Tezcan: Gül'ün adaylığı üzerinden tartışmanın parçası olmayız
CHP Sözcüsü Bülent Tezcan: Abdullah Gül de bununla ilgili düşüncesini söylemiştir. Onların bu tuzağına düşmeyeceğiz. Bu kadarcık bir eleştiri, hatırlatmaya dahi tahammül edemeyen bir anlayış yönetiyor Türkiye'yi. Millet için asıl tehlikeli olan nokta bu noktadır. Abdullah Gül'ün adaylığı meselesi üzerinden bir tartışmanın parçası olmayı doğru bulmuyoruz.
DUVAR - CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, "11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 2019 seçimlerinde muhalefetin çatı adayı olabilir mi" sorusu üzerine "AK Parti yönetimi, öyle bir rahatsız olmuş ki kendi partilerinin kurucusu Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı yapmış kadrolarını aforoz edecek kadar öfkelenmişler. 'Bizim kurucumuz değil' diyecek noktaya gelmiş. Doğruysa eğer sözcülerinin söylediği. 'Basit bir siyaset polemiği için Abdullah Gül bunu söyledi' demeye çalışıyorlar. Bu tartışma bir cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması değildir. Bu tartışma OHAL Türkiye şartlarında güvende mi değil mi? Tartışmasıdır. Abdullah Gül de bununla ilgili düşüncesini söylemiştir. Onların bu tuzağına düşmeyeceğiz. Bu kadarcık bir eleştiri, hatırlatmaya dahi tahammül edemeyen bir anlayış yönetiyor Türkiye'yi. Millet için asıl tehlikeli olan nokta bu noktadır. Abdullah Gül'ün adaylığı meselesi üzerinden bir tartışmanın parçası olmayı doğru bulmuyoruz" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan'ın MYK gündemine ilişkin açıklamaları şöyle:
ŞİDDETTEN KAÇINMAYA HERKES ÖZENMELİ: İran bölgede önemli bir ülke. İran bölge ve Türkiye için önemli bir bölge. Bir ülkenin içerisinde yaşayan halkların ulusların istekleri talepleri olacaktır. Bunların demokrasi ve özgürlük çerçevesinde sükunet ile ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede bölgede, şiddetten kaçınmaya herkesin özen göstermesini bekliyoruz. Hem iktidarın, hükümetin, devletin çevrelerinin hem de toplumsal hareketin içerisinde bulunan bütün taraflara şiddetten özenle kaçınmayı tavsiye ediyoruz. Bölgede sağduyunun hakim kılınması hepimiz açısından önemlidir. Demokratik hak ve özgürlükler çerçevesindeki taleplere dünyanın her yerinde saygı duyulması beklentimizdir. Bu meselenin çatışma ortamına taşınmaması için de özen gösterilmesi beklentimiz yüksek düzeydedir.
SARAY BÜTÇESİ 1 DAKİKADA BİR ASGARİ ÜCRET YİYOR: Asgari ücretin net 2 bin TL olması gerektiğini söyledik. Ödenebileceğini biliyoruz. Hesaplarını yaptık. İşçinin nasıl geçineceğini düşünmeyen bir hükümet ile karşı karşıyayız. Asgari ücret pazarlığa tabi olamaz. Adından belli en az ücret. Açlık sınırın altında bir ücret tespit edildi. Bu işçiye 'seni açlığa mahkum ediyorum bu sana müstahak' demektir. Buna benzer cümle kullanıldı. AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, "1603 lira neyinize yetmiyor. Elinize dizinize dursun' dedi. Açlık sınırının altındakilere diyor. Bunu söyleyen kendi sarayının bütçesi 1 dakikada bir asgari ücret yiyor. Sarayın 1 yıllık bütçesi, 845 milyon 365 bin lira. Bölün bunu dakikaya bir dakikası 1608 lira. Dakika bir gol bir. Gece uyurken de bir asgari ücretlinin maaşını yiyor. Taksimetre çalışıyor. Bu israfı yaşayan, bu saltanat içinde hüküm sürenler işçiye diyorlar ki; 'elinize dizinize dursun 1603 lira neyinize yetmiyor?' Millete havale ediyorum. Kimin eline diline dursun? Osmanlı'yı böyle bir saltanat sefası yıkmıştı unutmasınlar. Bu millete bunu yapmaya hakları yok.
GÜL'ÜN ÜZERİNDEN TARTIŞMANIN PARÇASI OLMAYI DOĞRU BULMUYORUZ: AK Parti yönetimi, öyle bir rahatsız olmuş ki kendi partilerinin kurucusu Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı yapmış kadrolarını aforoz edecek kadar öfkelenmişler. 'Bizim kurucumuz değil' diyecek noktaya gelmiş. Doğruysa eğer sözcülerinin söylediği. 'Basit bir siyaset polemiği için Abdullah Gül bunu söyledi' demeye çalışıyorlar. Bu tartışma bir cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması değildir. Bu tartışma OHAL Türkiye şartlarında güvende mi değil mi? Tartışmasıdır. Abdullah Gül de bununla ilgili düşüncesini söylemiştir. Onların bu tuzağına düşmeyeceğiz. Bu kadarcık bir eleştiri, hatırlatmaya dahi tahammül edemeyen bir anlayış yönetiyor Türkiye'yi. Millet için asıl tehlikeli olan nokta bu noktadır. Abdullah Gül'ün adaylığı meselesi üzerinden bir tartışmanın parçası olmayı doğru bulmuyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçimi gelince kim aday olacak, nasıl aday olacak herkes kendi mecrasında çıkar aday olur. CHP'de halkı, milleti tatmin edecek bir aday ile o gün kamuoyunun önüne çıkar.