Rusya’nın stratejisi: Boru hatlarını ihmal etmeden LNG’ye hücum
ABD’den gelen yaptırımlar, Rusya’nın ekonomisinde kısa vadede beklendiği kadar büyük bir sarsıntı yaratmasa da özellikle doğal gaz alanında hem ekipmana ulaşma hem de ortaklıklar kurmada sorunlara neden oluyor. Bununla beraber, Rusya’nın gecikmelere rağmen LNG’yi ciddi biçimde gündemine aldığını söylemek mümkün.
Ukrayna Savaşı Rusya açısından ekonomiden enerjiye ciddi biçimde dengelerin değiştiği bir süreci beraberinde getirdi. Taraflar arasında karşılıklı salvolara bakılırsa bir ateşkes görüşmesine daha zaman var.
Rusya açısından savaşın getirdiği en önemli sıkıntılardan biri, Şubat 2022’de başlayan işgalden kısa süre sonra Avrupa Birliği ülkelerinin hızla bir araya gelerek Gazprom’dan gaz alımını 2027’de sonlandıracaklarına dönük açıklamalarıydı. Bu açıklamanın peşinden Kuzey Akım I ve Kuzey Akım II’de ciddi sıkıntılar baş gösterdi ve nihayetinde gaz akışı kısıtlı olarak devam ediyor. Avrupa’daki bu açmaz dünyanın en önemli doğal gaz üreticilerinden Rusya’yı yeni pazarlar ve strateji geliştirmekle yüz yüze bıraktı. Bu yazı dizisinde ilk olarak Rusya’nın yeni doğal gaz stratejisine ardında Çin, Türkiye ve küresel güneyin bu stratejisinde sahip olduğu role sırasıyla 4 hafta boyunca odaklanacağız.
GAZPROM’DA REKOR ZARAR NOVATEK’TE KÂR
Rusya’nın bir enerji devi olduğu ve buradan elde edilen gelirin bütçede önemli bir kalem oldu sır değil. Tam da bu nedenle yaptırımların genel planlamasında Rusya’nın zayıf karnı olarak görülen bu kalemler hedef alınmıştı. 2023 verilerinden gidecek olursak, Rusya’nın Avrupa’ya sevk ettiği petrolün yüzde 45’lik paydan yüzde 5’e gerilediğini, doğal gazda yüzde 33’lük paydan yüzde 13’e gerilediğini 2023’te Başbakan Yardımcısı ve Eski Enerji Bakanı Aleksandr Novak ifade etmişti. Genel duruma bakıldığındaysa Rusya’nın 2023’te petrol ihracatı yüzde 3.3, doğal gaz ihracatı 29.9 oranında düştü.
Rusya ve doğal gaz denildiğinde akla gelen ilk şirket Gazprom oluyor. Doğal gaz bakanlığının devamı niteliğinde olan şirket, 1990’lardaki en vahşi özelleştirme dalgasında dahi devletin ağırlığını korumuş, 2000’lerin başındaysa dünyanın en büyük enerji şirketleri arasındaki yerini almıştı. Gazprom, dünyanın pek çok yerine gaz tedarik etse de ağırlıklı pazarı 1970’lerden bu yana Avrupa’ydı. Ancak 2021’de 140 milyar metreküp (bcm) gaz Rusya’dan Avrupa’ya giderken, 2023’te bu 27 bcm’e geriledi. Dahası dünyanın genelinde LNG’ye yönelme Gazprom açısından bulutlu günlerin başlamasına neden oldu. Nihayetinde şirket, 2023’te 6.9 milyar dolar zarar etti.
Öte yandan sıvılaştırılmış doğal gaz denildiğinde daha çok akla gelen Novatek, Gazprom’dan farklı olarak yılı 5.1 milyar dolar kârla kapattı. Şirketin kendi açıklamasına göre 2023’te gaz üretimi önceki yıla göre yüzde 2.7’lik artışla 78.6 bcm’e çıktı. Novatek, 2024’ün ilk yarısında bir önceki yıla göre rekor kırarak kârını 1.7 milyar dolardan 3.9 milyar dolara çıkarttı.
Gaz cephesinde yaşanan bu durum Rusya federal bütçesinde nasıl karşılık buldu?
Bütçesindeki duruma bakıldığında beklenenin aksine bütçe açığında aşırı bir tırmanış görülmedi. Dahası enerji gelirlerinden gelen payda azalma olmakla beraber, bu dramatik olmaktan uzaktı. Bunun nedeniyse sanılanın aksine zaman zaman oranları değişmekle beraber petrol ve petrol ürünlerinin bütçedeki enerji gelirleri kaleminde yüzde 80’e yakın paya sahip olması. Gazın payıysa yüzde 20’lerde. Nitekim Gazprom’un aksine Rusya’nın petrol devi Rosneft yılı 14 milyar dolar kârla kapatmayı başarmıştı.
Ekonomide resim böyle olsa da tıpkı tüketiciler gibi enerji üreticileri de enerji güvenliği açısından tek bir kaynak satışına bağlı kalmayı istemez. Bu açıdan Rusya’nın “aman zaten petrolden kâr elde ediyoruz, gaz şimdilik dursun” deme lüksü yok. Kaldı ki doğal gazın iklim hedefleri açısından petrole, hele ki kömüre göre, daha tercih dilebilir olduğu bilinirken. Bunun yanında rahat davranıp Katar, ABD, Avustralya gibi rakiplerine, hem de uzun süreli kontratlarla olacak şekilde pazarı kaptırmak da var. İşte bu nokta Rusya’nın yeni duruma uygun atılımlar yapmaya çalıştığını görüyoruz.
MOSKOVA: LNG’Yİ ÖNCELEYELİM BORU HATLARINI GÖZDEN ÇIKARMAYALIM
Doğal gazın kullanımı 1950’leri bulmakla beraber, yaygın aktarma biçimi genellikle boru hatları oldu. 2000’lerle beraber, gelişen teknoloji boru hatlarına alternatif olarak sıvılaştırılmış doğal gazın yaygınlaşmasına zemin yarattı. LNG’nin taşınmasının kolay olması, boru hatları gibi büyük yatırım ve pazar sabitliği istememesi, güvenliğini sağlamanın kolaylığı pazar genişlemesinin önemli gerekçeleri arasında gösterilebilir. Bununla beraber, Rusya’da LNG’ye yönelimiAsya Pasifik pazarı, özelde Japonya ve Güney Kore öncelenerek 2009’da başladı.
2009 öncesi ve sonrasındaysa 1990’lardaki Yamal ve Mavi Akım projelerinde olduğu gibi boru hatları ağırlıklı stratejisini sürdürdü. Kuzey Akım I, Kuzey Akım II, TürkAkım, Sibirya’nın Gücü gibi boru hattı projeleri bu anlamda akla gelen büyük çaplı Rusya menşeili örnekler.
Ukrayna Savaşı’yla beraber, Avrupa pazarındaki tıkanma, bundan önce transit ülkelerle yaşanan sıkıntılar, boru hatlarına dönük sabotajlar bir anlamda Rusya için özellikle Avrupa’da milyarlarca doların toprağa gömülmesi anlamına geliyor. Tam da bu nedenle Gazprom, Novatek ve Rosneft gibi şirketler LNG alanına yüzlerini dönüyor. Gündemdeki projelere değinmeden önce Moskova’nın “Bundan sonra tüm yatırım LNG’ye” dediği yanılgısına kapılmamak gerekiyor. Zira boru hatları hala gündemde buna dönük yatırımlar da sürüyor.
Azerbaycan ile 2022’de yapılan yıllık 1 bcm’lik anlaşma, Özbekistan ile geçtiğimiz yıl yapılan ve yıllık 2.8 bcm'lik gaz aktarımı öngören anlaşma ve dahası Çin yazısında detaylı incelenecek şekilde Sibirya’nın Gücü II Boru hattı görüşmeleri ve inşası süren Uzak Doğu Hattı yine boru hatlarını temel alan projeler. Boru hatları cephesinde var olana yeni projeler ekleme gayreti sürüyor, ancak üretim dinamikleri dikkate alındığında LNG’ye ciddi bir yatırım yapıldığı ve yapılacağını söylemek mümkün. Gündemdeki projelere bakalım.
NOVATEK VE GAZPROM’UN LNG PROJELERİ
LNG alanında bir dev olma çabasında olan Novatek de bu alana hızla ağırlık vermeye çalışan Gazprom da yeni projelerle yıllık 41-45 bcm arasında seyreden LNG ihracatını artırmaya çalışıyor.
İlk olarak Novatek’ten başlarsak, akla gelen ilk proje yaptırımlar nedeniyle askıya alınan ve mücbir sebep ilan edilen Arktik LNG II. Proje faaliyete geçerse, yıllık 27 bcm gaz sağlaması bekleniyordu. Fransa, Japonya ve Çin’in şirketleri üzerinden yüzde 10’luk paylara sahip olduğu proje, ABD yaptırımları ve özellikle şirketlerin kara listeye alınma ihtimali nedeniyle belirsizliğe sürüklendi.
Novatek’in ikinci projesi, Arktik LNG II kadar önemli olan Murmanks LNG projesi. Ekim 2023’te Kremlin’in yeşil ışık yaktığı projenin yıllık 28 bcm gaz üretmesi ve 2027/2028’de faaliyete geçmesi bekleniyor. Son olarak Ob LNG, Novatek’in yatırımcı aradığı ve 6.8 bcm kapasiteli projesi olarak gündemde.
Gazprom’un en önemli atılımıysa Ust-Luga (Baltık LNG) olarak bilinen projesi. 2017’de gündeme gelen ve 17.7 bcm kapasiteli olması beklenen projeye Gazprom Shell ile başladı. Ancak Shell Baltık LNG’den 2019’da çekildi.Gazprom proje üstünde çalışmayı sürdürüyor. İlk gaz akışının 2024’te olması bekleniyordu, ancak yaptırımlar sonrasında projenin 2027’de biteceği söyleniyor.
ABD’den gelen yaptırımlar, Rusya’nın ekonomisinde kısa vadede beklendiği kadar büyük bir sarsıntı yaratmasa da özellikle doğal gaz alanında hem ekipmana ulaşma hem de ortaklıklar kurmada sorunlara neden oluyor. Arktik LNG II bu durumun en önemli örneği. Dahası sadece proje değil, proje ortağı olan şirketlerin de ABD tarafından kara listeye alınma ihtimali şirketlerin Rusyalı ortaklarıyla iş yapmasını zora sokuyor, ancak tam olarak engellemiş değil. Bununla beraber, Rusya’nın gecikmelere rağmen LNG’yi ciddi biçimde gündemine aldığını söylemek mümkün. Peki Rusya var olan bu gazı kime satacak? Hangi pazarlar hedefinde? Bu anlamda akla gelen ilk adres Çin.
Önümüzdeki hafta Rusya-Çin doğal gaz ilişkilerine ve yeni stratejinin etkisine odaklanacağız.
Mühdan Sağlam Kimdir?
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda doktorasını yapmıştır. Enerji politikaları, ekonomi-politik, devlet-enerji şirketleri ilişkileri, Rus dış politikası ve enerji politikaları, Avrasya enerji politiği temel ilgi alanlarıdır. Gazprom’un Rusyası (2014, Siyasal Kitabevi) isimli kitabın yazarı olup, enerji ve ekonomi-politik eksenli yazıları mevcuttur. Barış için Akademisyenler “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzaladığı için 7 Şubat 2017'de çıkan 686 sayılı KHK ile üniversiteden ihraç edilmiştir. 8 Kasım 2023'te Ankara İdare Mahkemesi kararıyla Mardin Artuklu Üniversitesi'ndeki görevine iade edilmiş, ancak 27 Şubat 2024'te İstinaf Mahkemesi kararıyla yeniden ihraç edilmiştir. 2017-2023 yılları arasında aralarında Gazete Duvar, Almonitor, Kısa Dalga ve Artı Gerçek'in de bulunduğu medya kuruluşlarında çalışmıştır.
Cumhuriyet'in 101. yılı: Demokrasi, laiklik, anayasa, eşit yurttaşlık 29 Ekim 2024
Etiyopya’nın darboğazına BRICS bir çare olacak mı? 25 Ekim 2024
'Çözüm Süreci'nde muhatap Erdoğan değil Bahçeli gibi görünüyor' 21 Ekim 2024
Cehenneminizi nasıl alırdınız? Nükleer seçeneklerimiz mevcuttur 16 Ekim 2024 YAZARIN TÜM YAZILARI