HDP Gençlik Meclisleri'nden Rıdvan Öztürk: Gençliğin gerontokrasi ile mücadele derdi var

DUVAR - HDP Gençlik Meclisleri Yürütme Kurulu Üyesi Rıdvan Öztürk, gençlerle iletişimlerinin sadece oy isteme üzerinden şekillenmediğini söyledi. Öztürk, Seçim çalışmalarında görüştükleri gençlerin sorunlarını anlatırken "Gençliğin gerontokrasi ile mücadele derdi var. Meclislerde özerk olarak örgütlenme modelini bundan dolayı savunuyoruz" diyerek HDP'nin İstanbul'daki oylarının 7 Haziran seçimlerinin üzerinde olacağını savunuyor.

HDP Gençlik Meclisleri'nden Rıdvan Öztürk'le İstanbul'daki gençlerin sorunlarını, sandık güvenliğini, HDP'nin gençlere neler söylediğini konuştuk...

'GENÇLER İLE İLETİŞİMİMİZ SALT OY İSTEME ÜZERİNDEN ŞEKİLLENMİYOR'

24 Haziran'a sayılı günler kaldı. Seçim çalışmaları için nasıl bir yol haritası izliyorsunuz?

HDP Gençlik Meclisleri olarak son yaptığımız konferansta çıkan temel sonuç birleşik mücadeleydi. Bu mücadeleyi HDP fikriyatına yakın gençlik kurumları, üniversitedeki öğrenci yapıları ve herhangi bir parti içinde mücadele etmeyen ancak bireysel olarak siyasette müdahale eden gençler ile hızlıca toplantılar yaparak ortak bir mücadele yürüteceğiz. HDP Gençlik Meclisleri bütün ilçelerde meclis temelinde örgütlenen, yerelin sorunlarına duyarlı bir biçimde zaten örgütlülüğünü sağlıyor. Bu temelde seçim sürecinde bu çalışmalar daha da artacaktır. Merkezi yerlerde kurulan standlarımızla, ilçelerde ve merkezi yerlerde yapacağımız şölenler, forumlar ile gençlere ulaşacağız. Bizim gençler ile iletişimimiz salt oy isteme üzerinden şekillenmiyor. Biz gençlerin sorunlarının kendileri tarafından dile getirildiği ve meclis üzerinden sorunların görünür hale getirildiği mücadele tarzını benimsiyor ve gençlerin örgütlenmesinin temel ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.

'GENÇLİĞİN GERONTOKRASİ İLE MÜCADELE DERDİ VAR'

İstanbul’da farklı siyasi görüşlere sahip gençlerle de iletişim halindesiniz. Gençler sizlere neler anlatıyor? Sizce gençlerin yaşadıkları en büyük sorunları nedir?

İstanbul'daki gençlerin iş, barınma, eğitim, sağlık, güvenlik, sosyal alan, uyuşturucu ve madde bağımlılığı gibi bir çok farklı sorunu var. Bu sorunların çözümü HDP'nin programı ile mümkündür. Parasız, bilimsel, demokratik, anadilde eğitimin oluşması, üniversitenin üniversite bileşenleri tarafından yönetilmesi, yurtların ve yemeklerin ücretsiz hale gelmesi gibi birçok şeyi gençlik hakkı kapsamında ele alıyoruz. Biz gençlerin güvencesiz stajyer olarak merdiven altı üretim yerlerinde sömürülmesini kabul etmiyoruz. Gençliğin askerlik sorunu var, vicdani reddi savunuyoruz. Gençliğin gerontokrasi (yaşlıların egemenliğine dayalı toplumsal ve siyasal sistem) ile mücadele derdi var. Meclislerde özerk olarak örgütlenme modelini bundan dolayı savunuyoruz.

'SÖMÜRÜ DÜZENİNİN DEĞİŞECEĞİ BİR SONUÇ İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ'

Peki gençlerin şikayet ettikleri bu konularla ilgili, gençlik meclisi olarak nasıl bir çözüm önerisi sunuyorsunuz?

Başta da belirttiğim gibi gençlik mücadelesi sadece sandığa endeksli bir mücadele değildir. Gençlik hayatın her alanında radikal demokrasiyi, demokratik cumhuriyeti savunacak. Bireyin özerkliğini baz alan, ekoloji için mücadele eden, üniversitelerde, mahallede sömürüye karşı örgütlülük çalışması sürecektir. Gençliğin bu seçimde kendi taleplerinin kabul edileceği ve daha demokratik, özgür, eşitlikçi bir sonuç almakla beraber, sömürü düzeninin değişeceği bir sonuç için mücadele ediyor.

HDP Gençlik Meclisleri Yürütme Kurulu Üyesi Rıdvan Öztürk...

'BÜTÜN TOPLUMSAL KESİMLERİN UMUT OLARAK GÖRDÜĞÜ TEK ADAY'

Gençlerin kapısını çaldığınız zaman cumhurbaşkanı adayınız Selahattin Demirtaş'la ilgilli ne tür tepkiler alıyorsunuz?

Sayın Demirtaş bütün toplumsal kesimlerin umut olarak gördüğü tek aday. Gençliği anlayan ve onların sorunlarını çözme potansiyeline sahip bir partinin adayı olduğu için gençlerde müthiş bir sahiplenme, kenetlenme var. Koşulların eşitsizliği, rehin alınma politikasının gençlerin mücadelesiyle 24 Haziran'da son bulacağını ve kendisinin cumhurbaşkanı olacağına olan inanç çok fazla. Bu inanç ile gençlik sayın Selahattin Demirtaş etrafında kenetlenmiş ve çalışmasını yürütmektedir.

Peki sizce HDP Türkiye'deki gençler için ne ifade ediyor?

HDP Türkiye'nin her tarafında yaşayan gençler için umuttur. Gençliğin sorunlarını çözebilme perspektifine sahip olan tek partidir. Farklılıkları büyüten ve koruyan, eşit temsiliyete inanan ve gençliğin ruhunu, dinamiğini esas olarak kabul eden bir bakışa sahiptir. Gençlik ve genç kadınlar HDP'nin programı ile özgürleşeceklerinin bilincindedirler. Son olarak bütün gençliğe çağrımızdır: Çözüm HDP'de, çözüm HDP Gençlik Meclisleri'nde. Gelin hep birlikte kazanalım. İşte bu yüzden genç başladık genç başaracağız diyoruz. Ayrıca sandık güvenliği için de bütün gençleri sandıkları korumak için sandık görevlisi olmaya çağırıyoruz ve ekliyoruz: Bir tek oyumuzun çalınmasına izin vermeyeceğiz. Halkların, kadınların, gençlerin oylarını gençlik seçim de görev alarak koruyacak. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

'GENÇLİK MÜCADELESİ PARTİLER İLE SINIRLI DEĞİL'

HDP gençliği olarak diğer siyasi partilere mensup gençlerle ortak çalışma yürütebiliyor musunuz?

Gençlik mücedelesi partiler ile sınırlı değil. Toplumsal bütün dinamikleri değiştirip dönüştürmeyi, radikal demokrasiyi hakim kılarak zihniyet devrimi yaratma mücadelesidir. Bu anlayışla yaklaştığımızda Türkiye'deki diğer siyasal partiler, STK'ler, otonom yapılar ve herhangi bir kuruma dahil olmayıp birey olarak politik taleplerini dile getiren gençleri örgütlemek ve değişimi sağlamak ancak HDP ve HDP Gençlik Meclisleri ile mümkündür diyoruz. Gençlerin sorunlarına dair vaat siyaseti yapan bir parti değiliz. Biz gençlerin kendi sorunlarını yerel meclislerde tartışıp kendilerinin çözüme kavuşturduğu bir düzlemi savunuyoruz. Bütün siyasal parti gençlerine sistemin siyasal sömürü aygıtı olan partilerinin çözüm odaklı düşünmediklerini, sömürü düzeninin devamlılığı için çalıştıklarını anlatmak, gerçeği göstermek ve onları eşitlik, özgürlük, hak temelli farklılıkları kabul eden, sömürü düzeninine karşı duran herkesi HDP'ye davet ediyoruz. Gelin birlikte değiştirelim siyaseti diyoruz.

Sizce HDP İstanbul'da ne kadar oy alacak?

Net bir oran vermemekle birlikte İstanbul'da yaptığımız çalışmalara katılım, partimize olan inanç ve güven, kadınlar ve emekçiler tarafından çok fazla. Seçim bürosu açılışlarımız mitinglere dönüşüyor, stant halaylarımız binleri buluyor. Sayın Demirtaş'ın ve HDP perspektifinin yarattığı heyecan, umut her gün biraz daha artıyor. Bu bağlamda İstanbul özelinde 7 Haziran 2015 seçimlerinin en az 3-4 puan üstünde oy alacağımızı tahmin ediyorum.

'24 HAZİRAN'DA İKİ SEÇENEK OLACAK'

24 Haziran seçimleri sonrası nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz?

Bu soruya iki zıt cevap vermek mümkündür. Birinci seçenek AKP-MHP cephesinin her türlü baskı ve ideolojik aygıtları kullanarak zoraki iktidarlarının devamlılığını sağlamaları. Bu seçenek olursa ekonomik, sosyal, siyasal olarak Türkiye çöker. 16 yıllık iktidarlarının ülkeyi getirdiği durum ortada. OHAL, KHK ile işten atılan 100 bine yakın insan, bölgede yaratılan yıkım, temel insan haklarının rafa kaldırıldığı, muhaliflerin cezaevlerinde rehin alındığı, kısacası demokrasinin ruhuna Fatiha okunduğu bu durumun bin kat daha kötüsü yaşanılacak. Çünkü yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır.

İkinci seçenek ise HDP'nin yüksek bir oy oranı alarak Meclis'e girmesi ve sayın Selahattin Demirtaş'ın ikinci tura kaldığı seçenektir. Türkiye'yi kurtuluşa götürecek tek seçenek budur. İşte o gün gerçekten ülke derin bir nefes alacak ve hepimiz bu karanlık çağı aşmış olacağız. Çünkü bizim kazandığımız bir ülkede eğitim ücretsiz olacak, eğitim anadilde olacak. Öğrenciler okulları yönetecek. Stajyer olarak çalıştırılmaları ortadan kaldırılacak. Vicdani ret hak olacak. Gençlik 'terbiye edilmesi gereken' olarak ele alınmayacak. Sınıfsız, sömürüsüz bir toplum olma yolunda ilk adım atılmış olacak. Biz kazanacağız. Gezi'nin yıl dönümünde Ali İsmail Korkmaz'a atılan o tekmenin, Medeni Yıldırm'a sıkılan kurşunun hesabını sormuş olacağız. Çünkü biz kazanırsak iyilik kazanacak, hakikat kazanacak ve ısrarla inatla biz kazanacağız sonra bilime, kültürel çoğulculuğa, sanata önem verilecek. Ekolojik bir toplum yaratacağız. Kadın özgürlüğü ve eşit temsiliyet olacak. 'Çocuk gelinleri' bu ülke bir daha asla görmeyecek. Ensar Vakfı korunmayacak. Anayasa demokratik hale gelecek. Demokratik cumhuriyet her bireye ve canlıya eşit yaklaşacak.