HDP: Hükümet ekolojik alanlara yönelik en kapsamlı saldırıya hazırlanıyor
TBMM Çevre Komisyonu'nun HDP'li üyeleri hütümetin Meclis'e getirdiği 'Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı'na karşı çıktı: "Bu yasa ekolojik sisteme yönelik son yılların en kapsamlı saldırısıdır."
DUVAR - TBMM Çevre Komisyonu'nun HDP'li üyeleri Celadet Gaydalı, Nimetullah Erdoğmuş ve Erdal Ataş, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Meclis'e sunduğu “Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı”nın doğaya büyük zararlar vereceğini söyledi.
Tasarıyla ilgili ortak bir açıklama yapan üç milletvekili, söz konusu tasarının AB yasalarıyla uyumluluk temelinde 2003’te hazırlıklarına başlandığını, 2011 ve 2015 yılında Meclis’e getirildiğini ancak her iki süreçte de genel seçimler nedeniyle görüşülmeden ertelendiğini hatırlattı.
HDP'li milletvekilleri, şunları dile getirdi: "Son dönemlerde doğal alanlarla ilgili (meralar, kıyılar, zeytinlikler, koruma alanları vs.) yapılmak istenen düzenlemeler tepkiyle karşılaşınca, mevcut yasa tasarısı hepsini toptan çözecek bir içerikle sermayenin ihtiyaçlarına uygun olarak düzenlenip TBMM Çevre Komisyonu’na getirilmiştir. Bu tasarı yasalaştığında, bugüne kadar getirilen ve başarılamayan tüm koruma alanlarına yönelik engeller kaldırılarak tüm yaşam alanları sermaye piyasasına açılmış olacaktır."
Açıklamada tasarıyla getirilen düzenlemelere ilişkin şu bilgilere yer verildi:
KORUMA KRİTERLERİ YENİDEN BELİRLENECEK: Tabiat Koruma Alanları, Yaban Hayatını Koruma Alanları, Tabiat Alanı, Tabiat Parkı, Tür ve Habitatı Koruma Alanı kapsamında olan 554 koruma alanının kriterleri ve kapsadıkları alan yeniden belirlenecek. Geçmişte belirlenen koruma alanlarının statüleri yok sayılacak, sermayeye açılmak istenen tüm alanlar koruma statüsü dışında bırakılacaktır.
KORUMA-KULLANMA STATÜSÜ GETİRİLİYOR: Koruma alanlarından Tabiat Koruma Alanları, Yaban Hayatını Koruma Alanları, Mutlak Koruma Alanı, Tabiat Alanı, Tabiat Parkı, Tür ve Habitatı Koruma Alanı ise koruma-kullanma statüsüne alınacaktır. Bakanlık koruma-kullanma statüsündeki alanları strateji, sağlık, güvenlik, ülke kalkınması, üstün kamu yararı gibi gerekçelerle ve istediği biçimlerde yerel, bölgesel ve ulusal planlarla uyumlu hale getirme temelinde sermaye piyasasına açabilecektir.
SERMAYEDEN YANA İHLALE AÇIK HALE GETİRİLECEK: Aynı alanda var olan birden fazla koruma statüsü tek statü biçiminde düzenlenecek, herhangi bir yaşam alanında Tabiatı Koruma Alanı, Yaban Hayatını Koruma Alanı, Tabiat Alanı, Tabiat Parkı, Tür ve Habitatı Koruma Alanı statüsü varsa, bu beş statüden dördü kaldırılarak sadece bir tanesi geçerli olacaktır. Böylece iç içe geçen birden fazla statü yok sayılarak, mevcut yaşam alanındaki koruma kalkanları ortadan kaldırılıp, bu alanlar sermayeden yana ihlale açık hale getirilmiş olacaktır.
SABOTAJLARA ZEMİN AÇILACAK: Tahrip olan alanların eski haline getirilme koşulu yoksa, oralar da koruma alanı olmaktan çıkarılacaktır. Böylelikle yangın vb. sabotajlara zemin hazırlanarak ranta açılmak istenen alanlar çeşitli yöntemlerle koruma dışı bırakılarak sermayeye sunulmuş olacaktır.
Koruma alanlarında kurulmak istenen maden vb. işletmeler için gerekli olan ÇED raporları Bakanlığın onayına verilecek ve Bakanlığın izninden sonra Koruma Alanı Kanunu geçersiz hale gelecek ve işletmeler koruma alanlarında istedikleri gibi tahribatlar yapabilecekler.
CÜZİ PARA CEZALARIYLA SERMAYEYE VERİLECEK: Yasada, koruma alanlarında izin verilen işletmelerin, ÇED raporu dışında yaptıkları tahribatı eski haline getirilmesi istenecek, getirememesi halinde para cezası uygulanacak. Böylece koruma alanında geriye dönüşümsüz tahribatlar yapmanın zemini cüzi miktarlarda para cezalarıyla sermayeye verilmiş olacaktır.
BÜTÜN KAZANIMLAR SIFIRLANACAK: Bu yasa tasarısının onaylanması halinde, coğrafyamızda ekolojinin korunması temelinde bugüne kadar sürdürülen bütün mücadele ve kazanımlar sıfırlanmış olacaktır. Böylelikle tüm denemelere karşın yasalaştırılamayan Tabiatı Koruma Alanı, Yaban Hayatını Koruma Alanı, Tabiat Alanı, Tabiat Parkı, Tür ve Habitatı Koruma Alanı kapsamında olan meraların, zeytinliklerin, değişik sit alanlarının, milli parkların vs. talanı tek yasa ile ranta açılmış olacaktır.
EN KAPSAMLI SALDIRI: Bu yasa ekolojik sisteme yönelik son yılların en kapsamlı saldırısıdır. Ekolojik tahribatı önlemeye yönelik kararlı bir mücadele ancak ve ancak yaşam alanlarının gerçek sahipleri ve onların örgütlenmeleri üzerinden başarıya ulaştırılabilir. Başta ekoloji ve çevre hareketleri ve kurumları olmak üzere, tüm kamuoyunu bu talan tasarısına karşı tepkilerini yükseltmeye ve ortak hareket etmeye davet ediyoruz. (HABER MERKEZİ)