İngiltere'deki Hertfordshire Üniversitesi'nde Egzersiz ve Sağlık Fizyolojisi Uzmanı Lindsay Bottoms, "Yürüyüş yoluyla adım sayınız gibi fiziksel aktiviteyi artırmak, kardiyovasküler zindeliğin, kilo yönetiminin, ruh halinin iyileşmesine, daha iyi uykuya ve bilişsel işlevlerin artmasına katkıda bulunur" dedi.
Yürüyüş, bunama ve bazı kanserler gibi kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltabilir. Bazı durumlarda, tip 2 diyabet gibi sağlık koşullarının iyileştirilmesine yardımcı olur.
Araştırmalar her türlü egzersizin bağışıklık sistemimizi destekleyebileceğini ve ruh sağlığınızı güçlendirebileceğini ortaya koyuyor. Bu ek olarak ise yürümenin en önemli faydaları basitliği, erişilebilirliği ve çok yönlülüğüdür olduğunu dile getiriyorlar. Bu durum da yürümeyi her yaş için pratik ve faydalı bir egzersiz haline getiriyor.
Özellikle, geçtiğimiz yıl European Journal of Preventive Cardiology'de yayımlanan bir çalışma, günde en az 3 bin 967 adım yürümenin herhangi bir nedenden ölme riskini azalttığını, günde 2 bin 337 adım yürümenin ise kardiyovasküler hastalıktan ölme riskini azalttığını göstermiştir. JAMA Neurology dergisinde yayımlanan bir başka çalışmada da, günde toplam yaklaşık 8 bin 900 adımın, yüksek risk altındaki kişilerde bilişsel gerileme ve beyin hacmi kaybı oranlarını yavaşlattığını ortaya çıkarmıştı.
Peki bu faydaları görmek için gerçekten günde 10 bin adım yürümemiz gerekiyor mu?
Sputnik'in aktardığına göre, "Günde 10 bin adım hedefi, 1965 yılında Japonya'da Yamasa Clock tarafından satılan ticari adı pedometre olan bir cihazdan kaynaklanıyor gibi görünüyor" diyen Bottoms,"Cihazın adı '10 bin adım ölçer' anlamına gelen Manpo-kei idi. Bu, cihaz için bir pazarlama aracıydı ve tüm dünyada günlük adım hedefi olarak yerleşmiş gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.