Erdoğan: Ejderhayı yarı canlı bırakmayacaksın
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrin harekatına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Afrin’de bizim karşımıza kim dikiliyorsa, biz onların karşısındayız. Bu iş için birilerinden icazet alacak değiliz. Ejderhayı yarı canlı bırakmayacaksın. Öyle veya böyle, bu iş bitecek" dedi. Erdoğan, BM'nin ateşkes kararının Afrin'i kapsamadığını da öne sürdü.
DUVAR - İttifak için Saadet Partisi'ne kapıyı açık bırakan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Ben görüşmeyi yaptım, hatta Sayın Şentop’u da tekrar gönderdim. Ama oradan henüz maalesef bir ses çıkmadı. Muhataplarımızdan karşılık gelmesi halinde onu da değerlendiririz. Biz bütünleşelim istiyoruz. Bizim açımızdan kapanmış değil, yasal olarak kapanmadığı ana kadar" dedi. Afrin harekatında 'zor olan bölge'nin aşıldığını söyleyen Erdoğan, Menbiç konusundaki tavırlarının da net olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir'de gazetecilere yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
O MİKSERLER KİMİN?: Orada karşımızda kim varsa, kim karşımıza dikiliyorsa, biz onların karşısındayız. Karşımızda olanların kim olduğunu araştırmamız, soruşturmamız gerekmiyor. Değişik çevreler de çıkabilir karşımıza. Çıktıkları anda biz de gereğini yapmak durumundayız. Afrin'de zor olan bölge aşıldı, kolay olan kısma gelindi. Şu anda bütün tüneller tamam. Oralara gelen o mikserler çok ilginçtir. Mikserler kimin? Lafarge. Lafarge kimin? Fabrikaları var orada. Bütün bunlar ortadayken batı bize hâlâ neyin hesabını soruyor?
ATEŞKES KARARI: (Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Suriye'de ateşkesi öngören kararı) Karar Afrin'i kapsamıyor. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Orada ulusal güvenliğimiz için tehdit oluşturan terör unsurlarına karşı mücadele ediyoruz.
SALİH MÜSLİM: Çekya, Salih Müslim'i serbest bırakmakla teröre destek veren ülke konumuna düştü. Bunun başka türlü izahı olamaz, bize bunu anlatamazlar.
İTTİFAK: Ben görüşmeyi yaptım, hatta Sayın Şentop’u da tekrar gönderdim. Ama oradan henüz maalesef bir ses çıkmadı. Muhataplarımızdan karşılık gelmesi halinde onu da değerlendiririz. Biz bütünleşelim istiyoruz. Bizim açımızdan süreç kapanmış değil, yasal olarak kapanmadığı ana kadar.
28 ŞUBAT: Cumhurbaşkanı ve bir siyasi partinin genel başkanıyım. O süreci kısmen bedel ödeyerek yaşamış biriyim. O işin sivil kanatlarının bizim üzerimizde oynadığı oyunları gördük. Yargı bu işin sivil kanadının hangi boyutta olduğunu da ortaya çıkaracaktır.
(Sivil kanat ile neyi kastediyorsunuz? sorusu üzerine)Sendikalar, medya, iş dünyası... O dönem ‘Beşli Çete’ mi ne diyorlardı? Ama bunlara hiç mi hiç dokunulmadı şu ana kadar. Savcının dediğiniz türden bir yaklaşım göstermesi, dosyalarda bazı şeylerin öne çıktığını gösteriyor. Dosyalar okunurken gözden kaçmış olanlar veya görülmek istenmemiş unsurlar herhalde öne çıkıyor. Şimdi muhtemelen bunlar da gündeme gelecektir. Bizim tek arzumuz, adaletin tecelli edilmesidir. O zaman verilmiş kararlarla mağdur oldukları için haklarını arayan insanlar var. Bedel ödemesi gerekenler buyursunlar bedelini ödesinler. O süreçte köşelerinden çok rahat, indirenler bindirenler vardı. Bizim muhtarlığımıza kadar uğraşanlar vardı. İnanıyorum ki yargı, adalet beklentisi içinde olan mağdurların haline çare olacaktır.