Plaj ücretleri güneşten çok yakıyor
Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel, plajlar için alınan fahiş giriş ücretlerini gündeme getirdi, "temiz, düzenli, ailelerin kullanabileceği o halk plajları artık neredeyse kalmadı." diye yazdı.
DUVAR- Deniz sezonunun başlamasıyla birlikte plajlardan yararlanma maliyetleri de yeniden gündeme geldi. Halka açık olması gereken plajların oteller ve işletmelerce parsellenmesi ve giriş ve içerde şemsiye, şezlong gibi hizmetlerden yararlanmak için istenen ücretler, dar gelirli aileler için deniz tatilini imkansız hale getiriyor.
Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel, üç tarafı denizlerle çevrili ülkede tatil yapacak yer kalmadığını belirtti, "Çünkü her yer parsellenmiş halde; kimileri tanıdıklara peşkeş çekilmiş kimileri de özel mülk halini almış." diye yazdı. Ağırel "Denize girecek plaj kalmadı" başlıklı yazısında Fethiye örneğinden yola çıkarak plaj fiyatlarının artışını şöyle aktardı:
"Türkiye’nin dünyada da en iyi bilinen turizm merkezlerinden birisi durumundaki Fethiye Ölüdeniz’de bulunan Kumburnu Plajı’ndaki fiyatlar tatilcileri çıldırtıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2020 yılında özel bir firmaya 20 yıllığına kiralanan Kumburnu Plajı’nın araç giriş fiyatları vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanırken şimdi de plaja yaya olarak girenlerden bile 50 lira alınmaya başlandı. Üstelik öyle fiş fatura bir şey de kesmiyorlar. Gerekçe olarak da plajın taşıma kapasitesinin üstünde insan girişi olduğu gösteriliyor. Ancak esas amaç Kumburnu’nun yoksul vatandaşlardan arındırılması zenginlere ait bir alan yaratılması.
Eskiden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen, “Özel Çevre Koruma Bölgesi ve 1. Derece Sit Alanı” olarak ilan edilen Ölüdeniz Kumburnu Plajı ve çevresi 2020 yılında Muğla Turizm Çevre Vakfı Turizm ve Ticaret Limited Şirketi (MUÇEV) isimli özel bir şirkete 20 yıllığına kiralanmıştı.
Şeker Bayramı tatilini değerlendirmek için Ölüdeniz’e giden vatandaşlar girişteki araç, karavan ve otobüs için belirlenen giriş ücretlerine isyan ettiler. Zira MUÇEV tarafından plajdaki otoparka girişler otomobiller için 400 lira, karavanlar için 600 lira, otobüsler içinse 1500 lira olarak belirlendi.
Yani memleket toprağında bırakın tatil yapmayı nefes alsanız para ödeyeceksiniz.
Aynı bölgede bulunan Babadağ’ın zirvesine çıkarak manzara seyretmek isteyen vatandaşlar ise kişi başına tam 425 lira ödemek zorunda kaldılar.
Yani Babadağ’ın harika manzarasını çıkıp seyretmek iki çocuklu bir aile için 1700 lirayı buldu. Bir de İnlice Plajı var. Fethiye’nin en güzel plajlarından olan İnlice Plajı 18 Mayıs 2012 yılından bu yana Fethiye Belediyesi tarafından işletiliyordu. 31 Aralık 2021 tarihinde kira sözleşmesi sona eren Fethiye Belediyesi’ne İnlice Plajı’nı boşaltması için bakanlık tarafından yazı yazıldı. Bunun üzerine Fethiye Belediyesi plajı boşalttı.
AKP’nin önceki dönem Muğla milletvekili ve şu anda MKYK Üyesi olan Yelda Erol Gökcan, İnlice Plajı’nın Fethiye Belediyesi’nden alınarak İnlice Yardımlaşma Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği’ne verildiği yönünde açıklama yaptı. Sonunda İnlice Plajı artık Fethiye Şehit Yüzbaşı Özgür Özekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından işletiliyor. Okulda öğrenim gören öğrencilerin çalışacağı İnlice Plajı’nda hizmet verilmeye başlandı.
İlk okuduğunuzda güzel bir uygulama diye düşünüyorsunuz ancak el değiştirince fiyatlar yine uçtu. Fethiye Belediyesi tarafından işletilirken yaya girişlerinin bedava olduğu, araç girişinin ise sadece 30 lira olduğu İnlice Plajı liseye devredildikten sonra yaya girişi için 20 lira fiyat belirlendi. Otomobil girişi 100 lira, minibüs girişi 150 lira olarak belirlenirken şezlong ve şemsiye kiralamak isteyenlerin ise iki şezlong ve bir şemsiye için 300 TL, özel köşk için 750 lira, sedir köşe için tam 1000 lira fiyat ödemesi gerekiyor."
(HABER MERKEZİ)