Yenikapı'da üç partili 'milli mutabakat' mitingi

Hacı Bişkin / [email protected]

DUVAR - 15 Temmuz darbe girişiminin ardından düzenlenen mitinglerin en büyüğü bugün 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi' adıyla bugün İstanbul Yenikapı'da düzenlendi. Mitingde sırasıyla MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Meclis Başkanı İsmail Kahraman ve Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, konuşma yaptı. KKTC Başbakanı Hüseyin Özgürgün de mitingde hazır bulundu. AA, mitinge toplam 5 milyon kişinin katıldığını duyurdu. Mitinge yaklaşık 500 ünlü de katıldı.

DENİZDEN ÇIKARMA YAPILDI

Miting saat 17.00'de başladı. 240 kişiden oluşan Türk Silahlı Kuvvetleri Mehteran Birliği ve Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi Osmanlı Bölüğü'nün gösterisiyle başlayan resmi programda, darbe girişimini anlatan belgesel sinevizyon gösterisiyle ekranlara geldi. Yaşamını yitirenlerin isimleri tek tek okunurken fotoğrafları da aynı anlarda ekranda belirdi. Deniz yolu için 204 tekne kiralandı. Bu tekneler İstanbul'un 12 değişik noktasından seferler gerçekleştirdi. Ayrıca 50 tekne de Eyüp, Üsküdar, Beşiktaş ve Kadıköy gibi noktalardan ring yaptı.

(Fotoğraf: NTV)

İngilizce alt yazılı olarak da sunulan belgesel filminde, 15 Temmuz'da yaşamını isimleri okunurken alandakiler 'burada' diye bağırdı. Alandan sık sık “Darbeye karşı omuz omuza”, “ Şehitler ölmez vatan bölünmez”, “Ya Allah bismillah Allah u ekber” sloganları atıldı. Darbeye karşı koyarkan yaşamını yitirenlerin fotoğrafları metro istasyonlarına da asıldı.

SAVAŞ GEMİSİ DE GÖREV YAPTI

Mitingde 15 bin polisin yanı sıra bir de savaş gemisi görev yaptı.

Liderlerin konuşmasından önce miting platformundan Kuran da okundu.

80 İLDE EŞ ZAMANLI MİTİNGLER

Eş zamanlı olarak 80 ilde de mitingler düzenlendi. Mitinglerin yapıldığı alanlara dev ekranlar yerleştirildi. Erdoğan, Yenikapı'daki miting sırasında canlı bağlantı ile tüm Türkiye'ye de hitap etti.

SUNUCUDAN KILIÇDAROĞLU UYARISI

Liderler henüz alana gelmeden mitinge katılacak liderlerin ismi tek tek okundu. Bu isimlerden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu meydanda bulunanlar tarafından yuhalandı. Bunun üzerine liderlerin adını duyuran sonucu Kılıçdaroğlu'nun isminin yuhalanmasına tepki göstererek, "Asla, sakın. Bugün birlik günü, kardeşlik günü" uyarısında bulundu.

BAHÇELİ: TÜRKİYE'NİN FELAKETİ PROJELENDİRİLDİ

Miting'de ilk konuşmayı yapan MHP lideri Bahçeli, Türkiye'nin yeni bir Sevr tehlikesi atlattığını söyledi. 15 Temmuz'da Türkiye'nin felaketinin projelendirildiğini anlatan Bahçeli "FETÖ savaş uçaklarıyla saldırdı, bombalar kurşunlar üzerimize yağdı. Biliniz ki 15 Temmuz yeni bir istila denemesi, yeni bir kıyım ve yıkım hamlesiydi. Mondros'ta çerçevesi çizilip Sevr'de dayatılan imha planları, 15 Temmuz'da yeniden gün yüzüne çıkarıldı" dedi.

KILIÇDAROĞLU: DERS ÇIKARMAMIZ LAZIM

Bahçeli'nin ardından kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu noktaya nereden geldik? Teşhisi güzel yapacağız. Ben dahil bütün siyasilerin bu musibetten ders çıkarması lazım. Bir musibet bin nasihatten evladır" ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu ayrıca 12 maddelik yol haritasını okuyarak, cumhuriyet ve laiklik vurgusu yaptı.

Kılıçdaroğlu konuşmasını Nazım Hikmet'in "Dört nala gelip uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim" dizeleriyle bitirdi.

SAHNEDE HULUSİ AKAR SÜRPRİZİ

Mitingde programda olmayan bir sürpriz de yaşandı. Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun ardından Başbakan Binali Yıldırım konuşacaktı. Ancak kürsüye Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar çıktı. Akar kürsüye çıkarken "Türkiye seninle gurur duyuyor" ve "En büyük asker bizim asker" sloganları atıldı.

Akar konuşmasında, "Asker elbisesi giymiş hainlere, TSK'nın kahraman mensuplarının ayırt edilmesi bize moral verdi. Hakimiyet milletindir düsturu bizim en temel anlayışımızdır" ddi.

YILDIRIM NAZIM, AHMED ARİF VE NECİP FAZIL'IN DİZELERİYLE SESLENDİ

Akar'ın ardından Başbakan Yıldırım, Yenikapı'daki halka seslendi. Yıldırım, "Siyasette meydana gelen bu birlikteliği bozmayacağız. Uzlaşmayı, işbirliğini daha da güçlendireceğiz" mesajı verdi. Fetullah Gülen'in Türkiye'ye getirilip hesap vereceğini söyleyen Yıldırım "İntikam duygusu değil adaletle hareket edeceğiz. Demokrasiden taviz vermeyeceğiz. 15 Temmuz Türkiye'nin mikroplarından temizlendiği gündür" dedi ve ekledi: "Ahmed Arif’in dizeleriyle duygularımı dile getiriyorum. Bunlar engerekler ve çıyanlardır, ekmeğimize göz koyanlardır."

Başbakan Yıldırım, Necip Fazıl'ın, "Allah'ın seçtiği kurtulmuş millet /  Güneşten başını göklere yükselt / Avlanır, kim sana atarsa kement / Ezel  kuşatılmaz, çevrilmez ebed" dizeleri ile Nazım Hikmet'in, "Emret ki ölelim emret / Güneşi içiyoruz sesinde / Akın var güneşe akın /Güneşi zaptedeceğiz, güneşin  zaptı yakın!" ve  Azeri şair Ahmet Cevad'ın  "İnciler dök, gel yoluna / Sırmalar  serp sağ soluna / Fırtınalar dursun yana / Selam Türk’ün bayrağına” dizelerini de  okudu.

KAHRAMAN: DARBELER TARİHİ SONA ERDİ

Yıldırım'ın ardından kürsüye çıkan Meclis Başkanı İsmail Kahraman, "Meczuplar, milletin kalbini Meclis'i bombaladı. Meclis, ikinci kez gazilik payesini hak etti" dedi ve ekledi: "Darbeler tarihi sona ermiştir. Milletimiz demokratik tecrübesi ve azmiyle bir fitneyi def etti."

ERDOĞAN'DAN 'İDAM' AÇIKLAMASI

Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuştu.

Erdoğan, "Sizler idam kararı talebinde bulunduğunuza göre bunun kararını verecek merci TBMM'dir. Onamak ise Meclis'ten gelen böyle bir kararı peşinen ifade ediyorum, onarım. Biz Avrupa'da şurada burada idam yokmuş, Amerika'da, Japonya'da Çin'de dünyanın büyük bir çoğunluğunda var. Burada 84'e kadar vardı, sonra kaldırıldı. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin ise öyle zannediyorum ki siyasi partiler de bu karara uyacaktır" ifadelerini kullandı.

'GAZİ'DEN 96 YIL SONRA SORUYORUM'

Erdoğan konuşmasında Atatürk'e de atıf yaparak, şunları söyledi: "Gazi M. Kemal 1920 yılında İstanbul ve İzmir başta olmak üzere ülkenin büyük bölümünün işgal altında olduğu o kara günlerde 'Milletimiz büyüktür, korkmayalım. O esaret kabul etmez, fakat onu bir araya toplamak ve 'ey millet sen esaret kabul eder misin' diye sormak lazımdır' diyordu. Şimdi burada bir kez daha, Gazi'den 96 yıl sonra aynı soruyu soruyorum: Ey millet! Sen esaret ve zillet kabul eder misin? Bu millete, kimse bu esareti asla getiremeyecektir."