Kemal Kılıçdaroğlu: Hakan Atilla Amerika’da boşu boşuna hapis yattı

CHP lideri Kılıçdaroğlu, İran'a yönelik ABD yaptırımlarının deldiği suçlamasıyla hapis cezası alan eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın tahliyesini değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, "Hakan Atilla Amerika’da boşu boşuna yattı. Yazık günahtı. Ne suçu var Hakan Atilla’nın?" diye konuştu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılanmasına ilişkin, “Hakan Atilla Amerika’da boşu boşuna yattı. Yazık günahtı. Ne suçu var Hakan Atilla’nın? Reza Zerrab’ı niye istemediler? Niye istemiyorlar Reza Zerrab’ı? Asıl fail o, rüşveti dağıtan o, rüşveti yiyen, yolsuzluk yapan o" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde bir termal otelde düzenlenen CHP Belediye Başkanları Çalıştayı’nda gazetecilerin sorularını cevapladı.

ABD'de hapis cezası alan eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Atilla'nın tahliyesini değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Hakan Atilla Amerika’da boşu boşuna yattı. Yazık günahtı. Ne suçu var Hakan Atilla’nın? Reza Zerrab’ı niye istemediler? Niye istemiyorlar Reza Zerrab’ı? Asıl fail o, rüşveti dağıtan o, rüşveti yiyen, yolsuzluk yapan o. El üstünde tuttular. Reza Zerrab için iki kez nota verdiler Amerika’ya. ‘Ona dokunmayın’ diye. Kabak kimin başına patladı, bir devlet memurunun, bir bankacının başına patladı. Boşu boşuna hapse girdi” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin Hakan Atilla’nın İstanbul’da havalimanında karşılanmasına ilişkin sorusuna, “Tamamen şov. Ne yapabilirler yani? Karşılıyorlar da ne yaptılar yani hapisten mi kurtardılar? Erdoğan, Trump’a telefon açıp ‘Derhal serbest bırakın’ diyebilirdi. Bırakmadı. Ama Trump telefon etti ‘Papazı derhal serbest bırakın’, ‘Emredersiniz’ dedi. Talimatı aldı ve papazı hemen serbest bıraktı" yanıtını verdi.

'AYM KARARININ 1 OY FARKLA ALINMASI DEMOKRASİ AÇISINDAN KAYGI VERİCİ'

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM), "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisini imzalayan 9 akademisyen için verdiği hak ihlali kararını değerlendiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı doğru. Üniversitede çocuklarımıza ders veren hocalar bir görüş dile getirdiler, hapse mi atılır? Üniversitelerden mi atılır bu insanlar? Yanlıştı bu. Anayasa Mahkemesi’nin kararı bu bağlamda doğru bir karar. Beni üzen, kararın 1 oy farkla cıkmış olması. Normalde oy birliğiyle çıkması lazımdı. Eğer demokrasiyi insan haklarını, düşünce özgürlüğünü savunuyorsak, Barış bildirisine imza attı diye adam üniversiteden mi atılır? Hangi çağda yaşıyoruz? Bu, Orta Çağ kafası, emin olun. O nedenle alınan karar doğru ama bu kararın bir oy farkla alınması demokrasimiz açısından kaygı verici."

'ERDOĞAN TAHTININ SALLANMASINDAN KORKUYOR'

Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski bakan Ali Babacan'ın parti kuracağı iddiasıyla ilgili "Siz gazeteciler, haberciler olarak yeni siyasal oluşumları nasıl büyük bir dikkatle izliyorsanız biz de siyasetçi olarak dikkatle izliyoruz. Elbette insanlar ayrılabilirler, yeni bir parti kurabilirler. Yeni parti kuruyorlar diye insanları suçlamanın bir mantığı yok" dedi.

"Ayrılan kişileri baştan düşman gibi görüp onları ötekileştirmek, bütün dünyada demokratik geleneklere aykırıdır" diyen Kılıçdaroğlu, "Eğer demokrasiyi savunuyorsanız herkesin parti kurma hakkı vardır. Buna da sessiz kalacaksınız. Eğer parti kurulur, partinin programı bir başka parti tarafından eleştirilirse, oturulur eleştirilir. Ama ortada bir şey yokken neden Erdoğan böyle bir sürecin içerisine kendisini sürükledi. Ben gayet iyi anlıyorum tabii. Çekiniyor, tahtının sallanmasından korkuyor. Tahtı sallanmaya başladı Erdoğan’ın. Onu görüyor" ifadelerini kullandı.

'TALİMAT ALANLAR TÜRKİYE'NİN BAĞIMSIZLIĞINI SAVUNAMAZ'

Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti bizim dönemimizde asla ve kat'a emir alan bir hükümet olmamıştır.” ifadelerine ilişkin sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Hiçbir CHP’li genel başkan veya hiçbir CHP’li Batı’nın egemen güçlerinden talimat almamıştır. Asla. Ama Erdoğan’ın talimat aldığını bütün dünya biliyor. Papazın serbest bırakılması talimatını kimden aldı? Trump’tan aldı. Bıraktı mı? Bıraktı. Talimatın yerine getirilmesinden sonra Trump, Erdoğan’a teşekkür etti. Dikkatinizi çekiyorum, yargıya teşekkür etmiyor, doğrudan Erdoğan’a teşekkür ediyor. Bir başka gazeteci vardı, Türkiye’de hapisteydi. Merkel’den talimat geldi. Aylardır hazırlanmayan iddianame bir gecede hazırlandı. Ertesi gün davası görüldü, tahliye edildi. Tahliye edilirken eline bir başka mahkemenin tutuklama kararı verildi, havaalanında uçak bekliyordu, uçağa bindi ve Almanya’ya gitti. Talimat nereden geldi? Merkel’den geldi. Ne konuşuyor Erdoğan, neyi anlatıyor yani? Talimat alanlar bizi suçlayamazlar. Talimat alanlar Türkiye’nin bağımsızlığını savunamazlar."

Cumhurbaşkanı vErdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda "Bay Kemal, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bizim dönemimizde asla emir alan bir hükümet olmamıştır. O sizin cibiliyetinizde var. Biz bugüne kadar kimseden emir almadık" demişti.

'BAŞKANLAR 7 İLKE ÇERÇEVESİNDE HİZMET VERECEK'

Çalıştayın partisi için verimli geçtiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarının ilk 100 günde yaptığı faaliyetleri değerlendirdiklerini, bundan sonra yapılacak projelere ilişkin planlamalar yaptıklarını aktardı.

Çalıştay kapsamında büyükşehir belediye başkanlarınca özel bir toplantı da yapıldığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Büyükşehir belediyeleri başkanlarımız belli aralıklarla toplanmayı kararlaştırdılar. Böylece ortak projelerin Cumhuriyet Halk Partili bütün belediyelerde uygulanmasının yolunu açacağız. Belde halkına bizim kabul ettiğimiz 7 ilke çerçevesinde hizmet verilecek. Ana hedefimiz; hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir beldeyi inşa etmek" dedi.

'MUHTARLARI ALACAĞINIZ KARARLARA DAHİL EDİN DEDİM'

Belediye başkanlarına verdiği tavsiyeleri anlatan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Muhtarlar bulundukları beldede yani ilçe, il ya da köyde demokratik yollarla seçilmiştir. Kendi beldesini en iyi tanıyan kişidir. Dolayısıyla mahalleyle ilgili bir karar alırken mutlaka muhtarın bilgisi olmalı. 'Muhtarı, alacağınız kararlara dahil edin' dedim. Çünkü bütün belediye başkanlarımız 'Kenti birlikte yöneteceğiz' diye bir söz vermişti. Kenti birlikte yöneteceksek, birlikte yönetmenin en önemli aktörü muhtar." (AFYONKARAHİSAR/AA)