Duvar Arkası: MHP'li muhaliflerin partisinde 'başkanlık' çözümü
MHP'li muhaliflerin kuracağı yeni partide genel başkanlık konusunda siyasette daha önce denenmeyen bir formül uygulanacak... AK Parti'de gençlik aşısı: 80'ler kuşağı görevde! Figen Yüksekdağ Şahmeran'ı hiç bırakmadı... MİT'in saati ile TBMM Darbe Komisyonu'nun saatleri neden farklı? Hepsi Duvar Arkası'nda...
Muhalif MHP'lilerin 1. 2. başkanlık formülü
MHP'den ihraç edilen muhaliflerin gözü 20 Haziran'da görülecek Kurultay davasında. Sürpriz bir karar çıkmazsa bu davadan sonra yeni parti kurma çalışmalarına hız verilecek. Şimdiden planlar yapılmaya başlandı. Kurulacak parti, merkez sağda ve 'geniş tabanlı' olacak. Başarılarının sırrını MHP'yi kurultaya götürme sürecinde öne çıkan Meral Akşener, Ümit Özdağ, Sinan Oğan ve Koray Aydın'ın birlikteliğinin yarattığı sinerjiye bağlıyorlar ama bunu tam muhafaza etmeleri mümkün görünmüyor. Koray Aydın'ın MHP'de kalması şaşırtıcı olmayacak. Ancak diğer 3 ismin birlikteliği korumaya özen göstereceği konuşuluyor. Tabii kurulacak yeni partide her biri 'lider adayı' olan bu isimlerin nasıl konumlanacağı merak konusu. Bunun için formüller geliştirilmeye başlandı. Öğrendiğimiz kadarıyla kurulacak parti birden fazla lideri olan bir parti olacak. Eş Başkanlık sistemi HDP'yi andıracağı için sıcak bulunmuyor ama önce "1'inci ve 2'nci başkan" gibi, zaman içinde de 'dönüşümlü' olacak bir sistem üzerinde duruluyor. Şimdilik 5 milletvekili bulunan muhalifler bunu 20'ye çıkartıp "grup kurabilir miyiz" hesapları da yapıyor.
AK Parti'nin genç yıldızları
AK Parti'nin son kongresinde oluşturulan yeni parti yönetiminde kuruluş sürecinde yer alan çok az sayıda isim gördük. 15 yıldır siyaset hayatında bulunan AK Parti'de devamlılık ve hafızayı korumak adına bunu sorunlu görenler olsa da diğer taraftan yeni yetişen genç ve etkili bir kadro da var. 70, hatta 80 kuşağı diyebileceğimiz bu genç isimler şimdiden partide etkin görevlerde yer alıyor. Önümüzdeki birkaç gün içinde açıklanacak AK Parti MYK veya yeni Bakanlar Kurulu'nda da bu isimleri görmek sürpriz olmayacak. AK Parti'nin yeni döneminde sıkça isimlerini duyacağımız genç isimlere bir bakalım:
Ahmet Aydın: Aydın için 'genç kuşağın en yaşlısı' diyebiliriz. 1971 doğumlu Aydın, partinin grup başkanvekilliği görevini yaparken dikkat çekti. Şimdi Meclis çalışmalarının ona emanet olduğunu söylemek yanlış olmaz. Hukukçu olan Aydın'ın adı bakan olarak da geçiyor ama Meclis Başkanı Kahraman'ın sağlık durumu nedeniyle bu yakın zamanda mümkün görünmüyor.
Bülent Turan: 1975 doğumlu Turan hukukçu. AK Parti Grup Başkanvekili olarak görev yapan Turan, etkili bir polemikçi olarak partisinin son yıllarda öne çıkan isimlerinden oldu. Daha önce Bekir Bozdağ, Nurettin Canikli, Mahir Ünal, Mustafa Elitaş gibi çok sayıda bakan çıkaran AK Parti Grup Başkanlığının güçlü isimlerinden. Bu dönem olmasa da önümüzdeki sürecin bakan adaylarından.
Abdülhamit Gül: 1977 doğumlu Gül, hukukçu. Refah ve Fazilet partilerinin gençlik kollarında yetişti. Saadet Partisi ve HAS Parti'den AK Parti'ye geldi. Bugün AK Parti Genel Sekreteri olarak görev yapan Gül, aynı zamanda anayasa değişikliğinin de mimarlarından. MHP ile yapılan çalışmalarda AK Parti'yi temsil eden Gül'ün adı da yeni bakanlar arasında geçiyor.
Fatih Şahin: 1979 doğumlu Şahin hukukçu. AK Parti Gençlik Kollarından yetişen Şahin, daha sonra partinin avukatları arasında yer aldı. Parti yöneticiliği yapan son kongrede de MKYK'ya giren Şahin'in önemi Meclis'te çıkan bir kavgada yaralanması sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın evine yaptığı ziyaretle de ortaya çıkmıştı. Önümüzdeki yılların etkin isimlerinden olması sürpriz değil.
Fatma Betül Sayan: 1981 doğumlu Sayan hem mühendis hem tıp doktoru. İlk olarak parti yönetiminde görev yaptı. AR-GE, Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı derken Aile Bakanı oldu. Sayan'ı Türkiye referandum sürecinde Hollanda krizi ile tanıdı. Yeni dönemde de bakan olarak devam etmesi bekleniyor.
Mehmet Muş: 1982 doğumlu Muş, Meclis'in en genç vekillerinden. İktisatçı olan Muş, partinin ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcılığını yaptı, şimdi AK Parti Grup Başkanvekili olarak görev yapıyor ama ekonomi alanında yeni dönem bakanları arasında en çok isimleri geçenler arasında.
Berat Albayrak: Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ı en sona bıraktık. 1978 doğumlu Albayrak'ın hızlı yükselişinde akrabalık ilişkisinin etkisi üzerine çok yorum yapıldı. Enerji Bakanlığı koltuğunda oturan Albayrak'ın partideki etkisine dair yeni söze gerek yok. "Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrasına yetiştiriliyor" iddiası başta olmak üzere yeni dönemde üzerine en çok spekülasyon yapılan isim olmaya devam edecek görünüyor.
Darbe gecesi raporları kafaları karıştırdı
Haftanın en önemli gelişmelerinden biri 5 aydır neden açıklanmadığı tartışma konusu olan Meclis Darbe Komisyonu raporunun gün yüzüne çıkması oldu. Ama 700 sayfaya varan, muhalefet şerhleriyle 1000 sayfayı bulacak raporda 'sürpriz' yok. FETÖ'nün siyasi ayağını bulamayan raporda kafa karıştırıcı durumlar da var.
Raporda uzun bekleyişin ardından Meclis'e gelen MİT yazısına göre Müsteşar Hakan Fidan 15 Temmuz'da saat 18.00'de gittiği Genelkurmay Başkanlığı'ndan 20.20'de ayrıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bilgi vermek için koruma müdürü de işte bu saat aralığında Karargah'ta arandı. MİT yazısında Cumhurbaşkanının 'müsait olmadığı' öğrenilince, 'Koruma Müdürü’ne bir anormallik olup olmadığı ve muhtemel tehditlere karşı hazırlıklarının bulunup bulunmadığının sorulduğu' ifadesi yer aldı.
Meclis'in raporunda ise darbe gecesi yaşananlarla ilgili kronolojik sıralama yapılırken tek bir görüşme kaydı yer aldı. Bu da farklı bir saate işaret ediyor. Meclis raporuna göre MİT Müsteşarı Cumhurbaşkanı Koruma Müdürü ile saat 22.03'te görüşerek herhangi bir saldırıya karşı tedbirlerinin olup olmadığını sordu, gerekli bilgileri aldı. MİT Müsteşarının saat 20.20 öncesi yaptığını beyan ettiği görüşme ile 22.03'teki görüşme aynı görüşme ve 'ortada bir saat yanlışlığı mı var' sorusu da yanıt bekliyor.
Yüksekdağ'ın Şahmeran sırrı
HDP Eş Genel Başkanlığı, parti üyeliğinin düşürülmesi ile sona eren Figen Yüksekdağ'ın yeni Eş Genel Başkan Serpil Kemalbay'a "başarı ve dayanışma" dileğiyle gönderdiği hediye dikkat çekiciydi. Kemalbay'ın göreve gelmesinin üçüncü gününde Yüksekdağ'ın arkadaşlarıyla gönderdiği hediye, üzerinde Şahmeran işlemesi bulunan bir tepsiydi.
Doğu masallarının mitolojik kahramanlarından olan ve Çukurova bölgesinde yaygın olarak bilinen Şahmeran'ın Adana Ceyhanlı Figen Yüksekdağ için önem taşıması şaşırtıcı değil ama öğrendiğimiz kadarıyla bu ilgi Şahmeran efsanesini bilmenin çok ötesinde. Yakınlarının anlatımına göre, Yüksekdağ annesinin köyü Ceyhan-Yumurtalık'ta bu efsaneyi dinleyerek büyüdü. Çukurova'nın yetiştirdiği yazarlardan Yaşar Kemal'in öykülerinde yine çokça Şahmeran okudu. 'İyilik yapma' ve 'kötülük bulma' konusunda insanlara ders niteliği taşıyan hayranlık duyduğu bu efsane, ömrü boyunca Yüksekdağ'a eşlik etti. Her zaman yanında bir Şahmeran resmi bulundurdu. Gittiği her yerde üzerinde Şahmeran bulunan birçok eşya satın aldı. Evinde, odasında duvara Şahmeran tabloları astı. Bu ilgi öyle bir noktaya geldi ki HDP Eş Genel Başkanı olacağı Kongre'den 3 gün önce Ankara'da koluna Şahmeran dövmesi yaptırdı. Yüksekdağ, cezaevine girdikten sonra da Şahmeran'dan vazgeçmedi. Yakınlarından bir Şahmeran tablosu istedi. Bir de diğer cezaevlerindeki arkadaşlarına ve dışarıdaki dostlarına göndermek için Şahmeranlı kartpostallar rica etti. Şimdi Yüksekdağ herkese Şahmeranlı kartpostallar atıyor. İstediği Şahmeran tablosu da Kandıra Cezaevi'ndeki hücresinde duvara asılı.