Murat Yetkin: Virüsün yayılmasını Erdoğan'ın 7 aylık maaşı mı durduracak?
Korona virüsü salgını nedeniyle kapanan işletmeler ve maaşından olanlar için çok sayıda devlet destek paketleri açıklarken, Türkiye'de bağış kampanyası başlatılarak, halktan para istendi. Gazeteci-yazar Murat Yetkin, alınan tedbirlerin yetersizliğini eleştirerek, "Virüsü, Erdoğan'ın 7 maaşı mı durduracak?" diye sordu.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dünkü kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada bir kez daha, özellikle büyükşehirlerden yapılan çağrıya rağmen sokağa çıkma yasağına gerek duymadı. Erdoğan bu yöndeki çağrılara da "Türkiye her şart ve hal altında üretimi devam ettirmek ve çarkları döndürmek zorundadır" sözleriyle karşılık verdi. Erdoğan aynı zamanda bir bağış kampanyası başlattı, kendisi de 7 maaşını vereceğini duyurdu.
Gazeteci-yazar Murat Yetkin, salgın karşısında Türkiye'nin izlediği politikayı, yetkinreport'taki "Virüsün yayılmasını Erdoğan'ın 7 aylık maaşı mı durduracak?" başlıklı yazısında ele aldı. Yazının bir bölümü şöyle:
Bizler bu memleket hepimizin, hepimiz bir can taşıyoruz demeye devam edelim, altın kafeslerde virüse karşı her türlü koruma imkanına sahip yönetici sınıfının derdinin hâlâ siyaset-ticaret denklemini korumak olduğu ortaya çıkıyor.
Neden 8 maaş değil Sayın Cumhurbaşkanı?
...O bağış kampanyası virüsün yayılmasını elbette engellemeyecekti, ama salgın nedeniyle işini kaybetme durumunda kalan milyonlara destek olacaktı, Erdoğan’ın söylediğine göre. Peki İşsizlik Fonu'nda biriken milyarlara ne oldu? Peki ya İhtiyat Akçesi için ayrılıp buharlaşan paralar? Ya kullanacağımız şüpheli Rus S-400 füzelerine dökülen milyarlar? Emevi Camisi'nde cuma namazı hülyasıyla daldığımız Suriye iç savaşına dökülen, mültecilere dökülen milyarlar? Şimdi salgın nedeniyle Türkiye’deki camilerde kılınamıyor cuma namazı. Bunlar konuşulamıyor diye unutuluyor mu?
Millet can derdindeyken bu Napolyon’u çatlatacak “para, para, para” takıntısı nedir? Acaba Hazine’de para kalmadığından mı? Peki toplanacak bu bağışların sağ kalan işçilere, küçük işletmelere değil de uçulmayan havalimanlarının, geçilmeyen köprülerin kullanılmayan otoyolların müteahhitlerine dolar cinsinden Hazine borcu olarak ödenmeyeceğinin bir garantisi var mı?