Murat Yetkin: Akar’ın Suriye sınırı teftişi ABD’yi bir an önce PKK’ya karşı ortak harekata zorluyor ama, ciddi pürüzler var
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın komutanlarla birlikte Şanlıurfa'daki birliklerde incelemelerde bulunmasının bir amacının da ABD'yi 'ortak harekata' zorlamak olduğunu belirten gazeteci-yazar Murat Yetkin "Özetle, sorun çok, durum kolay değil, Türkiye anlaşma olmazsa Suriye’ye gireceği işaretlerini artırdı ama ilerleme sağlanan alanlar da mevcut. Önümüzdeki hafta bu süreçler bakımından hassas önemde olacak gibi görünüyor" yorumunda bulundu.
DUVAR - Sınırın Suriye tarafında ABD-Türkiye koordinasyonunda 'güvenli bölge' oluşturma hazırlıkları sürerken, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Şanlıurfa'daki Müşterek Harekat Merkezi'nin önümüzdeki hafta çalışmaya başlayacağını duyurdu. 'Güvenli bölge'nin ne kadar derinlikte olacağı yönünde görüşmeler ise devam ediyor.
Gazeteci-yazar Murat Yetkin, 'yetkinreport.com'daki 'Akar’ın Suriye sınırı teftişi ABD’yi bir an önce PKK’ya karşı ortak harekata zorluyor ama, ciddi pürüzler var' başlıklı yazısında konuya ilişkin son gelişmeleri ele aldı.
'Asıl mesele'nin güvenli bölgenin derinliği olduğunu ve bu konuda halen 'sıkı pazarlığın' sürdüğünü belirten Yetkin, Akar'ın Şanlıurfa'daki teftişinin de ikili amacı olduğunu vurgulayarak, "Görünürdeki amacı, gerçekten birliklerin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan emri verdiği zaman harekete geçmeye hazır hale gelip gelmediğini denetlemekti... Akar’ın ziyaretinin bir amacı da ABD’ye “bir an önce ortak harekât” zorlaması yapmaktı. Erdoğan’ın 'ABD olsa da olmasa da' sözünün devamı olarak, birliklerin harbe hazırlığı, bir yandan Amerikalılarla ayrıntılar üzerinde konuşulduğu sırada sergilenmiş oluyordu. ABD’ye verilen bir mesaj da kendi içlerinde böyle bir harekâtın koordinasyonuna ne kadar hazır olduklarını sorgulamaktı" değerlendirmesinde bulundu.
ABD Avrupa Kuvvetlerinin (EUCOM) ile ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) arasında konuya ilişkin görüş ayrılıklarının olduğunun altını çizen Yetkin, 'güvenli bölge' konusunda Türkiye ve ABD askerinin 'ortak çalışma' yürütmesine ilişkinse yazısında şu satırlara yer verdi: "Bu işleyiş bir şekilde gerçekleşir, işlerse, bu iki temel etkene bağlı olacak. Siyasi planda, Erdoğan ile Trump’ın bu konuya ağırlıklarını koymuş olmaları. Stratejik planda ise, ortada S-400/F-35 krizi durmasına rağmen, ABD sisteminin ağırlığını PKK ile Suriye’deki taktik işbirliğine değil, Türkiye ile stratejik ilişkinin devamına koymuş olması. Neticede ABD açısından PKK’nın eski Suriye-Rusya ittifakına dönmesi, NATO üyesi Türkiye’nin Rusya ile daha sıkı işbirliği içine girmesi kadar önemli değil.
Özetle, sorun çok, durum kolay değil, Türkiye anlaşma olmazsa Suriye’ye gireceği işaretlerini artırdı, ama ilerleme sağlanan alanlar da mevcut. Önümüzdeki hafta bu süreçler bakımından hassas önemde olacak gibi görünüyor."