Dışişleri Bakanlığı: BAE'yi haddini bilmeye davet ediyoruz
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) yönetimine, "Türkiye'ye karşı düşmanca tavır takınmaktan vazgeçme ve haddini bilme" çağrısında bulundu.
DUVAR - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, BAE Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığının Türkiye'yi hedef alan açıklaması hakkında Bakanlığa yöneltilen soruya yazılı cevap verdi.
"BAE Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığının bugün yaptığı açıklama, darbecilere her türlü desteği veren bir ülkenin ikiyüzlü siyasetini gizleme teşebbüsüdür" değerlendirmesini yapan Sözcü Aksoy, Türkiye'nin Arap ülkelerinin siyasi birlik ve toprak bütünlüklerine her zaman saygı gösterdiğinin altını çizdi.
Aksoy, bu anlayışla Libya'da da meşruiyetin yanında yer aldıklarını ve siyasi çözüm çabalarını desteklediklerini belirterek, Türkiye'nin bu ilkeli tutumunu sürdüreceğini dile getirdi.
"BAE yönetiminin, Türkiye hakkında çirkin ve asılsız ithamları, esasen bu ülkenin kendi yıkıcı faaliyetlerini örtme saikinin ürünüdür" ifadesini kullanan Hami Aksoy, bu ülkenin, Libya'daki "darbecilere" yıllardır silah, askeri malzeme ve paralı asker desteği sağladığına dikkati çekti.
BAE, Türkiye'nin korona virüsü salgını nedeniyle Afrika ülkelerinden Sudan'a yaptığı yardımları, bölgede hakimiyet kurmak amaçlı olduğunu iddia etmişti. El-Beşir'in devrilmesinin ardından Müslüman Kardeşler'in etkili olduğu Sudan'da, Türkiye'nin bu ülkedeki ilişkilerini gizlemek amacıyla yardımlarla gündeme gelmek istediği belirtilmişti.
Aksoy, BAE'nin sadece Libya'da değil Yemen, Suriye ve Afrika Boynuzu dahil tüm bölgede uluslararası barış, güvenlik ve istikrarı bozucu hareketlerinin uluslararası toplumun malumu olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
"Bu bağlamda BAE'nin, El Şebab başta olmak üzere terör örgütlerine ve Yemen'de bölücü faaliyetlere verdiği destek de sır değildir. BAE yönetimini, ülkemize karşı düşmanca tavır takınmaktan vazgeçmeye ve haddini bilmeye davet ediyoruz. Bölgede istikrar ve güvenliğin sağlanmasının yolunun herhangi bir ayırım gözetmeden sivil halkı hedef alan gayrimeşru çetelerin değil, Libya Siyasi Anlaşmasının ve meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin desteklenmesinden geçtiğini tekrar vurguluyoruz."(AA)