Duvar Arkası: Erdoğan'ın avantajı zamanında seçim
Erken seçim iddiaları AK Parti'de nasıl değerlendiriliyor? Erdoğan'ın Naci Bostancı'ya 'Hegel' sitemi... Mevlüt Çavuşoğlu bütçe öncesi nasıl antrenman yaptı? Selçuk Mızraklı'dan İmamoğlu'na bütçe göndermesi... Hepsi Duvar Arkası'nda...
ERKEN SEÇİM OLMAZ ÇÜNKÜ...
Barış Pınarı Harekatı'nın ardından Türkiye ile ABD arasındaki anlaşma için iktidar kanadından, “Hem sahada hem masada kazandık” yorumları geldi. İktidarın toplumsal meşruiyetini genişleterek yeniden güçlendiği yorumu yapılan süreç, erken seçim tartışmalarını da bir kez daha gündeme getirdi. Ancak iktidar kanadından bu yöndeki sorulara kesin bir dille, “Hayır erken seçim olmaz” yanıtı geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Türkiye aleyhine olan herhangi bir şeyi sadece kendi lehine olur diye asla kullanmadığını" söyleyen AK Partili bir yönetici, buna, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusundaki tutumu örnek gösterdi. Ancak erken seçim tartışmalarını ret gerekçeleri bununla da sınırlı değil. AK Partili yöneticiye göre, erken seçim Cumhurbaşkanlığı sisteminin de ruhuna aykırı. Seçimlerin zamanında yapılmasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avantajına olduğuna dikkat çeken yönetici, Cumhurbaşkanının ikinci döneminde seçimlerin Meclis tarafından yenilenmesi kararı alınması durumunda mevcut cumhurbaşkanının 3. kez aday olma hakkı bulunduğuna dikkat çekti. Bu durumda Erdoğan’ın 3. kez seçilme olanağını ortadan kaldıracak bir erken seçime mecbur kalmadığı sürece onay vermeyeceği yorumu yapılıyor.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN HEGEL SERZENİŞİ!
Akademisyenler yazdıkları makalelerde, yaptıkları konuşmalarda iddia ve tezlerine kaynak gösterme anlamına gelen atıflar yapmak zorundadır. Siyasete giren akademisyenler de bundan kolay kolay vazgeçemez. İletişim alanında profesör olan AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı da konuşmalarında sıklıkla atıf yapan siyasetçilerdendir. Bostancı’nın bu konuşmaları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da dikkatinden kaçmamış görünüyor. Öyle ki Erdoğan’ın Bostancı’ya toplantılarda zaman zaman, “Hep Hegel'den bahsediyorsun hiç bizden bahsetmiyorsun” diye takıldığı söyleniyor.
ÇAVUŞOĞLU’NDAN BÜTÇE ÖNCESİ ANTRENMAN!
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Bakanlar Meclis’ten seçilip güvenoyu almadığı için Genel Kurul çalışmalarına katılmıyor. Ancak bunun iki istisnası var. Biri bütçe görüşmelerinde bakanın sunum yapması, diğeri ise TBMM İçtüzüğü’nün “gündem dışı konuşma” maddesinin tanıdığı imkan çerçevesinde bakanların bazı konularla ilgili Meclis’i bilgilendirilmesi. Bu düzenlemeler çerçevede Bakanlar yeminden sonra bütçe görüşmeleri için ikinci kez Meclis’e gelmeye hazırlanıyor. Bütçe sunumları için bakanlar hazırlıklarını yaparken geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bu deneyimi erken yaşadı. Suriye harekatı ile ilgili Meclis’i bilgilendiren Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, kuliste gazetecilerin “Meclisi özlediniz mi?” sorusu üzerine “Aslında Avrupa Konseyi’nde olduğum için eskiden de az gelirdim. Ama ister istemez insan özlüyor. Heyecanlandım. Bütçe öncesi antrenman oldu” dedi.
MIZRAKLI’DAN İMAMOĞLU’NA BEYANNAME GÖNDERMESİ
Diyarbakır, Mardin ve Van belediye başkanlarının uzaklaştırılıp yerlerine kayyım atanması kararı 2 ay daha uzatıldı. Kayyım atamalarını “millet iradesinin gaspı” olarak nitelendiren Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı bu atamaların bir bölgede yoğunlaşmasına da ayrıca dikkat çekiyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçtiğimiz hafta muhtarlarla yaptığı toplantı ve mahalle meclisleri kurma planına dikkat çeken Mızraklı şunları söyledi:
“Daha önce İmamoğlu’na 'seçim bildirgesinde yazdığın 20 başlıktan 18’i bizim zaten pratikte uyguladığımız şeyler' demiştim. İmamoğlu geçen hafta muhtarlıklar ve mahalle meclislerinden bahsetti. Bize geçen dönem mahalle meclislerinden dolayı soruşturmalar gelmişti. Bunlar demokrasinin organlarıdır ama pratikte baktığınıza bu coğrafya söz konusu olduğunda farklı sonuçlar doğuyor. O nedenle kayyım gibi uygulamaları tüm toplumun haksızlık olarak görüp karşı durması gerek.”