Hilmi Özkök: MGK'da karar aldırdık bir şey yapılmadı
Meclis Darbe Komisyonu'na bilgi veren Hilmi Özkök, Nurcularla nasıl tanıştığını anlattı. Özkök, TSK'daki cemaat yapılanmasına ilişkin MGK'da karar alınmasını sağladıklarını da söyledi.
Nergis Demirkaya [email protected]
ANKARA - 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ü dinledi.
Özkök, sözlerine askeri eğitim sürecinde Nurcularla tanışmasını anlatarak başladı: "Işıklar Askeri Lisesi’nde okurken, Kuleli Askeri Lisesi’nden gelen bir grup vardı. Farklı bir gruptu. Biz de namaz kılıyorduk ama onlar farklıydı. Orada bir öğretmenden etkilenmiş bir gruptu. Şartlandırılmış gibi bir halleri vardı. Nurcuları böyle tanıdım.’
Bu grubun 1980’li yıllarda yaygınlaştığını anlatan Özkök, zaman içinde TSK’nın hedefe alındığını gördüklerini söyledi. İstihbaratın yeterli olmadığını anlatan Özkök, ‘Tabii bunun kaynağına inmek gerekti. Bizim kendi istihbaratımız olmadığı için dışarıdan bekledik’ dedi.
KKK DÖNEMİNDE EMİN OLDUM
Orgeneral olduktan sonra bu konuları YAŞ’lara (Yüksek Askeri Şura) götürdüklerini, hükümete anlattıklarını ifade eden Özkök, örgütten Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) döneminde emin olduğunu söyledi:
"2000 yılında Kara Kuvvetleri Komutanı oldum. Komutanlığım zamanında ilk defa Fethullah örgütünün ne amaçladığını, ne şekilde bu işlere hız verdiğini görmeye başladık. O meşhur konuşması vardı. 'Günü gelince çıkacağız' diye. Emin olduk bu örgüt örgütleniyor ve iyi işler peşinde değil. Genelkurmay Başkanı olduktan sonra daha ciddiyetle eğildim."
'TSK OLARAK MGK KARARI ALDIK'
Örgütle mücadele için MGK'nın (Milli Güvenlik Kurulu) karar almasını sağladıklarını belirten Özkök bu süreci de komisyon üyeleri ile paylaştı: "2004 Ağustos ayında MGK toplantısında bizim önerimizle, TSK komuta kademesinin önerisiyle, ‘bu örgüt büyük imkan kabiliyetine kavuştu. İmkan kabiliyeti yıllar içinde oluşur ama niyet bir gecede değişir’ dedik. Bir icra planı yapılsın uygulama yapılsın dedik. Orada bir karar alındı. Tabii tavsiye kararıydı. Sonra izledik ama bir şey yapıldığını görmedik."
Bu karar sonrasında da konuyu MGK’da dile getirmeye devam ettiklerini anlatan Özkök, ‘Ama kaynağa nüfuz etmemiz mümkün olmadı’ dedi.
'FETHULLAHÇI DİYE ATAMIYORSUNUZ'
Özkök’ün sunumunun ardından komisyon üyelerinin sorularına geçildi. Özkök bir soru üzerine, siyasetçilerin kendilerini saygıyla dinlediğini ama bir şey yapmadığını söyledi. Özkök, ‘Bizim yapacağımız şey sınırlıydı. Yakaladığımızı atıyoruz. Fetullahçı diye de atamıyorsunuz, öyle bir örgüt yok. Disiplinsizlik diye atıyoruz. Yapabildiğimiz yakaladığımız atmaktı. Şura’da kararlar yargıya gitmediği için şerh konuluyordu. Ama biz yine de yapıyorduk’ dedi.
‘BİR KEZ MAKAMIMDA NAMAZ KILMADIM’
Özkök, örgütün TSK yapılanmasıyla ilgili sorular üzerine TSK-din ilişkisi üzerine değerlendirmeler yaparak şunları söyledi:
"TSK özellikle bazı dönemlerde dine karşı soğuk davranmıştır. Bazı tehlikeler hissetmiştir. Bu kullanıldı tabii. TSK dini işlerin tamamen ayrılmasını ister. Ben inançlı biriyim ama bir kez makamımda namaz kılmadım. O ayrı o ayrı."
28 Şubat’ın bazı düşüncelerin sivrileşmesine yol açtığını anlatan Özkök, sonrasında, "Biz dine karşı değil dinin kötü kullanılmasına karşıyız" mesajları verdiklerini söyledi.
Özkök’e askeri hedef alan davalar da soruldu, ‘Kasaptaki ete soğan doğramam’ sözleri hatırlatıldı. Özkök, "Babaannemden duyduğum bir söz. Gelen soru doğmamış çocuğa don biçmek gibiydi. Olmamış bir şey sorulduğunda öyle dedim" dedi.
‘SİYASETE DÜŞMAN DEĞİLİZ’
Özkök, cemaat örgütlenmesiyle ilgili ne kadar ve nasıl mücadele edildiği sorularına da siyasetçileri işaret ederek yanıt verdi. MGK’da cemaatle ilgili tavsiye kararını hatırlatan Özkök, "MGK’da söylenenden başka ne söylenebilir. Bundan daha fazla ne olabilir. Ben Başbakan’a bağlıyım. Siyasete, siyasetçiye düşman değilim. Her zaman siyasetin dışındayız yaklaşımı içinde olduk" dedi.
Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili neden konuşmadığı sorularına ise Özkök, "Dink’in öldürülmesi sonrası neden konuşmamışım. Sonra vesayet diyorlar, neden konuşayım" yanıtı verdi.
‘BEN DEMOKRASİYE BAĞLIYIM’
Özkök, Ergenekon savcısı firari Zekeriya Öz hakkında sarf edilen ‘demokrasi kahramanı’ sözlerinin hatırlatılması üzerine "Onu bağlar ama ben demokrasiye bağlıyım. Niye onlarla kavga etmiyorum diye benimle kavga edenler var. Ben yapmam" dedi.
Genelkurmay eski Başkanı, görev yaptığı dönemde Ergenekonla ilgili gelen istihbarat raporuyla ilgili, "Olabilecek bir şey gibi hiç gelmedi bana. Olmadı da. İstihbarata göndermekle yetindim ben de" dedi.
GATA’NIN KAPATILMASI
Darbe girişimi sonrası kapatılan askeri kurumlar da komisyonun gündemindeydi. Üyeler, "bu ne kadar çare olur" diye sordu. Özkök, "Her unsurun ayrı ayrı hastanesi, okulları olmaz. Ben tüm askeri hastaneleri birleştiren komutanım. GATA da hissi davranırım, istemem ama prensipte merkezileşmeye karşı değilim. Bu ölçülü olmalı, özel bölümler hariç bu prensip çerçevesinde yapılabilir" dedi.
DARBE GİRİŞİMİNDE 1 MART ETKİSİ
Özkök’e bugün yaşananlarla 1 Mart tezkeresinin ilişkisi de soruldu. Cemaat boyutuyla net bir şey söylemedi ama "Başımıza gelen bazı şeyleri bununla ilintilendirmek lazım" dedi.
‘BENİ PARÇA PARÇA EDERLERDİ’
Hilmi Özkök’e döneminde ordunun kapılarının cemaate açıldığı iddiaları da soruldu. Hakkındaki iddiaları kendisi anlatan Özkök, "Fethullah’a ordunun demokratikleşmesi ne zaman olacak? Diye soruyorlar. Hilmi Paşa, Genelkurmay Başkanı olduktan sonra demiş. Bunların kumpas olduğu ortaya çıktı. Ben inançlıyım saklamadım. Ama bunlar çok kullanıldı. Ben Dedem Hilmi Özkök’ün öğrencisiyim. Kimseye kulak vermem gerekmedi. Öyle olsa beni parça parça yaparlardı" açıklaması yaptı.
‘HEDEFE DEĞİL KAYNAĞA ODAKLANMALI’
Komisyonda milletvekilleri FETÖ ile mücadelede eksiklikleri ve ne yapılması sorusuna da yanıt arıyor. Özkök, mücadele sürecinde "Ne gözden kaçtı?" sorusuna "Dışarıda istihbarat yapacak bir imkanın olmaması, dışarıdan gelecek bilgilere bağlı kalınması TSK için problemdi" yanıtı verdi. Özkök, mücadeleyle ilgili de "Hedefe değil kaynağa odaklanmak lazım" yorumu yaptı.
Özkök, 15 Temmuz’la ilgili, "Şüphe aklın yarısıdır. Bu şüpheydi. Bunu sadece silahlı kuvvetlere yüklemeyelim. Her yere nüfus etmişler. Büyük bir örgütlenme, istihbarat noksanlığıdır. Bunu devlet organları değerlendirecektir. Bizim yönümüzden hiçbir şüphe yoktur bu örgütün yaptığı iştir" dedi.
BAŞBUĞ’U ŞOV İÇİN TUTUKLADILAR
Komisyon görüşmelerinde Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanması da gündeme geldi. İfade vermek için gittiği duruşmada İlker Başbuğ ile göz göze geldiği an için ‘en acı çektiğim olaylardan biri’ diyen Özkök, ‘"İlker Paşa neden hedefti" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Neden onu aldılar Genelkurmay Başkanı alarak şov yapmak istediler. Neden İlker Paşa’yı seçtiler. Sağlam bir arkadaş. Onu vesile yapıp o acıyı yaşattılar."