Sarıgül: Her zaman Başbakan olmayı arzuladım, çözüm üretenim
Millet İttifakı’nın adayı Kılıçdaroğlu’yla görüşmesi beklenen Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Sarıgül, “Güneydoğu konusunda Türkiye Değişim Partisi’nin görüşlerini anlatmak isteriz” dedi.
ANKARA – Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu açıklamasının ardından bu konuda ilk olumlu tepkiyi verenler arasında Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül de yer aldı.
Seçime sayılı günler kala CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyaret etmesi beklenen Sarıgül, seçimlerde alacakları tutuma ve planlanan Kılıçdaroğlu görüşmesinin içeriğine dair konuştu.
‘RANDEVU TALEBİ OLURSA KABUL EDERİZ’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun randevu talebi olursa görüşmeye açık olduklarını belirten TDP Genel Başkanı Sarıgül, partilerinin cumhurbaşkanlığı seçimleri için bir tutum almadıklarını belirterek, “Parti Meclisi olarak, MYK olarak henüz hiçbir adaya destek kararı almadık. Ancak Kemal Kılıçdaroğlu’nun Altılı Masa’da en uygun aday olduğunu, en doğru aday olduğunu söyledik ve kendisine başarılar diledik” dedi ve Kılıçdaroğlu’nun ziyaretine ilişkin şunları söyledi:
“Sayın Kılıçdaroğlu Türkiye Değişim Partisi’yle görüşmeyi ne zaman arzu eder, Türkiye Değişim Partisi’nin görüşlerini kamuoyuyla paylaşmak isterse, randevu talebi olursa kabul ederiz. Kendisiyle görüşürüz ve kendisinin görüş ve önerilerini, Türkiye Değişim Partisi’ne sunacağı önerileri parti meclisine götürürsünüz.”
‘TÜRKİYE’NİN MUTLULUĞUNU KONUŞURUZ’
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu ile bir görüşme gerçekleştirmeleri halinde masada konuşacakları konulara dair de bilgi veren Sarıgül, “Biz Türkiye’nin mutluluğunu konuşuruz. Ekonomik milliyetçiliği konuşuruz. Ekonomik milliyetçilik buğdayımıza, patatesimize, fındığımıza ve çayımıza sahip çıkmaktır. Ekonomik milliyetçilik Türkiye’nin kurtuluşudur” dedi.
Kılıçdaroğlu görüşmesi gerçekleştiği takdirde konuşulacak konulara dair sözlerini sürdüren Sarıgül, “Güneydoğu konusunda Türkiye Değişim Partisi’nin görüşlerini anlatmak isteriz. Bu sorunu çözecek olan Türkler ve Kürtlerdir. Türkler ve Kürtler kardeştir. Kalleş olan Avrupa Birliği ve özellikle Amerika’dır. Türk ve Kürt annelerinin göz renkleri farklı ama gözyaşları aynıdır. Bütün coğrafyada ulusal birlikten yana, inançlara saygılı, laiklikten yanayız. Alevi yurttaşlarımız, Sünni yurttaşlarımız, Kürt yurttaşlarımız, anti laik yurttaşlarımız bu topraklarda birlikte yaşamakla mükellefiz. Birbirimize ihtiyacımız var, bu ülke hepimizin ve hepimize yeter. Herkesi kendimize benzeterek herkesi kendi doğrularımızı ve kendi ölçülerimizi dayatarak birliktelik sağlayamayız” ifadelerini kaydetti.
‘HDP’NİN TÜRKİYE PARTİSİ OLDUĞUNU SÖYLEMESİ LAZIM’
Kılıçdaroğlu’nun Meclis’te HDP ile yaptığı görüşmenin ardından sorunun çözümü için TBMM’yi işaret etmesini hatırlatmamız üzerine TDP lideri Sarıgül, “Bunu yapmamız için HDP’nin Türkiye partisi olduğunu söylemesi lazım ve şehitlerimizin cenazesine gitmesi lazım” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“HDP’nin Türkiye partisi olması için de terör örgütlerini lanetlemesi, baş kaldırması lazım. HDP Türkiye partisi olsun ve barajı geçsin diye 2011 yılında herkes HDP’ye oy verdi fakat geldiğimiz noktada bu yeteri kadar sağlanamadı. Bu konuyu muhalefet partileri çözmez. Bu konuyu Türkiye Değişim Partisi çözer. Çünkü bagajı kalın olmayan, kimseyle sorunu olmayan bir partiyiz. Amerika’ya baş kaldıran partiyiz.“
CUMHUR İTTİFAKI’NDAN GÖRÜŞME TALEBİ GELDİ Mİ?
Cumhur İttifakı’nın Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR’a yönelik ittifaka katılım tekliflerinin ardından partilerine yönelik bir adımın olup olmadığı sorularına yanıt olarak Sarıgül, “Bizimle bugüne kadar öyle bir trafik hiç olmadı. Bir görüşmemiz olmadı” dedi.
AK Parti kanadından böyle bir talep gelmesi halinde alacakları tutuma dair ise Sarıgül, “Bu kapı her türlü düşünceye, her ırka her kültüre, her mezhebe açık. Bu kapıya gelene ‘sen hangi siyasi partiye oy verdin’ diye sormayız. Bir tek, ‘Ulusal birlikten yana mısın, gelenek ve göreneklerimizi koruyor musun, bireyin mutluluğuna saygı duyuyor musun, insan haklarına, doğaya, kadına saygı duyuyor musun, Atatürk milliyetçisi misin’ diye sorarız ve biz karşılarız. Kapımız herkese açık. Kendi görüşlerini söyler, illa herkesle aynı görüşte olacağız diye bir şey yok. Biz Anadolu çocuğuyuz. Kapımızı kim çalarsa karşılarız” ifadelerini kaydetti.
‘BEN HER ZAMAN BAŞBAKAN OLMAYI ARZU ETTİM’
Seçime sayılı günler kala herhangi bir ittifakta yer almayan TDP’nin seçimlere nasıl gireceği sorusuna ise Sarıgül, “Bu ikili ittifaka Türkiye’nin sıkışmasını doğru bulmuyoruz. Keşke bu seçim sistemi değişse. 50+1 sistemi doğru değil. Biz tarafsız cumhurbaşkanı, güçlü bir Meclis ve bağımsız yargıyı arzu ediyoruz. Ama şunu unutmayın ki, yeni kurulan birçok siyasi partinin önümüzdeki yıl hiçbir tanesi kalmaz ama Türkiye Değişim Partisi ilelebet devam eder. TDP günlük bir seçime göre kurulan parti değil” sözleriyle yanıt verdi.
Cumhurbaşkanlığı adaylığının kendisi için hiçbir zaman gündeme gelmediğini belirten Sarıgül, “Hiçbir zaman cumhurbaşkanı adayı olmayı arzu etmedim. Ben her zaman Başbakan olmayı arzu ettim. O nedenle de inşallah yurttaşlarımızın takdiriyle ülkemizin icracı yönetiminde yer almayı arzu ederim. Ben sorun üreten değil çözüm üreten bir arkadaşınızım” dedi.