Erdoğan: 'Evet' çıkarsa idam Meclis'ten geçer
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 16 Nisan'da referandumdan 'Evet' çıkması halinde idam cezasının parlamentodan geçeceğine inandığını belirterek, "Benim önüme gelirse ben de onaylayacağım" dedi.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, referandumun ardından idam konusunun yeniden gündeme geleceğini söyledi. Kahramanmaraş'taki toplu açılış törenine katılan Erdoğan, konuşmasının büyük bölümünü, 'Evet' oyu verilmesi çağrısı yaptığı 16 Nisan referandumuna ayırdı.
Erdoğan'ın konuşmasında şu başlıklar çıktı:
15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ: Türk Milleti Sütçü İmam'ın attığı o ilk kurşunla, Rıdvan Hoca'nın harladığı hürriyet ateşini, her saldırıda yeniden yükseltmiştir. 15 Temmuz'da da günümüzün işgalcilerinin FETÖ ve yandaşlarının, onların maşası, kölesi olarak halkıma silah çekenlerin karşısında aynı mücadeleyi verdik.
İDAM: 569 milyon lira bedeli olan eserlerin resmi açılışını yapıyoruz, hayırlı olsun. Şimdi hedef 16 Nisan'da "evet" oylarını halletmek ve bunun arkasında parlamentoda inanıyorum ki, bu konu (idam konusu) gündeme gelecektir. Parlamentodan bunun geçeceğine de inanıyorum. Bu bana geldiğinde ben bunu onaylarım. Çünkü, bunu onaylamak boynumun borcudur. Bir katili affetmek devletin yetkisinde değildir. Avrupa Birliği, Hans, Corc böyle diyor, bunlar beni ilgilendirmiyor; Ahmet ne diyor, Mehmet ne diyor, Ayşe ne diyor, Fatma ne diyor, Allah ne diyor beni o ilgilendirir.
BAŞKANLIK SİSTEMİ: Yeni ve tarihi bir kararın arifesindeyiz. Kökleri oldukça eskiye dayanan, ancak Cumhuriyet döneminde de hiç bitmeyen yönetim sistemi arayışında yeni bir yola giriyoruz. Artık hükümeti seçtiği cumhurbaşkanı vasıtasıyla doğrudan millet kuracak. Milli iradenin tecellisinin üzerinde kara bir bulut gibi dolaşan vesayet güçlerinin devri, şahıslara bağlı olarak değil, sistem olarak tamamen kapanıyor. Birilerinin 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına bambaşka anlamlar yüklemeye çalışması kafanızı karıştırmasın. Onlar Kasım 2002 seçiminden beri aynı çarpıtmayı yapıyorlar. Tekrar ve tekrar aynı hezeyanları ortaya saçmaktan geri durmuyorlar.
ŞAHSIMIN PROJESİ: Bizim derdimiz, bu kubbede hoş bir seda bırakmak istiyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi, şahsımın projesidir. Belediye başkanlığımdan bu yana savunduğum bir reformdur. Şayet, milletimiz 16 Nisan'da "evet" derse, Türkiye cumhurbaşkanlığı sistemine geçecek. Bundan sonraki ilk seçimlerde de milletimiz kimse teveccü ederse, bu sistemin ilk cumhurbaşkanı olacak. Birileri çıkıp diyor ki, 'İstediğiniz ne yapamıyorsunuz da sistemi değiştiriyorsunuz' diyor. Mesele, insan meselesi ama bunun yanında sistem güçlü olursa, insanla sistemi birleştirdiğiniz zaman pik yaparsınız. Biz çok engellendik. Bir dönem aynı partiden başbakan ve cumhurbaşkanı olunca hızlandık, ama öncesinde engellendik. Bunlara rağmen buralara geldik. Bu işler şahıslara bağlı olmasın, ülkenin geleceği kişilerin gayretlerine endekslenmesin diye bu sistemi istiyoruz.
MHP İLE EL ELE SÜRECİ ÇALIŞTIRIYORUZ: İktidara geldiğimizde 30 yaşında seçilme hakkı vardı. Seçilmeyi 25'e indirdik. Sonra Batı'da her yerde seçilme yaşı 18 dedik. Bizim gençlerimiz de onlar kadar akıllı. Üretken, genç, dinamik bir parlamento olacak. Sağolsun MHP'li kardeşlerimizle el ele vermek suretiyle bu süreci çalıştırıyoruz.
REFERANDUM: Şimdi Meclis'te varlığı pamuk ipliğine bağlı zayıf bir hükümet olsun istiyorlar. Bu puslu havayı kendilerine ikbal devşirmek için kullanmak istiyorlar. Biz 14 yıldır Türkiye'yi alacakaranlık kuşağından uzak tutmak için mücadele ettik. Birilerinin aklının fikrinin eski Türkiye'de kalmasını engelleyemedik. 16 Nisan birilerinin umutlarını kapatıyor. O yüzden böyle hırsla, gözü dönmüş şekilde saldırıyorlar.