CHP'li Bülent Tezcan: Bundan sonra daha çok hata yapacaklar
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, 'iktidarın kutuplaştırma söyleminin karşılık bulmadığını' söyledi. "Bundan sonra daha çok hata yapacaklar" diyen Tezcan'a göre, 'Evet kampanyası belli bir strateji üzerinden değil, telaş içinde yürüyor'.
ANKARA - Referanduma bir aydan daha kısa bir süre kaldı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dahil tüm taraflar sahaya indi. Çalışmalar bundan sonra daha da hızlanacak.
Referandum kampanyaları sürerken "Evet" ve "Hayır" cephelerinden birbirinden farklı açıklamalar geliyor. İlk başta "Hayır oyları önde" değerlendirmelerinin yerini bu kez "Rüzgar tersine döndü" yorumları almaya başladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'a göre ise, tablo değişmedi, hatta kararsızlar "Hayır"a dönüyor.
İktidarın her seçimde uyguladığı kutuplaştırma politikasının bugün ters teptiğini belirten Tezcan, seçmenin en etkili sorusunun da "Daha ne istiyorsun" olduğunu söyledi. Almanya ve Hollanda ile yaşanan krizlerin de ters teptiğini öne süren Tezcan, "Bundan sonra daha çok hata yapacaklar. Çünkü 'Evet' kampanyası belli bir strateji üzerinden değil, telaş içinde yürüyor" dedi. Bülent Tezcan'ın Gazete Duvar'a değerlendirmeleri şöyle oldu:
HAYIR OYLARI ÖNDE: Bütün çabalara rağmen, rüzgarı tersine çevirmek için yaratılan uluslararası krizlere rağmen, "Hayır"ın önünü kesemiyorlar. Bunun rahatsızlığı var. Şu anda anketler Hayır 2-3 puan önde. En son aldığım sonuç, "Hayır" iki puan önde, 51-49. Bunu analiz ederken, "Hayır" demenin maliyetini, fişlenme korkusunu da hesaplamak gerek. O nedenle "Hayır" oylarına 2-3 puanı daha eklemek yanlış değil. Bu durumda 4-5 puan fark var. Şu anda "Hayır" diyenlerin tercihini değiştirme ihtimali yok. Kararsızların büyük çoğunluğu da tercihini netleştiriyor ve "hayır" diyor. Bu tablo referanduma kadar değişmez.
'GÜÇLÜ OLANA EĞİLİM ARTAR' HESABI: "Evet öne geçti" söylemi özel algı yaratmaya dönük bir söylem. Rüzgarın tersine döndüğünü gösteren hiçbir şey yok. Tam tersine "Hayır" eğilimi artıyor. Kendi anketlerinde bile tabloyu iç açıcı görmüyor o nedenle sonuçlarını açıklamıyorlar. Sadece "güçlü olana eğilim vardır" anlayışı üzerinden algıyı yönetmeye çalışıyorlar.
GENEL SEÇİM HAVASINA SOKMAK İSTİYORLAR: Sanki 15 yıldır Türkiye'de AK Parti yönetimi yokmuş gibi dönüp, 30-40 yıl öncesinin Türkiye'sinden bugünün referandum kampanyasını yürütmeye çalışıyorlar. Olumsuz örnek arıyorlarsa bugünün Türkiye'sinde daha fazlası var. Israrla parti bloklaşması yaratarak referandumu genel seçim havasına sokmak istiyorlar. Amaçları gerilim-bloklaşma-kutuplaştırma ile "Evet-Hayır Cephesi" yaratmak.
BUNDAN SONRA DAHA ÇOK HATA YAPACAKLAR: Hollanda-Almanya krizini cepheleşme için kullanmaya çalıştılar ama bu da fayda getirmedi. Yurt dışında yaşayan vatandaşlar "bizim buradaki hayatımızı riske atacak gerilim yarattınız" diyerek uzaklaşmaya başladı. İçeride ise ilk kez Bakanı sınır dışı edilen, şamar oğlanına dönmüş bir hükümet görüldü. Daha önce hep bunları yapıyorlardı ama bugün ters tepiyor. Bundan sonra daha çok hata yapacaklar. Çünkü "Evet" kampanyası belli bir strateji üzerinden değil, telaş içinde yürüyor.
CHP KAVGAYA GİRMEYECEK: Genel Başkanımıza hakaretlerle polemik yaratmaya çalışıyorlar. Biz ısrarla bu kavganın dışında duruyoruz ve bu kavgaya girmeyeceğiz. Bunun 17 Nisan'ı da var. Bu ülkede "Evet" oyu veren de "Hayır" oyu veren de beraber yaşayacak.
DAHA NE İSTİYORSUNUZ?: Kriz yaratan kaybediyor. Vatandaş artık huzur istiyor. En çok sorulan soru, "daha ne istiyorsunuz" sorusu. Bu AK Parti'ye oy veren, "Evet" derken bile tereddüt eden seçmenin ruh hali. İlk defa böyle bir ret potansiyeli var.
SESSİZ VE SAKİN GÜÇ SANDIĞA AKACAK: MHP tabanı yüzde 85 üzerinde "Hayır" diyor. Kendi tabanlarında da umut rüzgarı esmiyor. Doğu ve güneydoğu illerinde de "Hayır"ın ağırlıklı çıkacağını görüyoruz. Kürt kökenli vatandaşları Hayır'dan Evet'e çevirmek için Barzani'yi getirdiler ama bunun karşılığı da olmaz. Müthiş bir sakin-sessiz güç var ve o güç sandığa akacak.