HDP'li Yıldırım: O çavuşu savunmak 15 Temmuz'u savunmaktır
HDP'li Yıldırım, Tunceli milletvekili Önlü ile tartışan çavuşun iktidardan destek aldığını öne sürdü, Yıldırım, "O çavuşun arkasında duranlar 15 Temmuz’un arkasında duruyor demektir" dedi.
DUVAR - HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yıldırım, Tunceli'de yol kontrolü yaparken HDP Tunceli Milletvekili Alican Önlü'nün aracını durdurmak isteyen ve buna itiraz eden Önlü ile tartışan astsubaya da tepki gösterdi. Önlü, "O çavuşun arkasında duranlar 15 Temmuz’un arkasında duruyor demektir" dedi. Yıldırım'ın değerlendirmeleri şöyle:
ASTSUBAY CESARETE NEREDEN ALIYOR: Dün Dersim Milletvekilimiz Alican Önlü’nün aracı ne olduğunu anlamadığımız, örgütsel bağlantısını çözemediğimiz bir çavuş tarafından durdurulmak istendi. Biz araçlarımızı bir ulaşım mekanizması olarak kullanırız. Yasama dokunulmazlığımızı, ne idüğü belirsiz bir astsubaya çiğnettirmeyiz. Küstahça tavırlarla, ruhunu 15 Temmuz darbeci zihniyetten alan, örgütsel bağlantısı da oraya tekabül eden astsubay cesaretini nereden almaktadır?
GÜLENCİ OLUP OLMADIĞI NOKTASINDA DEĞİLİZ: Bu çavuş ya bir şeyi gizlemek istiyor, dibi ıslak oturduğu yerden kalkmıyor ve kendini ispat etmek istiyor. Ya da Kürt düşmanlığını terfi sebebi olarak sayan çarpık bir iktidar zihniyeti bu çavuşa bu işleri yaptırıyor. Bu saatten sonra bu çavuşun Gülenci olup olmadığı noktasıyla ilgili değiliz. Çünkü tüm Meclis çalışmalarında açığa çıkan cevaplarda da görülmüştür ki mesele Kürtler olunca AKP ve Gülenciler ortaktır. Sadece zihinsel değil bugün dahi pratik ortaklıkları devam ediyor.
HDP milletvekili Önlü ile otomobilini aramak isteyen astsubay arasında tartışma
BU ÇAVUŞUN ARKASINDA KİM VAR: Milletvekillerimize cevap veren hakim ve savcıların çoğu bu suçtan tutuklu. Savcılar iktidar tarafından terörist ilan edilmiş. İktidar bu yapıyla ortaktır. Soruyoruz, bu çavuşun arkasında kim var? Arkasındaki ilk kişi Vali. Dersim’i Tuncelileştirmek ve AKP’lileştirmek üzere görevlendirilmiş. En yüksek hayır oranının çıktığı ilde sömürge mantığıyla yönetmek neye tekabül eder? O halkın milletvekiline, iradesine, siyasi eğilimine saygı duymamak ne anlama gelir? O çavuşun arkasında duranlar 15 Temmuz’un arkasında duruyor demektir.
KOMUTANI DARBECİLİKTEN İÇERİDE: Bu çavuştan Meclis başkanının haberi var mıdır? İçişleri Bakanının bu çavuştan haberi var mıdır? Bu hukuksuzluktan beslenen çavuştan, Anayasa’nın ihlal edildiğinden haberiniz var mıdır? Eğer bu çavuşla ilgili etkin soruşturma yürütülmez, işlem yapılmazsa bir gün bunun arkasındaki bağlantılar yargı önünde sorulacaktır. Bu çavuşun komutanı darbecilikten içeride. Bu çavuş, 15 Temmuz darbe girişiminde bulunanlarla aynı zihniyette. Onunla ilgili tasarrufta bulunmayanlar da 15 Temmuz’un arkasında duruyor demektir.
DARBEYLE ORTAKILKLA İLGİLİ OLABİLİR: Kimse kalkıp iradeden bahsetmesin. Bir ülkenin iradesi parlamentodan başlar. Yasama organının üyelerine saygı duymayan, hukuktan nasibini almamış bir çavuşun yanına bunu bırakmak ancak darbeyle ortaklıkla ilgisi olabilir. Onun terörizmden içeride olan ordu komutanıyla ortaklıkla ilgisi olabilir.
KAYYIMIN YIKTIRDIĞI KÖPRÜ: Van Çatak’ta yapılan köprü kayyum tarafından yıkıldı. Bir yanda cumhuriyetin vizyon projeleri dediğiniz köprüler için doğa katliamı yapacaksınız, milyonlarca dolar harcanacak, köprüyü kullanan olmayacak. Hazine garantisi verildiği için de ciddi ödemeler yapılacak. Öte yandan halkın ihtiyacını gören, kentle kırsal arasında bağlantıyı sağlayan bir köprü niye yıkılır? Bir köprü savaş ortamında yıkılır. Düşman bellediğiniz insanlar faydalanmasın diye yıkılır. AKP iktidarı boğazına kadar darbeciliğe saplanıp kalmıştır ve 90’lı yılların politikalarını uygulamaya başlamıştır.
Kayyım köprüyü 'örgüte yardımcı oluyor' diye yıktırdı
UĞUR KAYMAZ HEYKELİNİN YIKILMASI: AKP’li kayyumlar 3. heykeli de hafta sonu yıkmıştır. Heykeller sanat eserleridir ve mutlaka anlatısında bir toplumsal öykü vardır. Kızıltepe kayyumu 12 yaşında 13 kurşunla öldürülen masum bir çocuğun heykelini yıkmıştır. Uğur Kaymaz’ın öldürülmesine ilişkin dava ise cezasızlıkla sonuçlanmıştır. Heykel yıkmayı marifet sayan bizim bildiğimiz bir IŞİD var. IŞİD Ortadoğu’nun en önemli eserlerini imha etti. Bir toplumsal acıya tekabül eden heykelleri, yıkan AKP ne amaçlıyor? Bir heykel anca faili olunduğu için o toplumsal acıyı unutturmak aklınca delili ortadan kaldırmak için yıkılır. Uğur Kaymaz 12 yaşında 13 kurşunla öldürülmüş bir çocuktur. Aynı şekilde, Diyarbakır’da kayyum Roboski anıtını yıkmıştır. Bu olayların tamamı AKP iktidarı tarafından yıkılmıştır. Orhan Doğan Anıtı, Uğur Kaymaz Anıtı, Roboski Anıtı literatürde olmayan kayyumlar eliyle yıkılmıştır. Halkla gönül bağı kurmayan, merkezden 3 imzayla atanan bu kayyumların uygulamalarını unutmayacağız.
Kayyım barış heykelini kaldırttı
BALUKEN'İ TAHLİYE MAHKEMENİN YERİNDE YELLER ESİYOR: Eş genel başkanlar ve milletvekilleriyle ilgili hukuk garabeti devam ediyor. Her duruşmada hukuk normlarının ayaklar altına alındığına tanıklık ediyoruz. Baluken, 30 Ocak’ta asıl mahkemesinde 3 üyenin ortak oyuyla tahliye edildi. Ancak herhangi bir atama dönemi olmamasına rağmen şu anda Baluken’i tahliye den mahkemenin yerinde yeller esiyor. Mahkemenin başkan ve üyeleri ya sürüldüler ya da tenzili rütbe edilerek görevlerinden uzaklaştılar. Bu hakimler hukuka bağlı oldukları için iktidar tarafından bedel ödetilen bir pozisyona itildiler. (HABER MERKEZİ)