'Sadece Göztepeliler değil, Karşıyakalısı, Altaylısı da burada...'
İzmir depreminde Göztepe tribünlerinin sevilen ismi Ali Çağın Kaygusuz da enkaz altında kalarak vefat etti. Kaygusuz'un ölümü bütün renkleri deprem yardım alanında bir araya getirdi...
İZMİR – Bayraklı'daki Emrah Apartmanı enkazına, depremin gerçekleştiği Cuma gününden bu yana pek çok kişi geldi. Bir yudum uyku yüzü görmeyenler, elbette apartmanda yakınları bulunanlardı. Battaniyelere sarılıp gece gündüz kurtarma çalışmalarını takip edenlerin arasında Göztepe formalı bir grup da vardı. İzmir'in çeşitli semtlerinden gelen Göztepeliler, arkadaşları Ali Çağın Kaygusuz'u bekliyordu...
Otuz yaşındaki Göztepeli taraftar Kaygusuz, arkasında büyük bir sevgi bırakmış olacak ki onu bekleyenler sadece kendi tribününden değildi, aynı zamanda Alsancak takımı Altay'dan da pek çok taraftar, enkazın etrafında, gelecek haberleri dinledi. Maalesef bekleyişin sonunda kötü haber geldi. Taraftarlar, dostları, ailesi ve tribünden arkadaşları Kaygusuz'u, son yolculuğuna uğurladı.
Onu tanıyanlardan Doğuş Şahin, arkadaşını şöyle anlattı: “Ali Çağın’la üç yıl önce barda tanıştık. Başka arkadaşlar da vardı ama onun konuşurkenki tutkusunu, tavrını, gülüşünü bir yerden tanıyordum. Asıl konumuz her zaman Göztepe’ydi ama yine de Hasret Gültekin’den konuşmaya fırsatımız olmuştu. Bardan ayrılıp yürümeye başladığımızda polislerle olan hikayelerimizi anlatıyorduk. Benim Beşiktaşlı olduğumu biliyordu. Yine de o başlayınca 'İsyan Marşı'na ben de eşlik ettim. Bu sefer de ben ona tanıdık gelmiştim. Daha önce başka bir Göztepeli arkadaşım daha olduğunu ancak vefat ettiğini söyledim. Kim olduğunu sordu. 'Aziz,' dedim 'Aziz Güler.' Olduğu yerde kaldı, yüzüme daha dikkatli baktı. Gülümsemesine engel olamıyordu. 'Tanıyor musun?' diye sordum. 'Bekle' dedi. Telefonunu çıkardı, aradığını bulması yirmi saniye bile sürmedi. Telefonu kaldırıp bana fotoğrafı gösterdi. İki büyük duvara, kırmızı boyalarla 'Aziz Güler Ölümsüzdür!' yazılmıştı.”
YÜZÜ AŞKIN GÖZTEPE TARAFTARI YARDIM ÇALIŞMALARINDA
Emrah Apartmanı'nda Kaygusuz'un vefat ettiği haberinin ardından, onu bekleyen Göztepe taraftarları bir yere ayrılmadı, aksine, apartman yanında bulunan parktaki yardım çalışmalarını büyüterek sürdürdüler. Basketbol sahası yanında masa kuran ve yardımları derleyen Göztepe Aile Derneği'ne çalışmalarını sorduk.
Dernek yetkilisi, “Göztepe Aile Derneği olarak biz, ilk günden beri buradayız, 24 saattir hiç ayrılmıyoruz buradan, vardiyalı sisteme dönüştürdük. Çocuklu ailelerimiz de, çocuksuz arkadaşlarımız da mevcut. Onları dikkate alarak bir vardiya sistemi yaptık. Buradaki tüm yakınlara, çadırdaki mağdurlara ve çalışan arkadaşlara kadar hepsine desek sağlıyoruz” dedi.
Merkez olarak bulundukları yeri belirlediklerini söyleyen yetkili, “Göztepe camiamızdan tüm arkadaşlarımız burada, Sakarya'dan, Tatangalar tribün gruplarından iki tane TIR geldi. Bolu'dan da bir TIR geldi. Duyduk ki Beşiktaş ve Fenerbahçe takımları da bir şeyler hazırlayıp gönderiyormuş. Onların da yerlerini hazırladık. Şimdi bugün akut olarak önemli ihtiyaçları karşılıyoruz. Herkes desteğini sunuyor, inanın çocuk bile geldi. Küçücük çocuk harçlığını getirdi, 'ben bir şey alamadım, siz alın abi' dedi. Böyle insanlarımız var bizim. O kadar kıymetli insanlarımız var ki, her türlü şeyin üstesinden geleceğiz inşallah. İzmir bunları da atlatacak, İzmir o güzel günlere geri dönecek.”
Yüzün üzerinde Göztepe taraftarının alandaki yardım çalışmalarına katıldığı bilgisini veren yetkili, “Tüm gücüyle görüyorsunuz, harıl harıl çalışıyorlar. Bu, 24 saat sürüyor. İçerisini [basketbol sahası] giyim odası olarak hazırladık, depo gibi kullanıp acil dağıtımı buradan yapıyoruz tüm afet yerlerine. Nasıl başladıklarını sorduğumuzda ise “Evde duramadık, bir şeyler yapmamız lazım dedik. Geldik burada en azından gevrek dağıtalım derken, bir tane masa bir tane sandalye iki tane gevrekle bir ateş yaktık bir nevi. Ama bu ateş iyice büyüdü, artık buradan da ayrılamıyoruz. Bildiğiniz 'Kızılay merkezi' gibi bir şey oldu burası. Herkes buraya getiriyor, buradan da biz kim uygunsa ona yönlendiriyoruz. Önceliğimiz çadırda olan mağdur insanlarımız. Şimdi onlara ev bakıyoruz” yanıtını alıyoruz.
'KARŞIYAKALISI DA, ALTAYLISI DA GELDİ'
Banyo yapma olanağı olmaması ya da kısıtlı olması nedeniyle çadır alanında en çok ihtiyaç duyulan malzemelerin, iç giyim, çocuk çorapları, çocuk fanilası, kadın-erkek fanilası olduğunu ve aynı nedenden dolayı dezenfektanlar, ıslak mendil gibi diğer hijyen malzemelerinin de gün geçtikçe daha kıymetli hale geldiğini öğreniyoruz.
Son olarak İzmir'deki diğer taraftar gruplarının çalışmaları ile koordine olup olmadıklarını soruyoruz: “Kendi çalışmaları var mı bilmiyorum ama, elinden geldiği kadar Karşıyakalısı da bize geldi, bir şeyler yapmanın derdinde, Altaylısı da bize geldi. Burada bugün açıkçası ne taraftar önemli, ne sarısı, ne kırmızısı, ne siyahı, ne beyazı... Önemli olan içerideki canlarımız, hiçbir şekilde başka bir şey düşünmüyoruz. Ama bizim yanımıza gelseler, hep beraber bu işi yapsak daha da güzel olacak açıkçası”