Duvar Arkası: Kavala neden hâlâ tecritte?

KAVALA NEDEN HÂLÂ TECRİTTE?

Bu hafta yeni yasama döneminin ikinci toplantısını yapan Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nda gündem cezaevleriydi. Toplantıda 1 yıldır iddianamesi olmadan cezaevinde bir odada tek başına tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala’nın durumu da gündeme geldi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Kavala’nın yaklaşık 1 yıldır tek başına tutulduğuna dikkat çekerek, “Silivri Cezaevi'nde bugüne kadar yanına kendi pozisyonuna uygun bir tutuklu neden verilmedi, neden tek başına kalıyor?” diye sordu. Tanrıkulu’nun sorusuna Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Şaban Yılmaz, kanunları hatırlatarak yanıt verdi. Yılmaz, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanlar, örgüt kuranlar, insanlığa karşı suç işleyenlerin yüksek güvenlikli ceza infaz kurumunda bir ve üç kişilik odalarda tutulduğunu anlattı, “Bu bir infaz rejimi, kanundan kaynaklanan bir durum” dedi. Tanrıkulu’nun bu durumda üç kişilik odada kalabileceğine dikkat çekmesi üzerine de Yılmaz, “Aynı suç grubundan bir talebi varsa biz yardımcı oluruz Sayın Vekilim” dedi. Kavala'ya tecridin kaldırılması talebinin konuşulmasından sadece iki gün sonra, Kavala'nın dosyasıyla ilişkilendirilerek çok sayıda yeni gözaltı yapıldı.

MECLİS KEMER SIKIYOR: BANA PARA İÇİN GELMEYİN!

TBMM’nin 2019 bütçesi, geçen yıla göre yüzde 45 oranında arttı. Meclis bu artışı “50 yeni milletvekili ve danışmanlarının ek maliyeti, taşeron işçilerin kadroya geçmesi, enflasyon, emekli milletvekillerinin tedavi giderleri, temsil tazminatlarındaki artış, memurların öğle yemeğine yardım ve uluslararası kuruluşların aidatındaki artış” ile gerekçelendirdi. Zorunlu harcamalar dışında yeni bina yapımı gibi yatırım planlarının rafa kalktığı Meclis’te 2019 yılının kolay geçmeyeceği ifade ediliyor. Meclis kulislerine yansıyan iddiaya göre Meclis Başkanı Binali Yıldırım, tüm birimlere, “Bana para gerektiren bir taleple kesinlikle gelmeyin” diyor.

MHP’DEN CHP-İYİ PARTİ ADAYINA 'GEMİ ASLANI' BENZETMESİ 

Yerel seçim hazırlıkları sürerken partilerin büyükşehir adayları merak konusu. Ankara için muhalefet cephesinde en çok konuşulan isim Mansur Yavaş. 2014 yılında CHP’den Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan Yavaş’ın CHP’den yeniden aday gösterilebileceği konuşuluyor. İYİ Parti de Yavaş’a talip! Yavaş ise ortak adaylığı zorluyor. Bu tartışmaları Mansur Yavaş’ın eski partisi MHP de izliyor. Mansur Yavaş’la ilgili son tartışmaları nasıl yorumladığını sorduğumuz bir MHP yöneticisi Yavaş için, “gemi aslanı” tabirini kullandı, “Mansur Yavaş zillet ittifakının gemi aslanıdır” dedi. TDK Sözlüğünde “Hiçbir işe yaramayan adam” olarak tanımlanan gemi aslanı gemilerin ön kısımlarına yerleştirilen aslanlardan geliyor. Gemilerin ön kısımlarındaki bu heybetli aslan figürlerinin bir işlevi bulunmuyor ancak yabancı gemilere dehşet, korku salma amacı taşıyor. Gemicilikten gelen deyim bugün “gösterişli ama işe yaramayan adam” olarak mecazi anlamda kullanılıyor. MHP Mansur Yavaş tartışmasını işte bu gözle izliyor!

'AK PARTİ DE GÜÇLÜ ADAY PEŞİNDE'

CHP ve İYİ Parti, yerel seçimde olası iş birliği için müzakereleri sürdürürken kulağımıza birbirinden farklı isimler gelmeye başladı. Kulislerde Ankara’nın Keçiören ilçesinin eski MHP’li belediye başkanı Turgut Altınok’un bu defa AK Parti’nin Keçiören adayı olacağı konuşuluyor. AK Parti’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı Mehmet Özhaseki’nin adı geçerken İstanbul için de eski Başbakan, Meclis Başkanı Binali Yıldırım’ı düşünülüyor. Böylesine güçlü adayların öne çıkması CHP’de şöyle yorumlanıyor, “AK Parti, 24 Haziran’ın hemen arkasından yerel seçimin galibinin de kendisi olacağını düşünüyordu ama şu an öyle olmadığını biliyor. Bu yüzden artık onlar da ‘güçlü’ aday peşinde.”

'KRİTİK ZAMANDA ÖNEMLİ GÖREV DEĞİŞİKLİĞİ' Mİ?

Sayıştay’ın 2017 yılı denetim raporları belediyeler hakkındaki yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları ile tartışılırken Sayıştay’da beklenmedik bir görev değişikliği oldu. “Kamu İdareleri Denetim Raporlarını” hazırlayan Başkan Yardımcısı Fikret Çöker istifa etti, yerine Zekeriya Tüysüz getirildi. Kritik bir zamandaki bu değişiklik kamuoyuna, “Çöker görevden alındı” haberleriyle yansıyınca Sayıştay bir açıklama yaptı ve Çöker’in görevden alınmasının 'kendisinin Sayıştay üyeliğine dönme talebi' sonucu gerçekleştiğini ifade etti. Sayıştay kulislerinde bu işin perde arkasını araştırmaya çıktığımızda tecrübeli bazı isimler şu yorumu yaptılar, “Fikret Çöker saygı duyulan ve sevilen biridir. Bu görev değişikliğinden sonra da odası her gün dolup taşıyor. Kendisi yanlış bir şey yapmış veya iddia edildiği gibi siyasi otorite tarafından cezalandırılmış olsa bu kadar ilgi görür mü!” Çöker’in de kendisini ziyarete gelenlere, “Kendime daha fazla zaman ayırmak istiyorum. Diğer raporları inceleyin, tüm raporların benzer olduğunu göreceksiniz” dediği de konuşuluyor.

MAHMUT TANAL’DAN İLK VAAT: MAKAM ARACI YOK!

CHP Milletvekili Mahmut Tanal, “İstanbul’a kanal değil Tanal lazım” sloganı ile büyükşehir adaylığına hazırlanırken Sultanbeyli sürprizi ile karşılaştı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul’da oylarının düşük olduğu kimi ilçelerde oyları artırmak için milletvekillerinin aday gösterilebileceğini söyledi, CHP’nin yüzde 7 oy aldığı Sultanbeyli için Mahmut Tanal ismini verdi. Kılıçdaroğlu’nun sözlerinin ardından partinin vereceği her göreve hazır olduğunu söyleyen Tanal, olası adaylık için de çalışmalara başladı. Tanal ilk vaadini, “Sultanbeyli’de makam aracı kullanmayacağım” diyerek açıkladı. Tanal’ın bu vaadine CHP Milletvekili Özkan Yalım, “bisikletini ben hediye edeceğim” diyerek destek verdi. Gözler şimdi Sultanbeyli için kesin adayı açıklayacak CHP genel merkezinde.

SAYIŞTAY’IN MÜSTAKBEL RAPORTÖRLERİNE MİT SORUŞTURMASI

Sayıştay’a alınacak 45 kişilik kadro için binlerce kişi başvurdu. Dört basamaklı bir sınav yapıldı ve Sayıştay’a alınacak isimler belirlendi. Duyduğumuza göre bu kişiler için ilk kez MİT’ten (Milli İstihbarat Teşkilatı) 'çevre araştırması' yapması istendi.