TBMM’ye ortak bir önerge ile gitmeyi düşünüyoruz. Bu önerge bütün muhalefetin ortak önergesi olacak. Biliyor ve inanıyoruz ki AKP içinde vicdanlı milletvekilleri var onlar da bizim önergemize evet oyu verecekler ve erken seçim kararını güçlü bir şekilde meclisten çıkaracağız. Buna inanıyoruz. (MA)