Putin: Ukrayna'nın NATO'ya katılmasına karşıyız, bizim için tehdittir
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Biz Ukrayna'nın NATO'ya katılmasına karşıyız. Bu bizim için tehdit anlamına geliyor" dedi.
DUVAR - Ukrayna'nın doğusundaki ayrılıkçı Donetsk Halk Cumhuriyeti (DHC) ve Luhansk Halk Cumhuriyeti'ni (LHC) tanıma kararı alan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Ukrayna krizi hakkında konuşan Putin, "Biz Ukrayna'nın NATO'ya katılmasına karşıyız. Bu bizim için bir tehdittir. Bu konuyu pek çok kez dile getirdim. En iyi çözüm Kiev’in NATO’ya katılmaması ve tarafsızlığa bağlı kalması. En iyi çözüm bu konuda Batılı mevkidaşlarımızın mevcut Kiev yetkilileri ile görüşmesi ve NATO'ya katılmasının engellenmesi olacaktır" dedi.
'MİNSK ANLAŞMASI KİEV TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ'
2014’te imzalanan Minsk Antlaşması'nın Ukrayna'nın anlaşmaya bağlı kalmaması ve sebebiyle geçersiz hale geldiğine işaret eden Rus lider, Batılı ülkelerin de bu süreçte etkin rol oynayamadığını savundu.
Putin "Ukrayna yönetimi, alenen Minsk Anlaşması’nı uygulamayacaklarını açıkladı. Rusya, Donbass halkına yönelik soykırıma daha fazla müsamaha gösteremezdi. Minsk Anlaşması aslında Rusya, DHC ve LHC’yi tanımadan çok önce Kiev tarafından öldürüldü" dedi.
Putin "Avrupa, Kiev’i Minsk Anlaşmasını uygulamaya zorlamakta başarısız oldu. Bu yüzden DHC ve LHC’yi tanımaktan başka çaremiz kalmadı. Evet, Minsk Anlaşması artık yok. DHC ve LHC’yi tanıdık" diye konuştu.
Rus lider "Dün DHC ve LHC ile işbirliği ve karşılıklı yardımlaşma anlaşmalarını imzaladık. Bu anlaşmalarda, söz konusu cumhuriyetlere askeri dahil yardım sağlayacağımızı öngören maddeler var. Orada çatışma devam ettiği için bu kararla, gerekirse taahhütlerimizi yerine getirmeye hazır olduğumuzu net biçimde ortaya koyuyoruz" diye devam etti.
Donetsk Halk Cumhuriyeti (DHC) ve Luhansk Halk Cumhuriyeti (LHC) sınırlarının, anayasalarında belirtildiğini ve Rusya'nın bu sınırı kabul ettiğini belirten Putin, "Ama bu sorunun Ukrayna yönetimi ve DHC ve LHC yöneticileri arasında barışçıl şekilde çözüme kavuşturulmasını umuyoruz" dedi.
'KİEV İLE İLİŞKİLERİN İYİLEŞMESİ İÇİN 4 ŞART'
Moskova ile Kiev arasındaki ilişkilerin iyileşmesine dair bir soruyu cevaplayan Putin, bu konuyu defalarca Batılı ortaklarla görüştüklerini anımsattı. Kiev yönetimiyle sorunların çözümü için Ukrayna'nın NATO'ya girmek yerine tarafsız statüyü benimsemesi ve Kırım'ın ilhakını tanımasını isteyen Putin, şunları dile getirdi:
"Birincisi, herkesin yapması gereken şey, Sivastopol ve Kırım’da yaşayan insanların iradesini tanımaktır. Bundan çok kez bahsettim. Bu konular Avrupa ve ABD’li meslektaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde de dile getirildi. Zaten bu bölgelerde bir referandum yapıldı ve halk gönüllü bir biçimde karar erdi. Bu referandumun Kosova’dakinden farkı ne? Bu konuda şüpheleri olanlar, demokrasi oldukların düşünüyorlar" dedi. İkincisi, Ukrayna'nın NATO'ya alınmasına kesinlikle itiraz ediyoruz, çünkü bu bizim için bir tehdit oluşturuyor. Bu soruna en iyi çözüm Kiev yetkililerinin NATO’ya katılmayı reddetmeleri ve tarafsızlık fikrini hayata geçirmeleridir. Üçüncüsü ki güncelliğini artık kaybetti, Donbas sorununun barışçıl müzakerelerle çözülmesi ve Minsk Anlaşmalarının uygulanması ile gerekliliği. En önemlisi ise dördüncüsü, sözde ortaklarımız mevcut Kiev makamlarına modern silahlar sevk ederse, yukarıda söylenen her şey bir saniyede tersine çevrilebilir. Bu nedenle en önemli nokta Ukrayna’nın askerden arındırılmasıdır."
'TEK EKSİĞİ URANYUM ZENGİNLEŞTİRME'
Sovyet zamanlarından beri, Ukrayna'nın oldukça geniş nükleer yeterliliklere sahip olduğunu hatırlatan Putin, bu ülkede sadece uranyum zenginleştirme sistemlerinin eksik olduğuna dikkati çekti. Putin, "Ancak bu bir teknoloji meselesi, Ukrayna için bu çözülemez bir problem değil, oldukça basit bir şekilde çözülür" dedi.
Ayrıca Putin, Ukrayna'da taktik nükleer silahların görünmesinin bile Rusya için stratejik bir tehdit anlamına geleceğini ifade etti.
'ŞU AN DONBASS'A GİRİLMESİ DURUMU YOK'
Rusya Devlet Başkanı Putin, ülkesinin ordusunun Donbass'a girmesi gibi bir durum olup olmadığının sorulması üzerine, şu an için Donbass'a girilmesi gibi bir durumu olmadığı yanıtını verdi: "Ordunun oraya hemen gireceği gibi bir şey söylemedim. Ayrıca, sahadaki gelişmeler ve bunlara bağlı olası sonuçları tahmin etmek mümkün değil. Her şey, sahada gelişen somut duruma bağlı." (DIŞ HABERLER)