İYİ Partili Seymen: Biz tek bir oyun bile peşinde olacağız

ANKARA - Her seçim öncesinde olduğu gibi 31 Mart yerel seçimleri öncesinde de sandık güvenliği siyasi partilerin ana gündem maddelerinden biri. Sandık kurulu üyeleri ve müşahitlerinin görevlendirilmesi, eğitimi, özel telefon uygulamaları, parti merkezlerinde ve il teşkilatlarında kurulan özel seçim merkezleri için çalışmalar sürüyor.

Bütün sandıkları güvence altına almak için yaklaşık 6 aydır çalıştıklarını söyleyen İYİ Parti Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen, “Bizim için önemli olan YSK ile kendi sistemimizden gelen verileri karşılaştırarak sıkıntı gördüğümüz, çelişki gördüğümüz yerlerde zamanında itirazların yapılmasını sağlamak. Bunun için her 3 okula bir avukat koyuyoruz” dedi.

Sandık görevlilerini üniversite sınavına hazırlanan gençler gibi tembihlediklerini anlatan Seymen, görevlilere, “Bir oy almadığınızı görseniz bile tutanakları bırakmayın. Bu ülke meselesi, parti meselesi değil. Bunu sağlayabilirsek biz başarılı oluruz” dediklerini aktardı.

Usulsüz adres değişikliği yaptığı için dondurulan 90 bin seçmenin yüzde 80’inin İYİ Parti sayesinde dondurulduğunu söyleyen Seymen sandık güvenliği konusunda iddialı: “Aynı şeyi sandıkta da yapacağız. Peşini bırakmayacağız sandığın. Sandık bizim güvencemizde. Vatandaş gönül huzuru ile gitsin oyunu kullansın. Biz tek bir oyun bile peşinde olacağız.”

İYİ Parti Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen’in Gazete Duvar’ın sorularına yanıtları şöyle oldu:

İTTİFAK SANDIK GÜVENLİĞİNDE DE İŞBİRLİĞİ GETİRDİ

31 Mart yerel seçimleri için hazırlıklarınız hangi aşamada. Sandık güvenliği ile ilgili nasıl bir çalışma yapacaksınız?

Bu seçimlere CHP ile işbirliğinde gidiyoruz. Bazı yerlerde CHP, bazı yerlerde de biz aday çıkartmıyoruz. Sandık Kurulu’na seçime girdiğiniz yerlerde üye verebilirsiniz. Bu nedenle CHP’yi destekleyeceğimiz yerlerde seçime katılamayacağımız için sandık görevlisi verme hakkımız yok. Ama iki parti işbirliği içinde olacağız.

O zaman CHP ile hem seçim hem de zorunlu sandık işbirliği yapacaksınız.

Evet, mecburen böyle olacak. Biz kendi katıldığımız seçim bölgelerinde sandık üyelerini yüzde 100’e yakın doldurmuş durumdayız. Katılmadığımız yerlerde de CHP’ye destek veriyoruz. Bizim sandık görevlisi veremediğimiz yerlerde üyelerimiz CHP müşahit kartları ile görev yapacak. CHP’nin sandık görevlisi veremediği yerlerde de biz müşahit kartları vereceğiz.

SANDIK GÜVENLİĞİ İÇİN 6 AYDIR ÇALIŞIYORUZ

Sandık görevlileri eğitimden geçirildi mi?

Bütün sandıkları güvence altına almak için biz yaklaşık 6 aydır çalışıyoruz. Bu doğrultuda sayısız eğitim yaptık. Sandık güvenliği ile ilgili tüm bilgilerin yer aldığı bir kitapçık hazırlayıp tüm teşkilata dağıtım yaptık. Sandık güvenliğinden sorumlu başkan yardımcımız Burcu Akçura. 81 ili benim başkanlığım bünyesinde yaklaşık 20 arkadaşımıza paylaştırdık. Her ilden bir bilgisayar okuryazarı, bir hukukçu ve eğitimci olmak üzere 3 temsilci istedik. Bu temsilcilerin tamamına eğitim verildi. Daha sonra onlar da kendi il ve ilçelerinde eğitim verdi. Yüzde 80 oranında bu eğitimler tamamlandı. Önümüzdeki bir ay içinde özellikle bizim iddialı olduğumuz yerlere giderek eğitimleri tekrarlayacağız.

SANDIK GÖREVLİLERİ EVLERİ ZİYARET EDİYOR

Eğitimleri tamamlanan sandık görevlileri neler yapacak?

Sandık görevlilerimizin tamamı şu anda adaylarla hane ziyaretleri yapıyorlar. Kendi görev aldıkları sandıklarda oy kullanacak vatandaşları ziyaret ediyorlar. Bu çalışma ile görevliler sandıkta oy kullanacak seçmeni tanıyorlar. Seçmen de sandık başına gittiğinde sandık görevlisini tanımış olacak. Bu aynı zamanda sandık listesindeki seçmenin de belirtilen adreste oturup oturmadığının kontrolüne yarıyor. Ayrıca seçmen eğilimini not ediyoruz. Bu bilgiler genel merkeze akacak ve en geç mart ayı ortalarında nerede ne kadar oy alacağımızı da tahmin edebilir hale geleceğiz. Bir nevi anket yapmış olacağız.

Seçim gecesi sonuçlar nasıl alınacak?

Tüm sandık görevlilerinde bir aplikasyon olacak. Eş zamanlı olarak sandık sonuçları genel merkeze ulaşacak. Bu sayede YSK’dan gelen sonuçlarla bizim teşkilatlardan gelen sandık sonuçlarını karşılaştıracağız.

3 OKULA BİR AVUKAT KOYACAĞIZ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel 24 Haziran seçimlerinde “AA ile yarışma” iddiasının hata olduğunu söylemiş, “biz YSK ile yarışacağız” demişti. Siz de böyle mi yapacaksınız?

Anadolu Ajansı ile yarışamazsınız. Çünkü onlar oradaki resmi görevlilerden, polislerden bilgi alıyor. Dolayısıyla devlet gücü var. Bizim için önemli olan YSK ile kendi sistemimizden gelen verileri karşılaştırarak sıkıntı gördüğümüz, çelişki gördüğümüz yerlerde zamanında itirazların yapılmasını sağlamak. Bunun için de her 3 okula bir avukat koyuyoruz. İtirazları zamanında yapmak çok önemli. Mansur Yavaş’ın 2014 seçimindeki itirazlarının büyük kısmı usulden reddedildi. Seçimi kaybetmesinin bir sebebi budur. Salı günü akşamına kadar tutanaklara itiraz edilmesi gerekiyor. Bu itirazları zamanında yapamazsanız bu hakkınızı kaybediyorsunuz. Mansur Yavaş’ın kaybetmesinin bir nedeni oydu. Bu seçimde aynı hatayı yapmamak lazım.

Kendi adaylarınızla yarıştığınız yerlere özel önem vereceğinizi söylüyorsunuz. Peki diğer sandıklarda durum ne olacak?

Önceliğimiz kendi adaylarımızla yarıştığımız yerler ama tüm sandıklarda müşahit anlamında teşkilatlanmamızı sağlıyoruz. Listeleri neredeyse tamamladık.

SANDIK GÖREVLİLERİNE ÜNİVERSİTE SINAVI TEMBİHİ

Masa başı listeler hazırlanıyor ama seçim günü sandık başına gitmeyen ya da sandığı erken terk eden görevliler oluyor. Buna karşı bir önleminiz var mı?

Bunun önlemi motivasyon. Sandıklardaki örgütlenmeleri yapan sorumlu arkadaşları arıyorum. Genel merkez olarak tek tek teşekkür ediyorum. Sandık kurullarını doldurmak yetmez. Bir ofisimiz var. Oradaki 20’ye yakın arkadaşımız periyodik olarak sandık görevlileri ile görüşüyor. Onlara inandığımızı, güvendiğimizi söylüyoruz. Ayrıca Burcu Hanım’ın da sandık günü için “seçimden önce erken yatın, erken kalkın” gibi uyarı içeren eğitimleri oldu.

Üniversite sınavında olduğu gibi süt için uyarısı da var mı?

Aynen öyle. Aynı üniversite sınavına giren çocuklar nasıl tembihlenirse öyle. Sabah en geç saat 06.30’da sandık mahallinde olunması, akşam ıslak imzalı tutanak alınana, oylar toplama merkezlerine teslim edilene kadar oyların peşinin bırakılmaması... Oylar teslim edildikten sonra sizin göreviniz tamamlanmış olacak, diyoruz. Sonuçta insanla yapılan bir iş. Yüzde 100 herkes görevini layıkıyla yapacağı iddiasında bulunmuyoruz. Ama bizim için önemli olan son güne kadar bu motivasyonu yüksek tutmak.

BU ÜLKE MESELESİ, PARTİ MESELESİ DEĞİL

Her seçimde sandıklarla ilgili birçok iddia ortaya atılıyor. Seçim sisteminin denetlenebilir bir sistem olduğu söyleniyor. Peki riskler nerede?

Tutanakların elektronik ortama geçişi sırasında risk var. Eğer ıslak imzalı tutanakları alırsanız YSK’nın sistemi ile karşılaştırır, hata varsa görürsünüz. Zamanında itiraz da olursa o oyları tekrar saydırıp tutanakları düzeltme imkanı bulursunuz. CHP’nin bir türlü yapmadığı şey bu karşılaştırma. Üstelik bu karşılaştırmayı siz değil makine yapıyor. Böyle bir sistemimiz var. Baktık bir yerde fahiş bir fark var. Hemen oradaki yetkilinize telefon açıp ilçe seçim kuruluna itiraz et diyeceğiz. O itiraz zamanında yapıldığında bir hata varsa ortaya çıkacaktır. Kendi tembelliğinizi seçimden sonra sistemin üzerine atmanın faydası yok. Biz İYİ Parti olarak bunu yapmadık. Bizim sistemimiz 24 Haziran’da hiçbir aksama olmadan çalıştı ama maalesef “adam kazandı” açıklaması, beklentinin altında oylar motivasyonu bozdu. Biz bilinçli olarak sistemi kapattık. Şimdi eğitimlerde bunu da aşmaya çalışıyoruz. Görevlilere, “Bir oy almadığınızı görseniz bile tutanakları bırakmayın. Bu ülke meselesi, parti meselesi değil. Bunu sağlayabilirsek biz başarılı oluruz” diyoruz.

Seçim öncesi aralarında İçişleri Bakanının olduğu bazı bakanlar görevden ayrılır yerine bağımsız isimler gelirdi. Şimdi seçimin güvenliğinden sorumlu bakan sahada. Bu yasanın değişmesi sizce seçimlere nasıl etki ediyor?

Sayın Süleyman Soylu aslında yeni sistemde politik bir kişilik değil, bürokrat. Ama “Türk Tipi Başkanlık” denilen ucube sistem sebebiyle hala siyasi kişilikler gibi hareket diyorlar. Böyle hareket etmeleri de doğal çünkü Cumhurbaşkanı da öyle hareket ediyor. Şimdi Cumhurbaşkanının nerede AK Parti Genel Başkanı şapkası, nerede Cumhurbaşkanı şapkası ile bulunup konuştuğunu bilmiyoruz. Gittiğiniz her yerde devlet imkanlarından dibine kadar yararlanacaksınız, devlet imkanları ile ağırlanacaksınız, ardından siyasi propaganda yapıp partinize oy isteyeceksiniz. Karşınızda yarışanlar da bu imanlardan hiç birine sahip olmayacak ve ondan sonra ülkede demokratik yarıştan bahsedeceksiniz. Sandıktan çıkana saygı duyulması gerektiğinden bahsedeceksiniz. Buna sadece gülünür. Eşit adil yarışın olmadığı yerde demokrasiden bahsetmek mümkün değil. Bu da ülkemizin modern dünyada 3. dünya ülkesi olarak algılanmasına neden oluyor. Bütün ülke bundan zarar görüyor.

BİR TEK OYUN BİLE PEŞİNDE OLACAĞIZ

Sandığa güvenliğine inanmadığı için gitmeyi düşünmeyen seçmen için ne dersiniz?

Yığma seçmen konusunda şu anda 90 bin seçmen donduruldu. İddialı söylüyorum 90 bin seçmenin kaydının dondurulmasında etkili olan parti İYİ Parti’dir. 90 bin seçmenin yüzde 80’ini biz dondurduk. Her yerden bilgi akışı sağladık. Bunların YSK’da takipçisi olduk. Aynı şeyi sandıkta da yapacağız. Peşini bırakmayacağız sandığın. Vatandaşın sandığa güvenlik yok diye gitmeme psikolojisini aşmaya yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sandık bizim güvencemizde. Vatandaş gönül huzuru ile gitsin oyunu kullansın. Biz tek bir oyun bile peşinde olacağız.