Bakan Çelik: AP kararı yok hükmünde
AP'nin 'Türkiye ile müzakereler dondurulsun' kararına ilk yanıt AB Bakanı Ömer Çelik'ten geldi. Çelik, "Bu kararı yok hükmünde sayıyoruz" dedi.
DUVAR - AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye ile üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulmasına ilişkin kararına tepki gösterdi. Bakan Çelik, "Böyle bir günde AP’nin vizyonsuz kararı hakkında değerlendirme yapmak istemezdim. Esasen bu kararı yok hükmünde sayıyoruz. AP’nin bugün aldığı karar hiçbir hukuki bağlayıcılığı olamayan bir karardır" dedi.
Bu kararı yok hükmünde sayıyoruz. Bu ciddiye alınacak bir karar değil" ifadesini kullanan Çelik, "AP'yi çok sesliliğin temsilcisi olarak gördük ancak Türkiye söz konusu olduğunda bu çok seslilik kayboluyor ve homojen bir kurum haline dönüşüyor. Gerçeklikle uyuşmayan bir karar verildi" değerlendirmesinde bulundu.
Çelik özetle şunları söyledi:
HUKUKİ BAĞLAYICILIĞI YOK: Hiçbir hukuki bağlayıcılığı olmayan, dar görüşlü, siyasi bir karardır. Avrupa Parlamentosu tarihe çok kötü geçecek bir karara imza attılar. Bu karar içerdiği vizyon itibariyle, vizyonsuzluk itibariyle, hedefleri itibariyle, bu karar tasarısına hakim olan dil itibariyle ciddiye alınacak bir karar değildir. Kararın hukuki bağlayıcılığı yok.
ERDOĞAN'A MESAJ VERMEK İSTEDİLER: Cumhurbaşkanı'na siyasi mesaj vermek istediler. Mesajı alması gereken onlardır. Bize mesaj vermek isteyenler bu parlamento kararıyla verdikleri mesajın Kapıkule Sınır Kapısı'ndan içeri girmeyeceğini bilsinler. Bu mesaj hiçbir şekilde kulak vereceğimiz bir mesaj değil.
AP'nin Türkiye kararında neler var?
DARBE GİRİŞİMİNDE YANIMIZDA YER ALMADILAR: Bugün bu kararı alanlar 16 temmuz günü yanımızda yer almadı. benim amacım bu tutarsız karara cevap vermek değil. AB'nin yeniden vizyon ortaya koyan bir kuruma dönüşmesini bekliyoruz.
İNSAN HAKLARI ALANINDA SIKIŞTIRMA YAKLAŞIMI: AB'nin yeniden vizyon ortaya koyan bir kuruma dönüşmesini beliyoruz. Avrupa Parlamentosu'nun zamanın ruhunu okuma konusunda geri kaldığını gözlemliyoruz. İnsan hakları ve demokrasi konusunda Türkiye'yi köşeye sıkıştırma yaklaşımı AB'nin içine düştüğü krizi göstermektedir.