Şampiyonluğun ardından borç arttı, sportif başarı azaldı: 'Trabzonspor gerçekleri ile hareket edilmeli'

TRABZON - Türk futbolundaki çarpık siyaset ilişkilerini ve sorunları analizlerle ortaya koyan Prof. Hakan Kulaçoğlu, Trabzonspor'un yarın gerçekleşecek olan ve Ertuğrul Doğan'ın tek aday olarak girdiği olağanüstü kongresini değerlendirdi.

2013'te bordo-mavili kulübe başkan adayı olan fakat seçilemeyen Prof. Kulaçoğlu, Trabzonspor'un 4 senede yakaladığı çıkışın Doğan'ın hamleleri ile bozulduğunu ve sorunun parçası olarak çözümü olmasının da zor olduğunu dile getirdi.

Doğan'ın yönetimine belli bir hazırlıkla, bir birikimle oluşmuş, belli felsefesi olan bir ekip denemeyeceğini dile getiren Kulaçoğlu, "Ağaoğlu yönetimlerinin dört senede bir mali ve fikri plana sadık kalarak yakaladığı çıkışın dokuz ay önce sekteye uğraması ve sonrasında da büyük bir bozulmaya dönüşmesinde etkili olan asbaşkan şimdi başkan adayı. Ertuğrul Doğan, o planın içinde çok önemli bir sıcak para kaynağı ve taraftarın ilgi odağı iken son transfer dönemi ve sonrasında Abdullah Avcı’nın sözleşmesinin hesapsız şekilde uzatılmasıyla kendini başka bir konuma taşıdı maalesef. Zaten 'sorunun parçası iseniz çözümü olmanız zordur' klasik deyimi burada gayet açık görülüyor" dedi.

'NİSANDAN SONRA HİÇBİR ŞEY YOLUNDA GİTMEDİ'

2021-2022 sezonunu şampiyon olarak tamamlayan Trabzonspor'un bu sezon tüm kulvarlarda yarıştan erken kopması, yakalanan başarının sürdürülebilir olmadığı düşüncesine yol açtı. Kulaçoğlu, Trabzonspor'un sürdürülebilir başarı yerine tekrarlanabilir hatayı tercih ettiğini söyledi.

"Geçen yıl büyük bir üstünlükle gelen şampiyonluk, taraftarın 'O sene bu sene, bundan sonra her sene' sloganını seslendirmesine yol açmıştı ama beklenen olmadı" diyen Kulaçoğlu, "Trabzonspor bırakın üst üste şampiyon olmayı, yarıştan en erken kopan takım oldu, ben bunu daha temmuz ayında çok net olarak ifade etmiştim. Zira nisan sonunda ilan edilen şampiyonluktan sonra hiçbir şeyin yolunda gitmediği belliydi. Bunu Beşiktaş da yaşamıştı ama farklı bir şekilde. Liverpool da bir türünü yaşıyor. Futbolda sürdürülebilir başarı benim gözümde iki de bir şampiyon olmak değil. Evet, Bayern Münih bunu yapabiliyor ama o ligin dinamiği çok farklı. Hem doğru ve kalıcı planlar hem de alttan veya dışarıdan gelen oyunculardan yüksek verim almak her zaman kolay değil" ifadelerini kullandı.

'MADDİ BOZULMANIN VEBALİ DOĞAN VE AVCI'NIN'

Trabzonspor’un başarı için belli bir geleneği ve yeteneği olduğunu ifade eden Kulaçoğlu, "Trabzonspor'un maddi kaynağı kısıtlı. Birdenbire pahalı transferler yapılması ve yerli oyunculardan gelen hak edişlerinin iyileştirmesi talebi sadece ödemeleri aksatmakla kalmadı takım içindeki çalışma barışını da bozdu. Bunun vebali Ertuğrul Doğan ile Abdullah Avcı’nın üzerindedir. Bir de bilinçsiz taraftarın tabii. Asbaşkan Doğan, Twitter’da bordo-mavi kalp paylaşımı (Doğan'ın biten transferler üzerine yaptığı paylaşımlardan bahsediyor) yapsın diye bekleşenler aslında Trabzonspor’un kasasının boşalmasına tanıklık etmekte olduklarını anlayamadılar. Bu geleneksel bir sorundur maalesef. Başka bir deyişle, Trabzonspor sürdürülebilir başarı yerine tekrarlanabilir hatayı tercih etti. Başkan Ağaoğlu da buna müdahale edemedi, zira tokmak onun elinde değildi" değerlendirmesinde bulundu.

'BORCU ARTIRANLAR, AZALTACAĞIZ DİYOR'

2018'de Ahmet Ağaoğlu yönetimi göreve geldiğinde 900 milyon lira olan Trabzonspor'un borcunun sıkı bir mali disiplinle bitirileceği sözü verilmişti. Fakat ödemelerin büyük bölümün euro cinsinden olduğu ortamda liranın hızlı değer kaybı ve son dönemde yapılan pahalı transferlerin ardından borç 2 milyar 835 milyon liraya yükseldi. Kulaçoğlu, Türkiye'de her başkanın görevi bıraktığı dönemin göreve başladığı dönemden daha kötü durumda olduğunu söyledi.

Kulüplerin ekonomik planlarını alt üst edenlerin ayrılarak sorumluluktan kurtulduğunu kaydeden Kulaçoğlu, "Transferleri yapan 'Asbaşkan Doğan', 'Başkan Doğan' olmak üzereyken 'Yıllık oyuncu ödemeleri 20 milyon euro seviyesinden 40 küsur milyon euro seviyesine çıktı, bunu azaltmalıyız. Birkaç yıl tasarruf yapmak zorundayız' diyor. İnsanın aklı pek alamıyor bunu. Aynı kişi, aynı kurum. 'Tüm transferler benim bilgim dahilinde yapıldı' diyen teknik direktör Abdullah Avcı, şimdi İstanbul’da. Alacaklarını aldı, bir lira borcu da yok. Oyuncular duruyor. Paraları ödenmek zorunda. Belki serbest kalma hakkını kazanacaklar" diye konuştu.

'TUTUNAMACAYAK SEVİYEYE DÜŞÜLMEMELİ'

Trabzonspor'un şampiyonluk tarihinden itibaren sürekli geri gittiğini ifade eden Kulaçoğlu, planlamanın kadro zafiyeti oluşturmayacak şekilde yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. Kulaçoğlu, "Eldeki Uğurcan Çakır, Abdülkadir Ömür, Bakasetas, Hugo gibi oyuncuların satılıp gelir elde edileceği söyleniyor. Bu da önemli bir kadro zaafı yaratacak. Yarışmayacak bir takım kabul edilebilir ama tutunamayacak bir takım seviyesine düşülmemeli. Trabzonspor’da 30 Nisan 2022 gecesinden beri bir futbol aklı yok. Tam bir yıldır futbol ve skor olarak sürekli geri giden bir takım var. Yönetim bunun sebebini sorup yanıtını alamadığı Abdullah Avcı’ya kredisini kullandırdı ve o sayfa kapandı. Bundan sonra transferler asla teknik adama bırakılmamalı. Eldeki oyuncuların en etkilileri de hocanın yeni bir oyun sistemi planladığı hayaliyle gönderilmemeli" ifadelerini kullandı.

'TRABZONSPOR'UN GERÇEKLERİ TERKEDİLDİ'

2013 yılında başkan adayı olduğunda Trabzonspor'un izlemesi gerektiği yolu ayrıntıları ile anlattığını ifade eden Kulaçoğlu, daha sonra göreve gelen İbrahim Hacıosmanoğlu ve Muharrem Usta yönetimlerinde kulübün iyice yıprandığını dile getirdi.

Trabzonspor'un son dönemde izlediği yolun kulübün gerçekleri ile örtüşmediğini dile getiren Kulaçoğlu, kulübün izlemesi gerektiği yol ile ilgili şu görüşleri paylaştı: "Hacıosmanoğlu ve Usta dönemlerinin ardından siyaset tarafından bir tür kayyum gibi atanan Ahmet Ağaoğlu, bizim gibi felsefe olarak içselleştirmese de zorunluluktan, imkansızlıktan olsa da benzer planları, önlemleri hayata geçirdi. Başarılı da oldu. Ancak şampiyonluk havası hepsini farklı bir düzleme taşıdı. O ortamla Trabzonspor gerçekleri arasında benzerlik yoktu. Neticede gelinen yer burası. Şimdi sil baştan yola koyulmak lazım. Ancak gerekli felsefeye, enerjiye veya bütünleşmeye sahip olunduğunu sanmıyorum. Yani yol nereye götürürse Trabzonspor da oraya gidebilir ki benim düşünce sistemimde yol da insan gibi hareketlidir. Geçtiğimizi sandığımız şey yol değil zamandır. Yol da bizimle birlikte ilerler, bizi taşır. Üstelik yol, çoğu yolcudan çok daha görmüş geçirmiştir. Yola uymamak, yolu şekillendirmek gerekir. Bunu yapabilecek yönetim lazım Trabzonspor’a."