PTT'de eylem: Bizi kim attı diye soruyoruz üç maymunu oynuyorlar
Hukuksuz bir şekilde işten çıkarıldıkları için İzmir ve İstanbul'da eş zamanlı oturma eylemi başlatan PTT-Sen yönetici ve üyeleri, eylemlerini dördüncü gününde sürdürüyor. İzmir'de PTT Baş Müdürlüğü binası önünde oturan işçilerden PTT-Sen Genel Başkanı Halit Büyük, Anayasal bir hak olan sendika hakkının engellendiğini ifade ederek, sonuç alana kadar eylemlerine devam edeceklerini vurguladı.
Cihan Başakçıoğlu
İZMİR - PTT’de çalışan 14 bin taşeron işçinin kendi çabalarıyla kurduğu bağımsız PTT-Sen'in yöneticileri sendika yöneticilerinin atılması yasak olmasına rağmen işten çıkarıldı. Bunun üzerine oturma eylemi başlatan işçiler başlarken yaptıkları açıklamada, işten çıkarılan üyelerin, temsilcilerin ve yöneticilerin iade edilmesini, sendika yöneticilerine dayatılan ücretsiz izinlerin kaldırılmasını, sendikanın yetkisine yapılan usulsüz itirazların geri çekilmesini ve sendika üzerinde baskıya son verilmesini talep etti. İşçilerin taleplerine ve eylemlerine karşı şirket yetkilisi Necmin Polat, PTT-Sen'in oturma eylemine katılacakları tehdit ederek, "09.12.2020 tarihinde PTT KARGOSEN sendikası tarafından eş zamanlı olarak İstanbul, Bursa, İzmir PTT Başmüdürlükleri önünde düzenlenecek eyleme katılacak olan personellerin Genel Müdürlük talimatıyla şirket tarafından iş akdi derhal feshedilecektir" duyurusunda bulunmuştu.
'ARKADAŞLARIMIZ YÜZ KIZARTICI SUÇ İŞLEMEDİ'
Eylemdeki işçilerden PTT-Sen Genel Başkanı Halit Büyük, başladıkları günden bu yana herhangi bir gelişme olmadığını ifade ederek, 16 Aralık Çarşamba gününe kadar İzmir PTT Baş Müdürlüğü önünde oturmaya devam edeceklerini, Perşembe günü de eylemlerini Bayraklı'da bulunan Posta İşleme Merkezi'nin önünde sürdüreceklerini söyledi. Taleplerini bir kez daha yineleyen Büyük, "Arkadaşlarımızın işe geri dönmesini istiyoruz. Sonuçta bu yapılan Anayasal bir suçtur. Sendika yöneticiliği yapmak hukuksuz bir durum değildir. Bunun Anayasa'da yeri var. Sendika yöneticisi arkadaşlarımızı yüz kızartıcı suç işlemiş gibi 29'uncu Madde'den işten attılar. Bizim arkadaşlarımız yüz kızartıcı bir şey yapmadı. Bizimle bir müzakere zemini oluşturulmasını istiyoruz. Dertleri neymiş öğrenmek istiyoruz. Talimatı kim veriyor? Bizi işten çıkaran şirket mi? Şirkete talimatı genel müdürlük mü veriyor? Genel müdürlüğe Ulaştırma Bakanlığı mı talimat veriyor? Biz bunların da peşindeyiz. Haklı mücadelemize bir müzakere zemini oluşana kadar devam edeceğiz" dedi.
'HUKUKİ GİRİŞİMLERDE BULUNDUK, BULUNACAĞIZ'
Şirket yöneticisi Necmin Polat'ın duyurusuna da değinen Büyük, Polat'ın mesajının hukuk dışı olduğunu vurguladı. Büyük, "Böyle bir tehditle kendi Whatsapp gruplarında firma sorumlularına böyle bir mesaj atmış. 'Biz yapmadık' diyorlar ama ortada bir mesaj var" dedi. Konu ile ilgili çeşitli hukuki girişimlerde bulunduklarını ve bulunmaya devam edeceklerini de belirten Büyük, şunları kaydetti:
"Bu şahıslar hakkında da Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağız. En kısa zamanda İstanbul, İzmir, Bursa PTT A.Ş. Yönetimi hakkında, ihaleyi alan taşeron şirketler hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Sendikal faaliyetin engellenmesi açısından bu durumun soruşturulmasını istiyoruz. Şirketlerle yaptığımız görüşmelerde bize, 'Bizlik değil, iş yukarıdan' diyorlar. Talimatı genel müdürlük vermiş gibi bir tavır sergiliyorlar. Biz bunun neticesini bilemiyoruz. Buradan PTT Genel Müdürü Hakan Gülten'e de sesleniyoruz. Eğer arkasında kendisi varsa bu hukuksuzluğa bir an önce son versin. Ya da işin arkasında olmadığına dair bir açıklama yapsın. Üç maymunu oynuyorlar. PTT yöneticileri taşeron şirketin çalıştıracağı işçiye sözleşme gereği müdahale edemediklerini söylüyor" dedi.