Ömer Öcalan: Soyadımın bazı insanları tedirgin ettiğini biliyorum
HDP Urfa milletvekili adayı Ömer Öcalan, soyadının bazı insanları tedirgin ettiğinin farkında olduğunu söyledi. Öcalan “Ama bazı insanlar da soyadımı barış ve özgürlük sembolü olarak görüyor. Barış ve özgürlük mücadelesini parlamentoda sürdürmek için aday oldum” diyor. Urfa’nın sorunlarını bildiğini söyleyen Öcalan, HDP’nin Urfa’dan en az 5 milletvekili çıkaracağını iddia etti.
DİYARBAKIR - HDP'nin Dilek Öcalan'dan sonra bu seçimlerde Ömer Öcalan'ı aday göstermesi bazı kesimler tarafından tartışma konusu yapıldı. Ömer Öcalan'ın PKK lideri Abdullah Öcalan’ın akrabası olması dışında kim olduğu ise neredeyse hiç konuşulmadı. Hayat ve siyaset deneyimi nedir? Neden milletvekilli adayı olmaya karar verdi? Urfa'nın Türkiye'nin sorunlarının çözümünü ilişkin neler düşünüyor? Amcası Abdullah Öcalan’la hiç karşılaştı mı?
'CEZAEVİ YÖNETİMİ GÖRÜŞMEYE İZİN VERMİYOR'
Bunları ve başka bir çok soruyu Ömer Öcalan’a yönelttik. Ömer Öcalan, “Amcanız Abdullah Öcalan'la hiç görüştünüz mü sorusuna "Görüşmedik" diye yanıt verirken, şunları anlattı:
“Amcam 1979 yılında Kobanê’ye geçmişti. Ben 1987 yılında Halfeti’de doğdum. bu yüzden hiç göremedim kendisini, konuşma imkanım olmadı. Cezaevi yönetimi de yeğeninin kendisini ziyaretine izin vermiyor. Özel bir tutuklu ve kendisiyle görüşmek isteyenlerin önünde çok engel var.”
Öcalan soyadının bazı insanlarda tedirginlik yarattığını, bazı insanların ise soyadını barışın ve özgürlüğün sembolü olarak gördüğünü söyleyen Ömer Öcalan, “Ülkenin devasa sorunları var ve bunların başında da Kürt sorunu geliyor. Bu sorunun demokratik ve eşitlikçi çözümü için herkesin yapacağı bir şey vardır. Ben de bu sorunun çözümü içinde parlamentoda mücadele etmeyi tercih ettim” diye konuştu.
ADANA’YA ZORUNLU GÖÇ
Ömer Öcalan 1987 yılında Halfeti’de doğdu ama ömrünün uzun bir bölümünü Adana’da geçirdi. Babası Mehmet Öcalan'ın çok baskılara maruz kaldığını defalarca gözaltına alındığını anlatıyor. Adana'ya göç etmelerinin nedeni olarak bu baskıları gösteriyor ama özellikle ilk yıllar, Adana’da da pek rahat edememiş babası. Şunları anlatıyor: “Bir gece babamı almaya geldiler. Üveyş ninem yaşıyordu o zaman ve onun bağırmasıyla, komşuların gelmesiyle bırakıp gittiler babamı. O tarihlerde faili meçhul cinayetler işleniyordu, babamı alabilselerdi o gece, belki bir daha göremeyecektik.”
Babası Mehmet Öcalan yıllar sonra köyüne geri döndü ve çiftçilik yapıyor.
Ömer Öcalan ilk kez Adana’da katıldığı bir basın açıklaması nedeniyle gözaltına alınmış. O günleri şöyle anlatıyor: “Liseyi yeni bitirmiş, üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Basın açıklamasına katıldım diye gözaltına alındım ve kısa bir süre cezaevinde kaldım. Cezaevinden çıktıktan sonra Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nü kazandım. 2012’de Lozan Üniversitesi’ne kaydımı yaptırdım, sosyal bilimler ve politika üzerine mastır yapacaktım. Dört ay Fransızca eğitimi de aldım. Ancak daha sonra ekonomik nedenlerle okulu bırakmak zorunda kaldım.”
'GAZETECİLİK ÖNEMLİ VE ÇOK ZOR BİR MESLEK'
Ömer Öcalan okumak üzere Lozan’a gittiğinde evlidir. Üniversitede tanışıp evlendiği eşi Mardinlidir ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde çalışmaktadır. Bu nedenle Lozan dönüşü Halfeti yerine Mardin’e yerleşiyor.
“Gazetecilik okudunuz ama hiç gazetecilik yaptınız mı?” sorusuna şöyle cevap verdi Öcalan: “Bir süre Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) gidip geldim. Ama gazetecilik yaptığım söylenemez. Gazetecilik sahiden önemli bir meslek ve çok zor bir iş. Bunu ajansa gidip gelirken gördüm. Şimdi yapılan şey gazetecilik değil, çünkü gazeteciler ve gazete patronları hükümete bağlı çalışıyorlar. Bağımsız olanların gazetecilik yapmaması için de ellerinden geleni yapıyorlar.
Gazeteciliğin zor bir meslek olduğunu söylüyor Öcalan ama belki daha zor bir görev üstleniyor ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Mardin İl Başkanlığı yapıyor. Şehir merkezlerinde çatışmalar, seçimler vardır. Yine gözaltına alınıyor ve yine kısa bir dönem tutuklanıyor.
‘URFA TARIM VE HAYVANCILIK ŞEHRİDİR’
Yıllarca Mardin’de il başkanlığı görevinde bulunduğu için Öcalan’ın buradan milletvekili adayı olması bekleniyordu. Ama öyle olmadı. Öcalan, “Aday adaylığı için başvurduğumda Mardin ve Urfa tercihlerim arasındaydı. Yıllardır Mardin’de yaşıyorum, burada herkesi tanıyorum, kültürünü, siyasi atmosferini biliyorum. Ama parti beni Urfa için tercih etti. Urfa’da da yapacak çok iş var” diyor.
“Urfa için neler yapılabilir?” sorusuna şu cevabı veriyor: “Urfa bir tarım ve hayvancılık şehridir ama çiftçinin çok büyük sorunları var. Tarım ve Hayvancılık Bakanı Urfalı ama hiçbir sorunu gideremedi. Hayvancılığı teşvik edeceğine angus ve et ithal etti. Üstelik ithal ettiği etlerde hastalık çıktı. Fıstık üretiminin yüzde 70’i Urfa’da gerçekleşiyor ama sorsan Antep fıstığı derler. Çünkü fıstık sanayisi gelişmiş Antep’te işleniyor. Bunun önüne geçmek için, fıstığın Urfa’da işlenmesi için çalışma yapacağım.”
BARIŞ SÜRECİ URFA’DA BİTTİ
HDP Eş Başkanı Sezai Temelli’nin Urfa’nın Ceylanpınar ilçesinde gerçekleştirdiği miting gergin başlamış ve polisin müdahalesi ile sonuçlanmıştı. On beş dakika süren miting sonrası iki kişi de gözaltına alınmıştı.
Ömer Öcalan’a, “Ceylanpınar’da ne oldu?” diye soruyoruz. Öcalan, Temelli’nin katıldığı mitinginden birkaç güncesine gidiyor ve Ceylanpınar’da yaşadıklarını anlatarak başlıyor söze:
“Birkaç gün önce Ceylanpınar’a, seçim bürosunun açılışına gittik. Burada bir konuşma yaptım. Konuşurken iki polisin Ceylanpınar’da öldürülmesinin ardında barış sürecinin bittiğini de anlattım. İki polis öldürülmüş, barış süreci bitmiş ve gözaltına alınıp tutuklananların hepsi serbest bırakılmıştı. O halde olay karanlıktı ve bunun çözülmesi gerekiyordu. ‘Barış süreci iki polisin öldürülmesiyle burada bitti, süreç yine burada başlayacak. Bunun için de olayın aydınlatılması gerekir’ dedi. Bunları söylemem orada bulunan polisleri rahatsız etti, ‘Şehit arkadaşlarımızın adını ağzınıza almayın’ dediler. Saldırmak için coplarını hazırladılar. Ancak kötü bir şey söylememiştim, hakaret etmemiştim. Tam tersine öldürülen arkadaşlarının faillerinin bulunmasını istemiştim. Eş Başkanımız Sezai Bey Ceylanpınar’a geldiğinde yine aynı polisler çıktı karşımıza. Kafalarına göre yasak getirdiler çünkü ne kaymakamın bile böyle bir yasaktan haberi yoktu.”
'URFA’DA 5 MİLLETVEKİLİ ÇIKARIRIZ' İDDİASI
HDP 7 Haziran seçiminde Urfa’dan 5 milletvekili çıkarmıştı. Erken seçim kararı ve ülkede çatışmaların yoğunlaştığı bir ortamda gerçekleşen 1 Kasım seçimlerinde ise 3 milletvekili çıkarabilmişti.
Ömer Öcalan seçim çalışmaları sırasında partisine yoğun bir ilginin olduğunu gözlemlediğini söylüyor. Urfa’daki seçim atmosferini değerlendiren Ömer Öcalan, “Ekonomik durum herkesi sarsmış durumda, herkes şikayetçi. Öte yandan dayatılan başkanlık sistemi de bazı insanların kafasını karıştırmış, bazılarının ülkenin geleceğine olan inancını sarsmış, ‘Diktatörlüğe mi gidiyoruz’ diye korkuyorlar” şeklinde konuşuyor.
Önceki seçimlerde yarışın AK Parti ile HDP arasında gerçekleştiğini söyleyen Öcalan, 24 Haziran seçiminde CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin de milletvekili çıkarma şansının olduğuna dikkat çekti. Öcalan, HDP’nin 7 Haziran seçiminde olduğu gibi 5 milletvekili çıkaracağına ise kesin gözüyle bakıyor.