Kılıçdaroğlu: Yargıya talimatın en tipik örneği Demirtaş'ın davasıdır
Hükümetin siyaseti birçok kuruma karıştırdığını belirten CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yargıya edilen müdahalenin en tipik örneklerinden birinin HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın davası olduğunu dile getirdi. Kılıçdaroğlu ayrıca "Komutan terfilerinde liyakatten çok siyasal sadakate yani AKP’den bulunan tanıdıklara, akrabalık bağlarına göre atamalar yapıldı" dedi.
DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, camiye, orduya ve adliyeye siyaset karıştığını belirterek, "Yargıya doğrudan talimat verilir noktaya gelindi. Bunun en tipik örneği Selahattin Demirtaş’tır" dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin durumuna ilişkin duyumlar ve ordudaki emir-komuta zincirini bozacak gelişmeler olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "Hükümetin parti devleti kurma gayretinde sıranın ordunun partileştirilmesine mi geldiği endişesi var. Burada ordunun siyasi otoritenin emrinde olması gereğinden söz etmiyorum, demokrasilerde öyle olacak. Ben ordunun içine günlük sıcak siyasetin sokulmasından ve artık atama ve terfilerde de liyakat yerine parti tercihleri kullanılmasından söz ediyorum. Bu söylemlerden rahatsızlık duyuyorum" ifadelerini kullandı.
Gazeteci Murat Yetkin'e konuşan ve Yenikapı mitinginde söylediği "Camiye siyaset sokarsak toplumu böleriz. Adliyeye sokarsak adaleti bulamayız. Kışlaya sokarsak darbeyi önleyemeyiz" cümlelerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, " Camiye siyaset soktular, seçim sürecinde yaşadık. Adliyeye siyaset soktular. Partili avukatları yargıç ya da savcı olarak atadılar. O kadar ki yargıya doğrudan talimat verilir noktaya gelindi. Bunun en tipik örneği Selahattin Demirtaş’tır. Son Yüksek Askeri Şura kararlarından, emeklilik, atama ve terfilerden ve istifalardan görüyoruz ki, şimdi orduya da siyaseti sokmaya başladılar" diye belirtti.
Komutan terfilerinde AK Partili akrabaların yer aldığını öne süren Kılıçdaroğlu, "Komutan terfilerinde liyakatten çok siyasal sadakate yani AKP’den bulunan tanıdıklara, akrabalık bağlarına göre atamalar yapıldı. ('Örnek verebilir misiniz?' sorusu üzerine) Ordu daha fazla yıpranmasın diye isim vermiyorum ama maalesef durum iç açıcı değil; isteyen araştırıp kendisi de görebilir. Bir süre sonra orduda terfi etmek isteyen her askerin siyasetçi peşinde koşmasından endişe ediyorum. Bu durum ordudaki emir-komuta zincirini bozar. Terfisini falanca siyasinin etkisiyle alan bir subay, ya da astsubay artık komutanını dinlemez hale gelebilir. FETÖ olayında bunlar yaşandı… Yaşandı ama ders alınmıyor. Hatalar bilinerek tekrarlanıyor. Dahası, 15 Temmuz’dan sonra FETÖ’cülerin tasfiye edildiği söylendi, ama şimdi 15 Temmuz’a direnen, Fethullahçıların Ergenekon, Balyoz ve benzeri kumpaslarla mağdur edilmiş subaylar çeşitli bahanelerle tasfiye ediliyor. Yerine parti referansı olanlar, tanıdığı, akrabası olanlar getiriliyor. Zamanında FETÖ’cü yapının yaptığını şimdi AKP yapıyor" dedi. (Kaynak)