Rektörler mesaiye zorluyor: Depremin yaşatmadığı acıyı yaşatıyorsunuz

İZMİR - Maraş merkezli 10 ili etkileyen depremlerin ardından deprem bölgesindeki bazı üniversitelerin rektörleri idari ve akademik personeli mesaiye çağırmaya başladı. Sosyal medyaya yansıyan kimi haberlere göre rektörlerin ya SMS mesajıyla ya da doğrudan resmi yazıyla üniversite çalışanlarını mesaiye çağırdıkları ortaya çıktı.

Bir yandan bütün üniversitelerde depremden ötürü öğretim takvimi ertelenmişken öte yandan doğrudan doğruya süreçten etkilenen illerdeki üniversitelerin rektörlerinin bu tutumu tepki çekti. Henüz kaç akademik ve idari personelin depremden ne ölçüde etkilendikleri ile ilgili bir çalışma yapılmamışken, bölgede hiç kimsenin güvenli barınma sorunu henüz çözülmemişken rektörlerin bu tür çağrıları, söz konusu üniversitelerin idari ve akademik personeli arasında tepkilere yol açtı.

‘TÜRKİYE BURADA, SİZ YOKSUNUZ’

Üniversite çalışanlarına kısa mesaj gönderen Adıyaman Üniversitesi Rektörü Dr. Mehmet Turgut, mesajında şu ifadelere yer verdi:

"Değerli çalışma arkadaşlarım zor günlerden geçiyoruz, hepimizin kayıpları var. Acilen herkesin görevine dönmesi için bir çağrıda bulunuyorum. Lütfen duyarlı olun sizin gibi buradakilerin de kayıpları var. Türkiye burada, siz yoksunuz. Prof. Dr. Mehmet TURGUT Rektör"

‘BEN GÖREVİMİN BAŞINDAYIM REKTÖR, SEN NEREDEYDİN?’

Rektör Prof. Dr. Mehmet Turgut’un yaptığı çağrıya depremde yakınlarını kaybetmiş bir üniversite personeli tepki gösterdi:

"Rektör,
İlk depremin sarsıntısı bittiği anda çocuklarımın ve eşimin güvenliğini sağlar sağlamaz, kendi canıma ne olacağı hususunda hiçbir tereddüte kapılmadan komşu sitede yıkılan bloklardan yükselen imdatlara koştum. Rektör sen yokken, ellerimizle kazıya kazıya 4 cana ulaştık ve sağ salim çıkardık elhamdülillah. Rektör kendi canlarıma yetişemedim, dün kız kardeşimi enkaz altından aldım ve defnettim. Bugün eniştemi ve 2 yeğenimi aldım defnettim. Şu anda da son 2 canımı, cennetliğimi enkazdan çıkarmaya çalışıyorum. Sülalemde 100 civarında kaybım var, çok büyük acılarım var rektör. Ben burada görevimin başındayım rektör. Sen neredeydin? Bugün buram buram insanlıktan nasibini almamışlık kokan lanet mesajınla ortaya çıkıyorsun ve depremin yaşatamadığı acıyı yaşatıyorsun."

‘İDARİ VE AKADEMİK PERSONEL HUZURSUZ VE ÖFKELİ’

Öte yandan Gaziantep Üniversitesi Rektörü adına Genel Sekreter Prof. Dr. Muhammed Musa Budak da resmi bir yazıyla “14.02.2023 tarihi itibariyle tüm akademik idari personelin görevi başında hazır bulunması gerekmektedir. Gereğini önemle rica ederim" ifadelerini kullandı.

İsmini vermek istemeyen bir akademisyen ise deprem bölgesindeki üniversitelerde görev yapan rektörlerin, depremin yıkımının gerektirdiği hassasiyetten yoksun olduklarını söyleyerek, “Rektörlerin güç gösterisi anlamına gelen bu tür çağrılarından ötürü idari ve akademik personel huzursuz ve öfkeli” diye belirtti.

CUMHURBAŞKANI KARARNAMESİ: İDARİ İZİNLİ SAYILANLAR GÖREVLERİNİ FİİLEN YERİNE GETİRMİŞ KABUL EDİLECEK

Öte yandan "Afet Bölgesindeki Kamu Çalışanlarına Yönelik Tedbirler" konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmî Gazete'de yayımlandı. Genelgeye göre olağanüstü hâl (OHAL) ilan edilen şehirlerdeki kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlardan idari izinli sayılanlar, görevlerini fiilen yerine getirmiş kabul edilecek, malî, sosyal hak ve yardımları ile diğer özlük hakları saklı tutulacak.

Genelgede şöyle denildi.

“6 Şubat'ta meydana gelen depremler sebebiyle olağanüstü hâl (OHAL) ilan edilen illerdeki kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlardan mezkur tarihten geçerli olmak üzere idari izinli sayılacaklar veya uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma gibi esnek çalışma usullerine tabi tutulacakların belirlenmesine ilişkin hususlar, afetten etkilenme durumlarına göre, gerekli tedbirler alınarak hizmetlerin aksatılmaması kaydıyla il valilerince değerlendirilecektir. Bu çerçevede esnek çalışma yöntemlerine göre çalışanlar, fiilen göreve gelmedikleri süre zarfında idari izinli sayılacak. Genelge kapsamında idari izinli sayılanlar, istihdamlarına esas görevlerini fiilen yerine getirmiş kabul edilecek, malî, sosyal hak ve yardımları ile diğer özlük hakları saklı tutulacaktır.” (DUVAR)