Putin yoldaş mı yoksa фашист mi?
“Gruppa Vagnera”yı ya da bilinen adıyla “Wagner Grubu”nu duymuşsunuzdur belki. Onlara “Putin’in (veya Moskova’nın) savaş köpekleri” deniyor. Askeri İstihbarat GRU’dan ayrılma bir subay olan Dimitri Utkin’in kurduğu “Paralı asker” şirketi, 7-8 yıldır, Ortadoğu ve Afrika’da “Putin’in gizli ordusu” olarak faaliyette.
Putin’in “operasyon” dediği Ukrayna saldırısı ve istilada, dünyanın her köşesinde “tarafsız bölgedekiler” taraf seçerken bir de şu mesele çıkmıştı:
Neonaziler!
Putin ısrarla “Ukrayna’da Neonazi temizliği de amaçladıkları”nı söylüyordu.
Tarihi bir temeli de yok değildi. Çünkü Nazi Almanya’sı Sovyetler’e saldırdığında; komünistlerin, direnişçilerin, Yahudilerin katliamı için çok sayıda Ukraynalı faşist de bıçakları bilemişti.
Sadece 70 yıl kadar öncesi değil.
Ukrayna’da, Zelenski’nin müttefiki de olan ciddi bir neofaşist topluluk var.
Yani Putin haklı mı?
Bu bir “antifaşist operasyon” mu aynı zamanda?
Sadece Putin değil; Türkiye’de ve dünyada, Putin Rusya’sı ile SSCB’yi, yani Sovyetler’i karıştıranlar veya “NATO’cu Ukrayna’ya karşı” Rusya’yı tutanların bir kısmı da öyle görüyor.
“Emperyal” kokulu Putin ihtirasını antiemperyalizm sanmak da var!
Oysa…
Ne Ukraynalıların çoğu Neonazi ne Putin sosyalist ya da antiemperyalist!
“Gruppa Vagnera”yı ya da bilinen adıyla “Wagner Grubu”nu duymuşsunuzdur belki.
Onlara “Putin’in (veya Moskova’nın) savaş köpekleri” deniyor. Batı istihbarat kaynaklarının iddiasına göre, şu anda Ukrayna içlerinde, hatta Zelenski’nin peşindeler.
Askeri İstihbarat GRU’dan ayrılma bir subay olan Dimitri Utkin’in kurduğu “Paralı asker” şirketi, 7-8 yıldır, Ortadoğu ve Afrika’da “Putin’in gizli ordusu” olarak faaliyette.
Kendi tanıtımlarında, “Nerede anarşi varsa, biz oradayız… Biz neredeysek, orada barış vardır… Önce adalet… Biz, çocukları, kadınları, yaşlıları öldürenlerin karşısındayız” gibi duygusal iddialar varsa da…
Fiili icraatta çok sayıda adam kaçırma, cinayet, işkence vb. var.
Orta Afrika Cumhuriyeti’nde, faaliyetlerini araştıran 3 Rus gazetecinin öldürülmesi de dahil.
Bu “özel ordu”nun komutanı, bu tür örgütlenmelerin kâğıt üstünde yasak olduğu Rusya’da, Putin’den “kahramanlık madalyası” aldı. Suriye’de Esat rejiminin yanında savaştıkları için.
Yani görünene bakarsak, gördüğümüz, Wagner Grubu’nun Ankara tarafından hiç hoş karşılanmaması.
Sadece Suriye değil. Libya’daki iç savaşta, Türkiye’nin kendisine karşı asker gönderdiği General Hafter’in yanında konuşlanmalarıyla da, başta Sudan çok sayıda Afrika ülkesindeki silahlı faaliyetleriyle de, Ankara politikalarının önüne çıkabilen bir “gizli Rus ordusu.”
Yıllarca CIA merkezi yanında ikamet ettirilip ABD vatandaşı yapılan, SSCB Frunze Askeri Akademisi’nden Hafter’in hikayesi ise apayrı mevzu!
Nitekim bir yıl kadar önce, Fransa Cumhurbaşkanı Macron “Libya’daki yabancı kuvvetlerin çekilmesini” istediğinde; Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Bizim askerimiz Libya hükümetinin davetlisi. Siz Wagner Grup için Ruslara söyleyin” demişti.
“Putin’in gizli ordusu”nun finansörü, bizzat Putin tarafından tayin edilen, “Komünizm sonrası süper zenginler”den, restoran, tedarik vb işlerin kralı, “Putin’in Aşçısı” denen Yevgeni Prigozin.
Elindeki “Trol Çiftliği” ile dünyanın her yerinde, bu arada ABD’de de seçimleri manipüle etmekle suçlanan Prizogin’le ilgili tüm haberlerde kullanılan fotoğrafının altında şu yazıyor:
“Prizogin, 9 Ağustos 2016’da, Rusya ve Türkiye liderlerinin St. Petersburg’daki toplantısında…”
Peki arkadaşım, bu Wagner Grubu sosyalist filan mı?
“Gizli ordu”nun adı Wagner, kurucusu Albay Dimitri’nin Askeri İstihbarat’taki “lakabı”ndan geliyor.
Neden Wagner demiş, bir Alman adı almış kendine bu Rus subay?
Alman besteci Richard Wagner’i severmiş. Neden peki?
Çünkü Hitler’in de en sevdiği besteci Wagner.
(Coppola’nın müthiş “Kıyamet” filminde, ABD helikopterleri de Vietnam köylerini, köylülerini Wagner’in çıldırmış müziğiyle bombalarlar!)
Dimitri “arkadaş”ın Wagner tutkusunun asıl sebebi zaten Hitler. Kollarında görüntülenen döğmeler, Nazi işaretleri!
Eylemlerindeki ilhamları SS’ler.
Fransa cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yine finale kalan Madam Le Pen’in Putin sevgisi de çok konuşuldu.
Seçim öncesi Ukrayna’ya saldırı üstüne mırın kırın etse de, Fransa Neofaşizminin lideri Madam, misal, Kırım’ın işgalinin işgal olmadığını anlatıp durmuş, hemen ardından Kremlin’in yolunu tutmuştu.
Putin’in onun faşizan partisine destekleri ve Prizogin marifetiyle seçimleri etkileme çabaları da çok konuşuldu.
Sadece Fransız neofaşizmi değil; Macar faşistleri, Bulgar Neonazileri, Avusturya, Danimarka, Hollanda ırkçıları, ABD Neonazileri, Alman neofaşizminin temsilcisi AfD üye ve seçmenlerinin çoğunluğu Putin’e düşkün!
Daha yenilerde, hani Trump’ın da baş destekçisi olan Fox News’ta, yılda 10 milyon dolar maaşlı “baş sunucu” ve “fiilen ırkçı” Tucker Carson, “Putin’i kötü gösterenler beyin yıkıyor” deyiverdi.
Kırım’ın işgalinin fikir babası, Rus İmparatorluğu idealinin savunucusu Dugin ise, Carson’dan daha bilgili, ne yaptığını, ne dediğini bilen; tam teşekküllü bir faşist ideolog.
Mesele, birisine karşı olup onun karşısındakine yapışmak değil…
Ettiğin lafın, yaptığın tercihin, tuttuğun tarafın da sorgulamasını yapabilmekte.
Yurtta soru, cihanda soru, o yüzden!