Sazlık yangınları: 'Sadece ot değil canlılar da yanıyor'
Sazlıklarda çıkan yangınlar, barındırdığı canlı hayatına da zarar verdiği için uzun vadede büyük tehdit içeriyor. Uzmanlar, sazlık yakmaları konusunda yerel halkı bilinçlendirmek gerektiğini söylüyor.
DUVAR - Sazlıkların kurumaya başladığı dönemlerden sonra saz yakım ve kesim haberleri sık sık gündeme geliyor. Söz konusu yangınlar, sazlıklarda yaşayan veya buralarda geçici olarak konaklayan pek çok canlı türünü de tehdit ediyor.

‘SAZLIKLAR MUTLAKA KORUNMASI GEREKEN YAŞAM ALANLARINDAN BİRİDİR’
Doğa Derneği’nden Şafak Arslan, sazlıkların bulundukları bölgedeki canlılar açısından önemli bir rol üstlendiğini belirtti. Arslan sazlıkların önemi hakkında şu bilgileri paylaştı: “Sazlıklar bazı canlılar için sığınak, bazıları için önemli bir geceleme alanı, bazıları için önemli bir üreme salanı veya yırtıcılardan, düşmanlarından kaçınmak ve gizlenmek açısından da önemli bir alan. Bu anlamda sazlıklara bağlı olan kuş türleri var. Kamışçınlar, balaban ya da küçük su çulluğu gibi türler bu sazlıkların aralarında hayatlarını sürdürüyorlar. Onlar dışında amfibiler, sürüngenler yaban domuzu saz kedisi gibi türler yine bu alanların içerisinde yayılış gösteriyor. Göç dönemlerinde kuş türlerinin dinlenme alanları diyebileceğimiz yerler ne yazık ki her geçen gün azalıyor.”
‘YERELLE UYUM İÇERİSİNDE İYİLEŞTİRME YAPMAK ŞART’
Sazlıkların özellikle bölgedeki hayvancılar tarafından daha fazla otlak alanı oluşturmak için kesilip yakıldığını belirten Arslan, “Sazlık yakmaların önüne geçmek için hem yerelde yaşayan insanı koruyan hem de ekosistemi koruyan bir planlamayla hareket etmek lazım” dedi. Arslan şöyle devam etti: “Sazlıkların insan eliyle yakılması, düzensiz kesilmesi gibi faaliyetler olumsuz etkilere sebebiyet veriyor. Eğer o bölgedeki yakılma, kesilme gibi faaliyetler üreme dönemine ya da kuşların göç dönemine denk geliyorsa daha ciddi sorunlar görülüyor. Popülasyonda düşüşlere neden oluyor. Diğer alanlardaki gibi mutlak suretle denetimlerine arttırılması gerekiyor. Saz yakım ve kesim dönemlerinde mutlaka denetim mekanizmalarının artması gerekiyor. Cezaların caydırıcı olması gerekiyor. Yereldeki insanlarla iş birliği yapılması gerekiyor ve neden saz yakımlarına ihtiyaç duyuluyor tam olarak ortaya koyduktan sonra alan bazlı çalışmalarla bu insanların ihtiyacının alternatif bir şekilde karşılanması gerekiyor. Yereldeki insanlarla çatışmadan bir uyum içerisinde bunun planlanması gerekiyor.”

‘SAZLIKLAR, KARBONU DEPOLAR VE BİYOÇEŞİTLİLİĞİ BARINDIRIR, YAKILAMAZ’
Doğal Hayayı Koruma Vakfı'ndan (WWF-Türkiye) Orman Programı Uzmanı Lider Sinav ise alınması gereken tedbirlere şu şekilde dikkat çekti: "Sazlık alanlar, ekosistem dengesinin ayrılmaz bir parçasıdır ve yüzlerce bitki, kuş ve memeli türü için kritik bir yaşam alanı sağlar. Ancak sazlık alanların her yıl, yasa dışı ve kontrolsüz şekilde yakılmaları, bu hassas ekosistemlere büyük zarar vermektedir. Sazların yanmasıyla, kuşların beslenme ve üreme alanları zarar görür, biyoçeşitlilik olumsuz etkilenir ve atmosfere büyük miktarda karbon salınır, iklim krizi tetiklenir. Sulak alanları korumak, sadece doğanın değil, insanlığın da geleceğini korumaktır. Yangınları önlemek için daha güçlü önlemler alınmalı ve ekosistemlerin sürdürülebilirliği sağlanmalıdır."