Covid-19’da ikinci dalga beklenirken influenza da kapıda

Uzmanlar, sonbahar aylarında Covid-19’da ikinci dalga riskine dikkat çekerken aynı bulgulara sahip influenza yani grip tehlikesi de kapıda. Tabipler bakanlığın bir an önce grip aşılaması için harekete geçmesini talep ederken enfeksiyon uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Türkiye’de de aşılamayla ilgili bir sıkıntı yaşayacağız gibi duruyor” dedi. Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’na göre influenza vakalarının eylül ayı itibariyle artığı bir tabloda Covid-19 testlerinde de artış olması gerekiyor.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Türkiye’de korona virüsü vaka sayılarında yeniden artış görülürken eylül ayı itibariyle ikinci dalga riskine dikkat çekiliyor. Uzun süren yüksek ateş, yaygın kas eklem ağrıları, aşırı halsizlik ve belli risk gruplarında ölüme neden olabilen infulenza, yani grip ile Covid-19 arasında benzer bulgular bulunuyor. Özellikle 5 yaş altı ve 65 yaş üzerindeki bireylerde ağır seyreden gribe karşı aşılamanın eylül ayı itibariyle başladığını hatırlatan Türk Tabipleri Birliği (TTB), risk gruplarının ve sağlık çalışanlarının aşılanması gerektiğini, aşı için de Sağlık Bakanlığı’nın bir an önce adım atması gerektiğini ifade ediyor.

‘DOKTORUN TEST YAPMADAN COVİD-19’DAN AYIRT ETMESİ MÜMKÜN DEĞİL’

Covid-19 pandemisinde ikinci dalganın sonbaharda başlaması beklenirken yıllardır etkisini gösteren ve ölümlere neden olabilen influenza için de bakanlıkta çalışmalar başladı. Sağlık Bakanlığı Grip Bilimsel Danışma Kurulu üyesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan bir ay önce bakanlığa bağlı kurulun toplandığını ve atılması gereken adımları bakanlığa ilettiklerini söyledi.

Hangi grupların aşılanması gerektiği bilgisini bakanlıkla paylaştıklarını söyleyen Ceyhan, “Sadece aşı açısından değil yapılacak testler açısından da süreç önemli. Gripli vaka doktora geldiğinde bir doktorun test yapmadan Covid-19’dan ayırt etmesi mümkün değil. Yürütülen tarama programları var grip için ve onlara Covid-19’un da eklenmesi gerektiğini önerdik. O tabloda gelen kişilerin hem grip hem diğer birçok virüsle birlikte artık Covid-19’a neden olan korona virüsüne de bakılacak” dedi.

‘GRİP AŞISI BULMAKTA SIKINTI ÇEKEBİLİRİZ’

Eylül ayı itibariyle grip vakalarında yoğunlaşma beklentisinin Sağlık Bakanlığı’nda da olduğunu belirten Ceyhan, “Grip genellikle nezleyle karıştırıldığı için hafif bir hastalık gibi görülüyor. Aksine grip ağır bir hastalık ve yatışlara da neden olabiliyor” dedi.

Bu aşamada aşılama işleminin yapılması gerektiğini ifade eden Ceyhan, burada ise sorun olduğunu belirterek, “Bütün dünyada aynı nedenlerle grip aşısına yönelik büyük bir talep var. O talebe karşılık üretim kapasitesi de belli. Türkiye’de de aşılamayla ilgili bir sıkıntı yaşayacağız gibi duruyor.  Yani grip aşısı bulmakta biraz sıkıntı çekebiliriz” diye konuştu.

Korona virüsü ile grip virüsünden korunma yollarının aynı yöntemlerden geçtiğini söyleyen Ceyhan, “Grip de korona virüsü de damlacık yoluyla bulaşan hastalıklar. Arada bir fark yok. Maske, mesafe ve el hijyeni önlemleri aynı şekilde grip için de koruyucu önlemler. Risk grupları da aşağı yukarı benzer. Tek farkı gripte hipertansiyon belirgin bir risk faktörü değil” dedi.

‘AYIRICI TANIYA ŞİDDETLE GEREKSİNİM VAR’

Covid-19 ve influenza bulgularının birbirine benzediğini söyleyen Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’na göre bir kişinin Covid-19 mu yoksa mevsimsel grip mi olduğu önümüzdeki eylül ayından mart ayına kadar klinik bulgularla ayırt edilemeyecek. Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü mart ayından temmuz ayına kadar ateşi olan ya da vücudunda kırgınlık yaşayanlara Covid-19 şüphesiyle yaklaşıldığını belirten Hamzaoğlu, “İkisi birbirine karışan bulgulara sahip hastalık olduğu için ayırıcı tanıya şiddetle gereksinimimiz var. Yakınması olan kişide ne var, bu hangi hastalığın bulguları, ayırt edebilmemiz gerekiyor. Bunun sağlık kurumlarında şimdiden yaygın hale getirilmesi lazım” dedi.

Tanı üzerine çalışmalar yapılırken bir yandan da aşılama yapılması gerektiğini belirten Hamzaoğlu, “Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye 3 milyon doz grip aşısı geldi diye bahsediliyor. Fakat birçok insan bulamadı. 6 ayın üzerindeki bütün nüfus planlanarak aşı temini için girişimde bulunulması gerekiyor. Hızlı bir şekilde öncelikle sağlık emekçilerine, kronik hastalığı olanlara, yaşlılara, öğrencilere mümkünse eylül ayı içerisinde grip aşısını yapmamız gerekiyor. Yani bütçeyi halk için kullanmayı gerektiren bir pozisyondayız. Bu niyet olmadığı sürece bunların hiçbirini başaramayız” diye konuştu.

HAMZAOĞLU’NA GÖRE COVİD-19 TESTLERİNİN SAYISI ARTMALI

Influenza vakalarının eylül ayı itibariyle artığı bir tabloda Covid-19 testlerinde de artış olması gerektiğini belirten Hamzaoğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

“Şu anda Covid-19 testinin günlük ortalama sayısı haziran ayından geride değil. Ama sorun şu: Şu anda asker alımları, yurt dışına çıkışlar başladı. Cumhurbaşkanlığı’na bağlı 42 bin personele iki üç günde bir test yapıldığı söyleniyor. Bunlar hep söylem. Bu testlerin içerisinde bu var mı yok mu bilmiyoruz, bakanlık açıklamıyor. Ama şunu biliyoruz. Eskiden bir evde bir hasta olduğunda o evde yaşayan herkese test yapılırdı ve içlerinden hasta olanlar ortaya çıkardı. Şu anda hekim arkadaşlarımızdan yansıyan bilgiler, tanık hastalarımızdan yansıyan bilgiler şu: Ben eşimi, ağabeyimi, annemi götürdüğüm halde bizden örnek alınıp test yapılmadı. Bu demektir ki olabildiğince tanı konulacak insanlara bir süredir test yapılmıyor. Böyle bir sorun var. Ama bütün bunlar böyledir diyemiyorum çünkü bakanlık hiçbirimizi bilgilendirmiyor. Bunlar alandaki gözlemlerimizden çıkarımlarımız oluyor.”