İbrahim Vural: CHP, Almanya'da en yeni örgütlenen parti
Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti CHP Birliği Başkanı İbrahim Vural, CHP'nin bölgede en yeni örgütlenebilen parti olduğunu söyledi. Vural, Akşener ve Karamollaoğlu'yla tek adamlığa özenmedikleri için ittifak yapıldığını belirtiyor.
KÖLN - 24 Haziran erken seçimleri için Avrupa'da 7 Haziran oy kullanma tarihi yaklaştıkça siyasi partilerin çalışmaları da hızlanmaya başladı. Almanya yurtdışı seçmenlerinin en yoğun yaşadığı ülke. Bu seçmenlerin en büyük bölümü de Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yaşıyor. Türkiye ana muhalefet partisi CHP'nin yurtdışı seçimlerine nasıl hazırlandığını, seçim çalışmalarının Millet İttifakı'na dahil partilerle nasıl yürütüldüğünü, ülkedeki gelişmeleri Almanya'daki CHP'lilerin nasıl değerlendirdiğini Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti CHP Birliği Başkanı İbrahim Vural'la konuştuk.
'İTTİFAKI EN GENİŞ YELPAZEDE TUTMANIN YOLLARINI ARADIK'
Seçim çalışmalarınız hangi aşamada?
CHP grubu olarak iyi bir çalışma içerisindeyiz. Bizim ilk görevimiz sandık saklama, sandık kurullarının, sandık görevlerinin oluşturulmasıydı bunları bitirdik. Orada da ilginç bir şey oldu bize ilk haber geldiğinde biz listelerimizi oluşturup YSK'ya yollamıştık. Ancak YSK'dan çok kısa bir süre içerisinde listeler geri geldi. Sandık sayılarını çoğalttıklarını bu nedenle de bizden kısa bir süre içinde bunların doldurulmasını istediler. Örgütlü oluşumuzdan sorunu hızlıca hallettik. Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde bizim 13 gün boyunca 855 sandığımız olacak. Sandıkların tüm hazırlıkları bitti artık alanlarda olacağız. Genel merkezden gelecek materyallerle sivil toplum örgütleriyle buluşacağız. Bu seçimin teknik kısmıydı. Siyasi kısmında ise şunu demeliyim ki bu seçim çok farklı bir seçim olacak. AKP büyük bir güç kaybetti ve psikolojik bir yenilgi içerisinde. Bu nedenle de MHP, BBP gibi partileri yanına yedekleyerek bir güç birliği oluşturdu. 16 yıldır iktidarda olan parti bugüne kadar hiçbir ittifaka yanaşmadı, oysa şimdi normal seçimlere 1.5 yıl kalmışken alelacele bir seçim kararı alıp ittifakları gündeme getirdi. Çünkü AKP'de her ne kadar basına, kamuoyuna yansımıyorsa bile büyük bir çözülme var. Biz de bu ülkenin kurucu partisi olarak buna sessiz kalamazdık. Biz ırk, din, dil, mezhep üzerinden siyaset yapmıyoruz. Biz Türkiye'yi bütünleştiren bir partiyiz. Bu bağlamda ittifakı en geniş yelpazeden tutmanın yollarını aradık.
Siz AKP'yi MHP ile ittifak yaptığı için eleştiriyorsunuz fakat ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP'de MHP ile ittifak yaptı. Ayrıca şimdi de MHP'den kopmuş bir parti İYİ Parti ile ve Erdoğan'ın bağrından koptuğu Saadet Partisi ile ittifak kurdunuz. AKP'den farkı ne sizin ittifaklarınızın?
Ekmeleddin İhsanoğlu süreci farklı bir süreçti. Bizler CHP tabanı ve yetkilileri olarak karşıydık. Çatı adayı ile seçimlere gitmek doğru bir karar değildi. O dönemde nasıl bu kararı almak zorunda kaldılar bilemem fakat genel merkezimizin böyle bir kararı vardı. Biz de bu karara uymak durumunda kaldık. Açıkça söyleyelim Ekmeleddin İhsanoğlu süreci bizim için bir facia idi. Bizler için, demokrasiye, özgürlüklere, inanç özgürlüğüne inanıyor olmaları önemli. Millet İttifakı'nın farkı burada. Ayrıca şimdi tabanın sesine kulak verilerek Muharrem Bey aday gösterildi bu önemli bir karardır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu söylemlerle iktidara geldi ?
Evet, haklısınız 2002'de bu şekilde geldi. Ancak 16 yılda bambaşka bir siyasi iklim oluşturdu. Dünyada tek bir dostumuz kalmadı. 57 yıldır yaşadığımız Almanya'da Erdoğan sayesinde İslamofobi gelişti. Faşizmi birebir yaşayan bu ülkede AfD (Almanya İçin Alternatif Parti) ana muhalefet partisi oldu. Bu, Erdoğan'ın izlediği yanlış dış politikanın katkıları ile oldu. Meral Akşener de, Karamollaoğlu da tek adam rejimine özenselerdi, cumhuriyeti, demokrasiyi, laikliği rafa kaldırmış olsalardı bu ittifak gerçekleşmezdi. Onlar da gider Erdoğan'la ittifak yaparlardı. Sonuçta ilkeler doğrultusunda yani özgürlükler, hukuk, adalet çerçevesinde bu ittifak kuruldu.
'DAHA İNATÇI ÇALIŞIYORUZ VE GÜÇLÜ GELİYORUZ'
CHP'nin tabanı CHP'nin solu dışlayan bu ittifakından rahatsızlık duymuyor mu? Özellikle Alevi kesim İslamcı bir partiyle ittifaka tepki duymadı mı? Avrupa'daki CHP'liler ne düşünüyor?
Hayır, hiçbir rahatsızlık yok. Biz bir tepkiyle karşılaşmadık. Eleştiriler var ama ülkenin fotoğrafını iyi okumak, ittifakın neye hizmet ettiğini iyi görmek, objektif olmak gerekiyor. Biz bu ittifakı yapmasaydık ne olurdu, demokrasi mi gelişirdi yoksa Osmanlı'ya bir dönüş mü yaşardık, ona bakmak lazım. İttifakları bu çerçevede görmek gerekiyor. AKP tabanında gerçekten sadece dinini yaşayan, cumhuriyete, laikliğe inanan bir kesim de var. Bizim onların oyunu almamız lazımdı. Yoksa Türkiye Cumhuriyeti elden gidiyordu. CHP tarihi bir sorumluluğu yerine getirdi.
Bir önceki seçimlerde CHP'ye Avrupa'daki seçmeni yeterince sandığa taşıyamadığı yönünde eleştiriler yapıldı. Bu eleştiriler haklıysa CHP örgütü şimdi bu kitleyi mobilize edebilecek sandığa getirebilecek mi?
Bu bizim yurtdışında beşinci seçimimiz olacak. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimleri ilkti ve bir vahşetti. Randevu sistemiyle oy kullanıldı olmadı. 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde bu biraz daha oturdu. 1 Kasım seçimlerinde biraz daha iyi oldu. Referandumda yurtdışına oy kullanmada kimi eksiklikler giderildi. Yurtdışında 3 milyon civarında bir oy var. 6.5 milyon insanımız yurtdışında yaşıyor ve bunun 3.5 milyonu Almanyada'dır. Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde 960 bin Türkiye kökenli var. Bunun da 400 bini Alman vatandaşı. Burada tüm partilerin toplam 530 bin seçmeni var. Bizim eyalet, Almanya'nın seçmen bakımından İstanbul'u gibidir. Ben Kuzey Ren Vestfalya Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı'na geçen yıl Mart ayında geldim. Gelince de örgütlerimizin, temsilciliklerimizin hepsini yeniledim. İyi bir çalışma tarzı oluşmamıştı çünkü görev alanlar atama ile gelmişlerdi bu da çalışmalarımıza olumlu yansımıyordu. Bunu değiştirip üyelerimizin kendilerinin kişileri seçmelerini daha doğru olacağını düşündük ve bu tarzda çalıştık. Şimdi oldukça başarılı yürüyor çalışmalarımız. AKP'nin burada örgütlülük konusunda bir sıkıntısı yok 50 yıldır örgütlüler. Ekonomik bir sıkıntıları da yok. Diyanet, UETD vs. vs. her şey emrinde. MHP'nin de burada 40 yıllık bir örgütlülüğü var. HDP'nin de şu ya da bu şekilde 30 yıllık bir tabanı var. Burada CHP en genç, en yeni örgütlenen partidir. 2013 yılında kurulduk. Seçimler konusunda da yeni bir çalışma yapıyoruz. Geçmişten edindiğimiz tecrübelerden yola çıkarak, her ilde seçim koordinasyon kurulu kurduk. Dört konsolosluğun olduğu şehirlerin hepsinde ulaşım, taşıma gibi sorunlar şimdiden halledildi. Sivil toplum örgütlerine aracı olmayan, sağlığı el vermeyen, maddi durumu iyi olmayan seçmenlerimizi liste yapmalarını onları bizim taşıyacağımızı söyledik. 24 Haziran için daha sıkı, daha inatçı çalışıyoruz ve çok güçlü geliyoruz.
İttifak yaptığınız partilerle koordineli mi çalışacaksınız bu konuda?
Onlarla da görüşüyoruz. Herkes kendi alanında bu şekilde çalışma yürütecek ama birbirimizle de koordine olarak çalışacağız.
DİTİB'e bağlı camiler için "iktidarın arka bahçesi" yorumu yapılıyor. Saadet Partisi'ne daha doğrusu Milli Görüş'e bağlı camiler de var. Oralarda da çalışma yürütülüyor mu?
Evet, arkadaşlar çalışıyorlar. Saadet Partisi de kendi alanlarında kendi kadrolarıyla çalışıyorlar. İYİ Parti de öyle çalışıyor. İttifaklardan ziyade bu seçimler hem ülkede hem burada iyi bir sinerji yarattı.
'TÜRKİYE, BİZİ PARA KAYNAĞI OLARAK GÖRÜYORDU'
Seçimlerin etkisinden bahsetmişken Muharrem İnce'nin adaylığı nasıl bir etki yarattı?
Muharrem Bey'in adaylığının çok pozitif bir etkisi oldu. Çok iyi bir enerji yakaladık. Toplum artık tek adamdan, otoriterleşen bu sistemden kurtulmak istiyor. En çok da biz Avrupa'daki Türkiyeliler bu sistemin bize yansıyan olumsuz yanlarından kurtulmak istiyoruz. Şimdiye kadar bizleri Türkiye ekonomik dar boğaza girdiğinde para kaynağı olarak görüyorlardı. Emeğimize göz dikmişlerdi. Şimdi de bizim namusumuza göz diktiler yani oylarımıza. Çünkü oy namustur! Benim oyumu alıp gittikten sonra "Eyy Almanya, Eyyy Hollanda" diyerek bizim burada yaşadığımızı unutuyor, buradaki yaşamımızı zora sokuyor. Muharrem İnce, sağın da solun da, inananın inanmayanın, Kürdün, Çerkezin, Romenlerin, Boşnakların, Abhazların, Alevinin, Sünninin 81 milyonun adayıdır. En önemli özelliği de öğretmen, eğitmen oluşudur. Ben şuna inanıyorum milletimiz Muharrem İnce'yi 24 Haziran'da ilk turda seçecek. Seçimlerin ülke ekonomisine maliyeti de büyük. Zaten ekonomisi alaşağı olmuşken seçimleri uzatıp daha da yüklenmeye gerek yok. Yurttaşlarımızdan ricamız, Muharrem İnce'yi ilk turda yüzde 50 artı 1 ile seçmeleridir. 25 Haziran'da yaşanılacak bir Türkiye için, herkesin özgürce, etnik köken, dil, inanç ayırımı olmaksızın yaşaması için, 40 yıldır ülke ekonomisinin büyük bir kısmı savaşa akıyor buna dur demek için, kardeşçe güven içerisinde yaşayabilmek için ilk turda Muharrem İnce'yi seçmelerini yurttaşlarımızdan talep ediyorum. CHP Türkiye'nin en sağından en soluna büyük bir katmanı kucaklayarak tarihi sorumluluğunu yerine getiriyor.
Seçimlerin ikinci tura kalması durumunda HDP'nin, Kürt seçmenin oyları daha da önem kazanıyor. HDP parlamentoya girince AKP çoğunluğu oluşmuyor. CHP'nin bu durum için Kürt seçmene veya HDP'ye yönelik bir stratejisi var mı?
Ben HDP'nin baraj altında kalacağına kesinlikle inanmıyorum. Mutlaka HDP'nin Meclis'te yer alması gerekir. Bunu Kılıçdaroğlu 2015 seçimlerinde de defalarca dile getirdi. Kürt seçmen kendisini iyi tartmalı oyunu ona göre vermelidir. AKP'nin Kürtlerin yaşadığı bölge ve şehirlerde aldığı oy oranı ortada CHP'nin oralarda bir milletvekili yoktur. Kürtler oy verirken iyi sorgulaması gerekiyor.
CHP'nin de Kürtlerin oyuna talip olurken kendisini iyi tartması, sorgulaması gerekmiyor mu?
Elbette, CHP bunun analizini yaptı. Kürtlerin yaşadığı bölgelere yönelik çalışmalarımız hazır. Muharrem İnce'nin ilk gittiği yerlerden biri Hakkari oldu, Sayın Demirtaş'ı ziyaret etti. Ülkenin 81 ili de bizimdir. Herkesi kucaklayan bir yapıyız. Kuvayi Milliye ruhu ile 24 Haziran'a hazırlanıyoruz. İkinci tur konusuna gelince Muharrem İnce, "Benim en büyük projem huzur içinde yaşanacak bir Türkiye" diyor. Daha bundan etkili ne olabilir. Yol, köprü vs. yapmışsın ama yaşamın viran olmuş ne anlamı var. Huzuru, vicdanı, sevgiyi tesis edip bu toplumu birleştireceğiz.
Avrupa'da HDP ile görüşmeleriniz oldu mu?
Yerel düzeyde görüşmelerimiz oldu ama genel merkez düzeyinde olmadı. Sandık güvenliği konusunda zaten ortak çalışmalarımız var. Ön yargı ile hareket etmemek gerekiyor. HDP'de Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre kurulmuş bir partidir. 6 milyon oy alan bir partiyi nasıl inkar edebilirsiniz. AKP'yle, MHP'yle, Saadet Partisi, İYİ Parti bırakın onları Vatan Partisi'yle bile görüşebiliyorsak HDP ile neden görüşmeyelim.
Siz de Avrupa'dan aday adayı oldunuz partinizden ama CHP Avrupa'ya kontenjan vermedi. Aday olamadınız. Eşit temsiliyet açısından partinizin bu yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Doğru değildi, açık söyleyeyim. Burada 3 milyon oy var. Almanya Avrupa'nın motorudur. CHP önerge vermişti yurtdışı 82'inci il olsun diye fakat AKP bunu kabul etmemişti. Ancak CHP'nin ittifaklardan dolayı eli dar olduğundan yurtdışından aday gösteremedi. Yanlış olmakla beraber saygı gösterip kabul ettik.
'DİTİB, GEREKLİ BİR KURULUŞ AMA BİR PARTİNİN BAHÇESİ OLMAMALI'
CHP'nin örgütlü gençliği var mı? Seçim çalışmalarına katılıyorlar mı? Almanya politikası ile ilgililer mi?
Çok güzel çalışıyorlar, mükemmeller. Yurtdışında kadın ve gençlik örgütünü kuran ilk birliğiz. Gençlik bir toplumun dinamiğidir. Onların bizim tecrübelerimizden faydalanarak önlerinin açılacağı bir yapıyı oturtmuş durumdayız. Yurtdışı birliklerinin 5. çalıştayı geçtiğimiz günlerde bizim eyalette yapıldı. Genç arkadaşlarımızla bir araya geldik. Hepsi eğitimli ikiden fazla dil biliyorlar. Almanya'da Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller içerisinde de politika yapıyorlar.Uyum konusunda bu partilerle ortak çalışmalarımız mevcut. SPD'nin eyalet merkezini seçimler konusunda ziyaret ettik. Onlara da üyelerine seçimlere katılmaları için çağrıda bulunmalarını bizim ulaşamadıklarımızın olabileceğini söyledik. Açıkçası her alanı deniyoruz. CHP yurtdışı birliklerini kurduğumuzdan bu yana seçimden seçime koşuyoruz. Örgütlenmeye ağırlık verecek, kendimizi güçlendirecek doğru dürüst zaman bulamadık. Buna rağmen çok güçlüyüz şu anda Almanya'da 15 bin üyemiz var.
Almanya'nın gündeminde uzun zamandır DİTİB'in siyasi bir araç haline geldiği eleştirileri ve Osmanen Germania olarak tanınan rocker grubunun yasa dışı faaliyetleri var. CHP Almanya'nın bu sorunlara yönelik bir çalışması var mı?
Osmanen Germania'nın engellenmesi gerektiğini buradaki siyasetçilere ilettik ve anlatıyoruz. DİTİB ise farklı bir konu. DİTİB buradaki Müslümanlar için gerekli bir kuruluştur. Ancak onlara yaptığımız eleştiri herhangi bir siyasi partinin ön veya arka bahçesi olmalarından kaynaklanıyor. Bu tutumları buradaki tüm Müslüman toplumunu yaralıyor. Bu da siyasi iktidarın gücünü onların üzerinde sopa olarak kullanmasından kaynaklanıyor.
Fakat DİTİB'in bir reforma ihtiyacı olduğunu kabul ediyorsunuz.
Kesinlikle lazım. Dinin vecibelerini ve nasıl yaşanması gerektiği bilgisinin dışında herhangi bir siyasete bulaşmaması gerekiyor. Seçimler bittikten sonra bütün kurum ve kuruluşların görevleri nelerse görev alanlarına geri dönmelerini sağlayacağız.
'OYLARIMIZ GÜVENDE, SANDIKTAN UZAK DURMAYIN'
'Nasıl olsa Erdoğan kazanacak, seçim güvenliği yok' gibi nedenlerle insanlar sandığa gitmiyorlar. Siz bu konuda seçmeninizle konuşuyor musunuz?
16 yıldır ülke algıyla yönetiliyor. "Gitsek ne olacak gitmesek ne olacak" diyenler en çok da bizim çevrelerde var. Avrupa'da oy çalma diye bir problem yaşamıyoruz. Bizi sandıklara sahip çıktığımız sürece hiçbir sorun olmayacaktır. Biz yan yana durursak, asgari ölçülerde egolarımıza son verdiğimiz ortak değerler üzerinde yükseldiğimiz sürece bu seçimi kazanırız oylarımıza da kimseyi dokundurtmayız. 2016'da hiçbir yerde oy çalamadılar ama YSK'ya el koyacakları aklımıza gelmedi. CHP'nin sandık gücü diye iyi bir çalışması var. SEÇSİS'in karşısına BİTEM diye bir program hazırlattık. Oylarımız güvende bunları düşünerek sandıklardan uzak kalmasınlar. Güçlüyüz, çalışıyoruz, kazanacağız mutlaka ve mutlaka herkes oyunu kullansın. Bıçak kemikte dedik, çizmelerimizi giydik alanlardayız halkımızın desteğini bekliyoruz.