Demirtaş'ı ziyaret eden CHP'li vekillerden çağrı

Edirne ve Silivri cezaevlerinde Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu tutuklu milletvekillerini ziyaret eden CHP’li milletvekilleri, “Bu bir siyasi operasyondur. Milletvekilleri derhal serbest bırakılmalı, tutuksuz yargılanmalıdır” çağrısı yaptı.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - CHP Milletvekilleri Fikri Sağlar, Eren Erdem, Ali Şeker ve Orhan Sarıbal, Edirne ve Silivri Cezaevlerine yaptıkları ziyaretle ilgili Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Edirne Cezaevi’nde HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Silivri Cezaevi'nde Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ile Cumhuriyet Gazetesi yazar ve yöneticilerini ziyaret ettiklerini açıklayan CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, görüşmelerdeki ortak değerlendirmeyi şu sözlerle ifade etti:

“Türkiye’de bugünlerde yaşanan en önemli sorunun demokrasi, hukuk ve insan hakları ihlalleri olduğunu; laik, demokratik Türkiye’yi savundukları için bedel ödediklerini, bedel ödemeye, barış ve demokrasi mücadelesine katkı sunmaya devam edeceklerini söylediler.”

'HUKUKİ DEĞİL SİYASİ OPERASYON'

“Milletvekillerine yapılan operasyon ve tutuklanma yöntemleri hukuki değil, siyasi bir operasyon” diyen Sağlar, daha önce tutuklu milletvekilleri için “Yargılanabilirler ama, tutuklanamazlar” diyen Anayasa Mahkemesi kararını ve CHP eski Milletvekili Atilla Kart’ın dokunulmazlığının kaldırılması için AİHM’e yaptığı başvuruya verilen, “Dokunulmazlık milletvekilinin değil, bulunduğu mevkinindir, dolayısıyla milletindir” kararlarını hatırlattı.

CHP’li milletvekillerinin değerlendirmeleri özetle şöyle oldu:

MİLLETVEKİLLERİ SERBEST BIRAKILMALI: Selahattin Demirtaş olmak üzere HDP milletvekillerinin tutuklanması hukuksuzdur, siyasi bir operasyondur. Milletvekilleri derhal serbest bırakılmalıdır. Varsa, kendilerine isnat edilen suçlar hakkında, Anayasa koşullarına uygun olarak, adil ve tutuksuz yargılanmaları sağlanmalıdır.

TÜRK’ÜN TUTUKLANMASI TERÖRÜ BESLER: "Kürt sorununun birlikte yaşama iradesi ve demokratik yöntemlerle çözülmesi gerektiğini" söyleyen, "Ülkemize barış gelsin, gerekirse beni öldürün" diyen 74 yaşındaki Ahmet Türk’ün tutuklanması, tıpkı seçilmiş milletvekillerinin tutuklanması gibi terör ve şiddeti besler. Ahmet Türk derhal serbest bırakılmalıdır. Suçluluğu yargı kararlarıyla kesinleşmeyen ve KHK’larla kayyum atanan seçilmiş belediye başkanları görevlerine iade edilmelidir.

OHAL DERHAL KALDIRILMALI: Kürt sorunu ve 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi gerekçe gösterilerek ilan edilen OHAL, bu sorunları çözmek yerine yeni sorunlar ve mağduriyetler yaratmaktadır. Ülkemizin sadece yurtlarının yangın çıkış kapıları değil, faşizmden kaçış yolları da OHAL ve KHK gibi demir kapılarla kilitlenmiştir. OHAL derhal kaldırılmalıdır. Yüzbinlerce insan, KHK’lar ile, haklarında hiçbir yargılama yapılmadan görevden uzaklaştırılmış, işsiz bırakılmış, cezaevlerine atılmıştır. KHK’lar yok hükmünde sayılmalıdır.

FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞI ORTAYA ÇIKARILMALI: Hain FETÖ darbe girişiminin siyasi ayakları ortaya çıkarılmamıştır. Bunun yerine bir bankaya para yatırmak suç kanıtı olarak gösterilmiştir. FETÖ’nün siyasi ayakları derhal açıklanmalı, yargılanmalı, suçu olanlar cezalandırılmalıdır. AKP, FETÖ destekçisi olduğu gerekçesiyle tehlike olarak gördüğü kendisi gibi düşünmeyen bütün muhalifleri, ama özellikle sosyalistleri, sosyal demokratları, solcuları, Kürtleri, Alevileri bir çuvala koyarak mağdur etmektedir. Bu cadı avına derhal son vermelidir. Siyasetin önünün kapatılması şiddeti besler. 90’lı yıllarda yürütülen güvenlikçi politikalar çözümsüzlük yaratmıştır. Aynı yöntemlerle farklı sonuçlar elde edilemez. Barışın, demokrasinin önü açılmalıdır.