Rakiplerini yeniyorlar MEB'e 'eleniyorlar': Milli sporcuların öğretmenlik isyanı

Branşları nedeniyle beden eğitimi öğretmenliği atamalarında geri sırada kaldıklarını belirten milli sporcular, mağduriyetlerinin giderilmesini talep ediyor.

Google Haberlere Abone ol

Şirin Bayık

DUVAR - Türkiye’yi spor organizasyonlarında temsil eden sporcular, beden eğitimi öğretmeni olmak için atama bekliyor. Tekvando, muaytai, hentbol, wushu, kickboks, buz hokeyi, korfbol, bocce gibi branşlarda mücadele eden sporcular, branşları ‘olimpik’ olmadığı için atama sıralamasında geriye düşmekten şikayetçi.

 Serkan Katıkçı

‘MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI KENDİ DUYURUSUNA UYMADI’

Olimpiyat Komitesi tarafından tanınan branşlarda beden eğitimi öğretmeni alımlarının yüzde 10’u milli sporculara ayrılıyor. Ancak düşük kontenjanın açıldığı beden eğitimi öğretmenliği atamalarında, öncelik olimpik spor dallarına veriliyor ve bahsi geçen dallar dışında kalanlara yıllardır sıra gelmiyor. 

12 yaşından beri spor yapan Serkan Katıkçı, Türkiye şampiyonluğu da olan milli sporculardan biri. İstanbul’da yaşayan Katıkçı, 2013’te Brezilya kickboks K1 dünya ikinciliğini, 2014 yılında da wushu branşında Avrupa üçüncülüğünü elde etti.

Katıkçı, mağdur edilen milli sporcuların sorunlarının giderilmesini istiyor. Katıkçı, “Benim durumumda olan birçok sporcu var. Şampiyonluğu olan birçok kişi artık sporu bıraktı. Çok kişiyi spora küstürdüler” diyor. Katıkçı, 2016 yılındaki OHAL’e kadar milli sporcuların atanma şartının olduğunu fakat 2019’a kadar alımın yapılmadığını anlatıyor: “2019’da 200 alım yaptılar. İkincisinde ise 100’e yakın kişi aldılar. Sonra alım olacağına dair duyuru yaptılar ama Milli Eğitim Bakanlığı, o dönem kendi yaptığı duyuruya uymadı” diye konuşuyor.

Kontenjanın artırılmasını talep eden Katıkçı, “700 kişilik bir kontenjan verilirse bu sorunlar çözülecek. Bize aslında ‘sizin yaptığınız branş, branş değil’ diyorlar. Türkiye’nin bağlı bulunduğu federasyonlar olmasına rağmen bize ‘atanamazsınız’ diyorlar. Bu bizim Anayasa’daki en doğal hakkımız” ifadelerini kullanıyor.

Musa Günerler

‘HAYATTA KALMAK İÇİN BAŞKA İŞLERDE ÇALIŞIYORUM’

Musa Günerler, plaj hentbolu oynuyor. 2016 yılında Marmara Üniversitesi, Beden Eğitimi Öğretmenliği’nden mezun olan Günerler, 11 senedir bu spora profesyonel olarak devam ediyor. Muğla’da yaşayan Günerler de yıllardır atama bekliyor. Günerler, şikayetlerini yetkililere defalarca dile getirmelerine bir dönüş alamadıklarını belirtiyor: “Biz ülkeye hizmet ediyoruz, madalya getiriyoruz ama bu derecelendirme olayı her şeyi bitirdi. Atama olayı, tamamen bireysel branşlara yönelik. Yaşımız geçiyor. 40 yaşına gelince mi atanacağız? CİMER’e de çok kere yazdım, hiçbir geri dönüş olmadı.”

Atanamayan sporcular, gelir elde etmek için farklı işlerde çalışıyor. Günerler de benzer kaygıları yaşadığını anlatarak “Hayatta kalmam için para kazanmam gerekiyor. Ülkenin durumu belli. Benim gibi sporculardan garsonluk yapan da var, özel okulda çalışan da… Bu şekilde devam ederse farklı iş yapan sayısı çoğalacak” diyor.

Elif Sıla Kotan (sağdaki)

‘BİZLERİ ÖĞRETMENLİĞE LAYIK GÖRMÜYORLAR’

Yıllardır atama bekleyen diğer bir milli sporcu da Ankara’da yaşayan Elif Sıla Kotan. 14 yıldır tekvandonun poomsae dalı ile uğraşıyor. Sıla’nın, Türkiye şampiyonluklarının yanı sıra uluslararası şampiyonlukları da var. Olimpik bir spor olan tekwandonun ‘olimpik’ olarak tanımlanmayan bir dalında yarıştığı için mağdur edildiğini söylüyor. Kotan, “Taekwondonun poomsae dalında 18-30 yaş arası bayanlar kategorisinde profesyonel, aktif ve milli sporcu olarak yarışıyorum. Hayatımı sporuma adamış, bu işin okulunu okumuş biri olarak atanamıyorum. Milli sporcu ataması hakkım varken tercih yaptım, 43. sıradaydım hiçbir ile atanamadım. Hak ettiğimiz yerlere gelemiyoruz, branşımız olimpik olmadığı için bizleri öğretmenliğe layık görmüyorlar” diye konuşuyor.

Vedat İdiz
‘HEPİMİZİN DERDİ AYNI’

Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaşayan başka bir milli sporcu olan Vedat İdiz, kickboks, boks ve wushu branşıyla ilgileniyor. İdiz’in de ulusal ve uluslararası şampiyonalarda dereceleri bulunuyor. Aynı sorunu yaşayan İdiz, “Zor imkanlarla Cizre gibi bir yerde çocukluğumdan beri bu işi yapıyorum ve bu seviyeye geldim. Haklı bir talebimizi dile getirmek istiyoruz. Bu talep şahsıma özgü değil. Bu, Türkiye’nin 81 ilinde olan, birden fazla branşta, aynı mağduriyeti yaşayan sporcuların derdi. Hepimizin derdi aynı” diyor.