Piyasalarda son durum: ÖTV 'uçtu', haftanın kritik günü belli oldu
Bu hafta piyasaların yakından izleyeceği yurtiçi gelişmeler ve veriler arasında, perşembe günü TCMB’nin faiz kararı en önemli açıklama olacak.
GEÇEN HAFTANIN EN YÜKSEK
GETİRİSİ BORSADA GERÇEKLEŞTİ
Geçen hafta, Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 2.87, altının gram fiyatı yüzde 0.33, dolar/TL yüzde 0.45, Euro/TL yüzde 0.6 değer kazandı. BIST 100 endeksi, en düşük 10,569.23 ve en yüksek 10,792.92 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 2.87 değer kazanarak 10,771.36 puandan tamamladı. Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı geçen hafta yüzde 0.33 artışla 2,490 TL seviyelerini gördükten sonra hafta sonunda 2,450 TL’ye geldi. Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 2.13 artışla 16,310 TL’ye yükseldi. Bir önceki hafta sonu 4,010 TL olan çeyrek altının satış fiyatı 4,090 TL’ye çıktı. Geçen hafta dolar yüzde 0.45 değer kazanarak 32.83 TL’ye çıkarken, Euro yüzde 0.6 artışla 35.11 liraya yükseldi. Yatırım fonları bu hafta yüzde 1.5 ve bireysel emeklilik fonları yüzde 1.78 değer kazandı. Kategorilerine göre bakıldığında ise yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 3.59 ile ‘borsa yatırım’ fonları oldu.
TCMB, YAZ BOYU POLİTİKA
FAZİNİ SABİT TUTACAK
Bu hafta piyasaların yakından izleyeceği yurtiçi gelişmeler ve veriler arasında, perşembe günü TCMB’nin faiz kararı en önemli açıklama olacak. Politika faizinin en azından sonbahara kadar sabit tutulacağını şimdiden söylemek mümkün. Piyasa tahminlerine göre, TCMB’nin faizi yüzde 50 düzeyinde sabit bırakması bekleniyor. Bu süreçte TCMB, yeni düzenlemelerle kemer sıkma ve ekonomiyi soğutma tedbirlerine müdahale etmeyi tercih edecek. Eylül ayına geldiğimizde dezenflasyon sürecinin seyrine bakarak yeni bir politika faizi artırımı gündeme gelebelir ki, büyük olasılıkla da böyle olacak. Zira TCMB’nin yıl sonu enflasyon beklentisini tuturamayacağının ipuçlarını eylül, en geç ekim ayında net olarak görmüş olacağız. Bu hafta içerisinde yurtiçinde öne çıkacak diğer veriler; güven endeksleri, kapasite kullanım oranı, konut fiyatları, yabancı ziyaretçi sayısı, ekonomik güven endeksi, dış ticaret, hizmet üretici fiyatları, brüt ve net borç stoku olacak.
BU YIL İÇİNDE FAİZ İNDİRİMİ
BEKLENTİSİ HİÇ GERÇEKÇİ DEĞİL
Bloomberg HT'nin faiz anketine katılan kurumlar 27 Haziran'da gerçekleşecek toplantıda, TCMB’nin politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit tutacağını öngördü. 26 kurumun katılımıyla gerçekleştirdiği ankette 27 Haziran Perşembe günü açıklanacak olan karara ilişkin beklenti politika faizinin yüzde 50 seviyesinde tutulması yönünde. Bu ankette, 20 kurum da 2024 yıl sonuna dair faiz tahminini paylaştı. Buna göre, piyasanın 2024 yılının sonunda politika faizi için tahmini yüzde 47.25 oldu. 2024 yıl sonu faiz tahminlerinde en yüksek beklenti yüzde 50 seviyesinde, en düşük beklenti yüzde 40 seviyesinde... Anket katılımcıları faizde ilk indirim beklentilerini de paylaştı. Tahminlerini paylaşan 20 kurumdan üçü TCMB'den ilk indirim hamlesini eylülde, 10 kurum ise yılın son çeyreğini kapsayan ekim-kasım-aralık döneminde bekliyor. 2024’te TCMB’den faiz indirimi beklemeyen ise yedi kurum bulunuyor. Yedi kurumun beklentisinin çok daha gerçekçi olduğunu belirtmek gerek... Ancak, indirim beklentisini bir kenara bırakıp en az bir artırımı da göz ardı etmemekte fayda var! Bırakın Türkiye’yi, ABD’de indirim beklentilerinin kaç kez ertelendiğini hatırlatmak yeterli olsa gerek ki, Fed’in önlemlerinin çok daha sıkı ve takibinin de çok temkinli olduğunu ekleyelim.
ENFLASYON TAHMİNLERİ
NASIL TUTSUN Kİ!..
Türkiye ekonomisinin en temel sorunlarından biri verilerin gerçekliklerle bağının kopmuş olması... Bu sebeple olsa gerek, başta enflasyon tahminleri olmak üzere pek çok tahmin tutmuyor. Söz gelimi, yıl sonu tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) son on yılın yedisinde yıl ortası tahminlerin üzerinde geldi. Bu yıl da aynı sonuçla karşı karşıya kalacağımızı söylemek mümkün. Nasıl olmasın ki!.. TÜİK’in enflasyon verilerini temel alarak yapılan tahminlerin sapmaması mümkün değil. Söz gelimi, Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verileriyle TÜİK verileri arasındaki makas neredeyse yüzde 100... Vatandaşın hissettiği enflasyon da TÜİK verilerinin çok ama çok üzerinde kalıyor. Bu aynı zamanda ekonomi yönetiminin doğru kararları alması ve dezenflasyon sürecine hızlı ve doğru müdahaleleri yapması açısından da bir handikap oluşturuyor. Bildiğiniz üzere, TCMB’nin yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 38. Bu tahminin tutabileceğini düşünen kaç kişi var sizce?