Aytuğ Atıcı: Referandum öncesi OHAL kaldırılabilir!

ANKARA - CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Meclis'te son yılların en uzun süreli protestosunu yapan milletvekilleri arasına girdi. 20 Temmuz'da ilan edilen OHAL'in ardından, bu karara tepki olarak sakal bırakan Atıcı'nın yaklaşık 7.5 aydır kesmediği sakalı göğsüne kadar geldi.

KHK'larla kış lastiğine varana kadar her konuda düzenleme yapılan OHAL'in iktidar tarafından çok sevildiğini anlatan Atıcı, biz ise Meclis'te "abidik gubidik işlerle uğraşıyoruz" dedi. Atıcı'ya göre referandumda evet çıkarsa 600 milletvekilinin yapacağı iş de Cibuti ile uluslararası anlaşmanın onaylanması gibi "abudik gubidik işler" olacak.

Meclis kulisinde Gazete Duvar'ın sorularını yanıtlayan Aytuğ Atıcı'nın, OHAL süreci, referandum ve Meclis çalışmalarıyla ilgili değerlendirmeleri şöyle oldu:

OHAL'E KARŞI "YAS SAKALI": 15 Temmuz bir darbe kalkışmasıydı, ciddi bir işti ama el birliğiyle püskürttük. 20 Temmuz'da ise açık bir sivil darbe ile karşılaştık ve bu sivil darbe başarılı oldu. OHAL ilan edeceklerini gördüğümüzde bunun neye mal olacağını bildiğimiz için uyardık. Ben de "OHAL yas demektir, yasta sakal bırakılır" dedim, uyarımız dikkate alınmayınca yas sakalı bıraktık.

FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI DIŞINDA HER ŞEYE DOKUNDULAR: OHAL'i FETÖ temizliği gerekçesiyle savundular ama ardından ne kadar muhalif varsa ihraç ettiler, cezaevlerine attılar. Sözüm ona FETÖ'yü temizleyeceklerdi ama FETÖ'nün siyasi ayağı dışında her şeyle ilgilendiler. Tam bir korku imparatorluğu yarattılar.

BENİ GÖRÜNCE KAÇIYORLAR: Sakalımla onların her karşısına çıktığımda, "Utanın! Türkiye OHAL'i hak etmiyor" diye haykırıyorum. Şeytan görmüş gibi kaçıyorlar. İlk başta "inşallah sakalını çok uzatmayacağız" diyorlardı, ama göğsüme kadar geldi. Artık beni gördüklerinde bir şey demiyorlar.

KARL MARX'A BENZETİYORLAR: Her aynaya baktığımda mücadele azmim artıyor. Eşim çok beğenmedi ama ama kızım çok sevdi. Aslında ben de çok sevmem sakalı. Sakallı halimle kime benzediğimle ilgili sosyal medyadan paylaşımlar oluyor. Karl Marx, Aleksandr Dugin, Tolstoy, Dostoyevski, Can Yücel, Halit Ergenç, Vikingler, Sezai Temelli, Şirin Baba, Noel Baba'ya benzetenler oldu. "OHAL baba", OHAL dede" diyenler de var. Ben biraz Karl Marx'a benzediğini düşünüyorum.

Aytuğ Atıcı, Hakkari'de Deniz Gezmiş ve arkadaşları hatırasına yaptırılan köprüde...

REFERANDUMDA HAYIR ÇIKSA DA KESMEYECEĞİM: Referandum da hayır çıkarsa da kesmem. Bu tamamen OHAL'le ilgili. Yarın kaldırsınlar, yarın keserim. Söz ağzımızdan çıktı, o sözün eri olacağız, arkasında duracağız.

HAYIR ÇIKARSA NE OLUR: Hayır çıkınca bir şey değişmeyecek. Öyle kaos falan beklemesinler. Çünkü milli irade Erdoğan'a 2019 yılına kadar görev verdi. "Oradan in" mi diyeceğiz? Millet egemenliğine sahip çıkmış, hükümete, Cumhurbaşkanına "sizlerin sınırlarını anayasa ile çizdim orada kalın" demiş olacak. Ama onlar kendi içinde, Davutoğlu'nda olduğu gibi bir darbe yaparlarsa onların bileceği iş. Bizden doğru olmaz.

OHAL REFERANDUMDAN ÖNCE KALDIRILABİLİR: Bunlar demokrasiyi bir tren olarak gördükleri için sanıyorum refarandumdan kısa bir süre önce olağanüstü hali kaldırırlar. "Türkiye OHAL uygulaması ile referanduma gitti" dedirtmemek için kısa bir süre önce OHAL'i kaldırabilirler diye tahmin ediyorum. İyi niyetli olduklarından değil ama dünya kamuoyuna mesaj için bunu yapacaklarını tahmin ediyorum.

600 VEKİL ABUDİK GUBİDİK İŞ YAPACAK: OHAL'i çok sevdiler. Kış lastiğine varana kadar her şeyi Kararname ile yapıyorlar. Meclis, uluslararası anlaşma onaylıyor, ama açık mı açık. Abidik gubidik işlerle burayı meşgul ediyorlar. Cibuti ile anlaşmayı onayladık. Tek faydası bu sayede bir çok insan merak edip Cibuti'nin yerini öğrendi. Son 1 aydır Meclis'te yapılan işe bir bakalım, eğer millet "evet" derse 600 milletvekili geldiğinde yapacağı iş de olacak. Esas kanunlar Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile çıkacak. Meclis var mı var, abidik gubudik işlerle uğraşsın.