Meral Akşener: Cumhurbaşkanlığı makamına laf söyletmeyiz
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Akşener, Suriye politikalarını eleştirirken, "Önce harekata başlıyoruz deyip sonra vazgeçmek hükümetin duruşuna halel getirir. Korkuyorsanız korkmayın. Türk milleti cesurdur. Cumhurbaşkanının yaptığı yanlışları söyleriz. Bir hesabımız varsa bunu kendi içimizde hallederiz. Kol kırılır yen içinde kalır" dedi.
DUVAR - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, iki haftalık aradan sonra seslendiği toplantıda ülkenin ekonomik gidişatına değindi. 'Menemen soğanlı mı olur soğansız mı?' tartışmasını dile getiren Akşener, "Soğanın 6 lira olduğu ülkede menemen soğansız olur" dedi. Hükümetin Suriye politikasına eleştiriler yönelten Akşener, "Cumhurbaşkanı'nın yaptığı hataların sonuna kadar takipçisi oluruz ama kol kırılır yen içinde kalır. Cumhurbaşkanı'na laf söyletmeyiz" ifadesini kullandı.
Partisinin grup toplantısı çıkışında soruları yanıtlayan Akşener, Sedat Peker'in "silahlanın" çağrısıyla ilgili İçişleri Bakanlığı'nı göreve çağırdı. Akşener, "İzlemediğim için bilmiyorum. Ama bu tür çağrılar, bu tür davranışlar İçişleri Bakanlığı’nın görevini yapmadığı anlamına gelir. İçişleri Bakanlığı bu iradeyi koymadığı taktirde kaos çıkar. Bu tür gruplar insanlar cesaret alır. O zaman sokağın dili konuşmaya başlar. Bu da Türkiye açısından son derece yanlış son derece kötü bir iştir. İçişleri Bakanlığı ve Sayın Bakanı ben görevi davet ediyorum. Böyle bir şey olmaz. Türkiye’nin huzura ihtiyacı var" dedi.
Akşener'in konuşmasından bazı satır başları şöyle:
RUZİ MAHŞERDEN TAPU VERİYORLAR: Üçkağıtçıya hadi oradan be deyip haddini bildirmek gerek. Bugün koltuğu meşgul edenlere tavsiyemdir. Millet için iyi bir şeyler yapmak istiyorsanız sevmeyi deneyin. İsraf etmek yerine yetinmeyi, istiflemek yerine doymayı, kırmak yerine onarmayı deneyin, suçlamak yerine gönül almayı deneyin o zaman anlayacaksınız bizi. Eskiler belediye başkanlarına şehremini derlerdi. Yani şehrin güvenileni emini, Denenmişlerden bir şey olmuyor halim perişan diyorsan gözün başkasını arar. Gözleri ferfecir okuyanlar kaybedersek daha ihale alamayız diye sinsi sinsi planlar yapıyorlar. Hatta bazıları var ki ruzi mahşerden tapu veriyorlar.
SOĞANIN 6 LİRA OLDUĞU ÜLKEDE MENEMEN SOĞANSIZ OLUR: İktidarın memlekette iyi giden her şeyi hemen sahiplenmek gibi bir huyu var. Hayat pahalılığının sebebi fırıncılardır dediler. Şimdi de marketleri tehdit ediyorlar. Ama 82 milyon hayat pahalılığı ile mücadele ediyor. Beş tane kodaman dışında herkesin derdi bu. Buzdolabı tam takır. Kombiye kazayla elin değse 500 lira fatura kesiyorlar. Millet geçmediği köprü gitmediği hastane için Beş müteahhite vergi ödüyor. Menemen zengin yemeği oldu. Menemen soğanlı mı olur soğansız mı olur tartışıldı. Soğanın 6 lira olduğu ülkede menemen soğansız olur. Şimdi de biberli mi oluyor bibersiz mi olur diyorlar. Biberin 18 lira olduğu ülkede sofralar menemensiz olur.
SEÇİMLERDEN SONRA ZAM YAĞMURU BAŞLAYACAK: EYT'ler pardon AKP ve MHP’ye takılanlar halinizden memnun musunuz? İnsanlar çocuk yapmaya korkar hale geldi. Bu seçimde bak ayağını denk al diyebilirsiniz. Bunlar asıl zam yağmuruna 31 Mart’tan sonra başlayacak. Düşünün İstanbul ve Ankara AKP belediyesi olarak sonlanmış. Cumhurbaşkanı çıkacak, ey aziz milletim verdiğiniz ültimatomu aldık, partimi düzenliyorum deyip yola devam edecek. Tam 4 yıl seçim yok. Bu seçimlerde kimsenin koltuğu gitmiyor. Sayın cumhurbaşkanını koltuğu 4 yıl sonra tartıya çıkıyor. Bekâ diyenlerin koltuğu yerinde duracak. Koltuklarında bir tehlike yok. Değerli kardeşlerim bu kulağı çekerseniz 31'inden sonra yapılacak zamlar durur. Seçmen velinimet olur. Herkes sizin ayağınıza gelir. 31 Mart'ta vereceğiniz karar kendiniz için sizin için önemlidir. Sebep oldukları bu kötü gidişi Türk milletine ödetmeye hakları yok.
AKP'NİN YENİDEN HDP İLE KOL KOLA GİRMESİNE RAZI MISINIZ? AKP’nin seçim klasikleri var. Her seçimden önce mutlaka filan şehrimizde petrol bulunur. Yerli araba uçak müjdesi verdiler. 2015 seçimlerinden önce her tarafa yerli uçağımız göklerde diye afişler astılar. O uçak üstünden dört yıl geçti halen yere inmedi. Bunlar her seçimden önce HDP ile yakınlaşıyorlar. AKP ve HDP arasında görüşme yapıldığını biliyorum demiştim. AKP ve HDP Grup Başkanvekilleri görüşmüşler. İki yıla yakın terörist başına ziyaret yasaklanmıştı şimdi yeniden izin çıktı. AKP'nin oy alması için yeniden HDP ile kol kola girmesine razı mısınız? Bu konuda samimi olmadıkları gibi bir de İYİ Parti’ye çamur atıyorlar. Iğdır’da olanlara bakılınca kimin nerede olduğu çok net görülüyor. Balıkesir'de Denizli de İYİ Parti'ye karşı beka diyerek ittifak kuranlar, Iğdır'da ittifak kurmuyor. İYİ Parti Iğdır’da ve Ahlat’ta aday çıkarmayacağını ilan ediyor.
CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINDA KİM OTURURSA LAF SÖYLETMEYİZ: Suriye’nin kuzeyine kara harekatı düzenlenmesi gerektiğini dile getirmiştim. Cumhurbaşkanı da bu harekatın başlayacağını duyurmuştu. Öyle anlaşılıyor ki harekat planı raftan kalktı. Körfez Savaşı'nın ardından 36. Paralel diyerek uydu bir devlet kuruldu. Aynı yöntemle Suriye’nin kuzeyinde de bir devlet kurulmasına karşı çıkılmalıdır. Önce harekat başlıyoruz deyip sonra vazgeçmek hükümetin duruşuna halel getirir. Korkuyorsanız korkmayın. Türk milleti cesurdur. Cumhurbaşkanının yaptığı yanlışları söyleriz. Bir hesabımız varsa bunu kendi içimizde hallederiz. Kol kırılır yen içinde kalır. Cumhurbaşkanlığı makamında kim oturursa otursun ona laf söyletmeyiz. Dil uzatanların dilini, koparmayı biliriz. Sayın Cumhurbaşkanı tehditlere boyun eğmeyiniz. Siz memleketimize göz dikenlere karşı dik durup ayağa kalkın yeter. Bizi Türk düşmanlarının gözünü oymaya hazır bir şekilde yanınızda bulacaksınız. Bu kadar korkmayın be kardeşim. Biran önce Suriyeliyi evlerine göndermeyi konuşun. Sakın karşımıza Suriyelilere vatandaşlık verelim diye çıkmayın. Vatandaşlık vermeyi aklınızdan bile geçirmeyin.
SENİN GİBİSİNİ GÖRMEDİM DAMAT BEY: Damat 'dengelendik' diyor. Vallahi penaltıyı taca atanı gördüm, kendi kalesine vole atan Recep’i de gördüm. Şampiyonluk derken küme düşeni de gördüm. Ama senin gibisini görmedim Damat Bey. Aziz milletim bunlar ne anlatırsa anlatsın sen hayatın içinde gerçeği yaşıyorsun. Ödediğiniz faturaları düşünün. Kahvelerde vakit geçiren, atanamadığı için intihar eden çocuklarımız için, sokak ortasında öldürülen kadınlarımız için, ilk öğretime kadar inen uyuşturucu için endişeliyiz. Biz endişeliyiz çünkü bu ülkede analar mutsuz. Analar mutsuz çünkü çocukları mutsuz. Devlet kapısında sınav kazanıp mülakata giren bir genç birinin yakın değilse biliyor ki kaybedecek. Bu iktidar çivileri tek tek söküyordu şimdi toptan söker oldu.
AKP KAYBEDERSE BAŞÖRTÜSÜ İLE GEZEMEYECEKLERMİŞ: AKP geldiğinde askerimizin başına çuval geçirildi. Bunlar giderken de halkımızın başına poşet geçiriliyor poşet. İktidara geldiklerinde kıt kanaat geçiniyorlardı. Şimdi nasıl oldu da kasalarınız doldu. Hakkınız olanı talep ederken bu millet size destek verdi. O vakitler ne diyerek geldiniz, ne oldunuz? Bize vereceğiniz oy ahiret belgeniz olacak dedi. Haşa sümme haşa. O Allah’ın bileceği hesaptır. Şirke varan bu sözlerden de anlıyoruz ki cehennem de lazım kardeşim. Mahalle aralarında AKP belediyeleri kaybederse başörtülüler sokakta gezemezlermiş. Bugünün caka satanları başörtüsüne el uzatıldığında 28 Şubat'ta, onlar uçaklarla Almanya'ya kaçarken, başörtüsüne uzanan elleri kırarım diyen bendim ben. Bazıları postal korkusuyla geri çekilirken o kızlarımıza barikat olan bendim ben. O dönemlerde pek çok milletvekili vardı. Başörtüsü nedeniyle söylediklerinden dolayı hakkında fezlekeye yazılan tek milletvekili bendim ben. Başörtüsüne uzanan bire el de başı açık bir kadının saçının teline uzanan el de bugün aynı tavırla karşılaşacaktır kimsenin bundan şüphesi olmasın. (HABER MERKEZİ)