Schneider işçilerinin grev zaferi: İradenin karşısında yasaklar ve patronlar duramaz
Schneider işçilerinin yasak kararını tanımadığı grevi ikinci gününde sonuçlandı. İşçilerin karardan memnun olduğunu söyleyen sendikacılara göre işçiler, işçi sınıfına örnek bir mücadele sergiledi.
Dilara Yazıcı
KOCAELİ- Birleşik Metal-İş tarafından Schneider Enerji’de başlatılan grev ikinci gününde anlaşma ile sonuçlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan kararla grev 'milli güvenliği bozucu nitelikte' olduğu gerekçesiyle 60 gün süreyle ertelenmişti.
TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 23 Ocak’ta işçilerin greve çıktığı Schneider Enerji’de anlaşma sağlandı. Anlaşmaya göre işçiler, ilk 6 ay için saat ücretlerine yüzde 46,3 oranına ilaveten seyyanen 20 TL, ikinci 6 ay için saat ücretlerine yüzde 18 zamma imza attı.
‘TÜM ENGELLERE RAĞMEN GREVİ DEVAM ETTİRDİK’
DİSK Birleşik Metal İş Sendikası Gebze 2’Nolu Şube Başkanı Necmettin Aydın, Schneider Enerji’de anlaşma sonucu sonlandırılan greve dair konuştu. Fabrika çalışanlarının yan haklarda önemli kazanımlar elde ettiğini söyleyen Aydın, grevin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yasaklanmasının işçilerin dirayetini kıramadığını belirtti. Grev alanına TOMA’ların ve polislerin getirildiğini hatırlatan Aydın, "Tüm engellere rağmen grevi devam ettirdik. Ve bunun sonucunda işveren sendikası bizi tekrar masaya çağırdı. Bu şekilde sonuçlandırılmasından da memnunuz. Sonuç olarak arkadaşlarımıza kazanım elde ettik. Maaşlarında 13 bin 774 lira fark yarattık. Bunu kendi açımızdan önemli bir kazanım olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.
'ÖRGÜTSÜZ FABRİKALARDA DA SENDİKALAŞMA BEKLİYORUZ’
İşçilerin taleplerinin karşılanmadığı durumda yeni grev kararlarının geleceğini, diğer fabrikalarda da ek zam taleplerinin ortaya çıktığını söyleyen Aydın, "Bizim örgütlü olduğumuz, bireysel toplu sözleşme yaptığımız yerlerde biz bu talebi gerçekleştirdik. Bugüne kadar hiç olmayan toplu sözleşme tadilatını iş verenler bizimle yapmak zorunda kaldı" dedi.
Örgütsüz fabrikalarda da sendikalaşma talebi beklediklerini ve hakların elde edilmesi için hareketliliklerin yaşanacağını belirten Aydın, "1 Eylül'den itibaren yürürlükte olan toplu sözleşmelerle ilgili beklentileri yukarıya çıkardık. 1. 6 ayda yüzde 91,5'a imzayı attık bu da bizi diğer iş yerlerinden yarım puanlık bir ayrıma götürüyor. Ama biz bu beklentilerin üzerine çıkmayı hedefliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
‘CUMHURBAŞKANI ANAYASA’YA AYKIRI DAVRANIYOR’
Aydın, Schneider Elektrik'teki grevin Cumhurbaşkanı kararnamesi ile yasaklanmasına da tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grev ve lokavt erteleme yetkisini tanımadıklarını, bu yetkinin kötüye ve işçi aleyhine kullanılmasını kabul etmediklerini söyledi. Aydın 'milli güvenliği bozucu nitelikte' olduğu gerekçesiyle Erdoğan tarafından alınan yasak kararına dair şunları kaydetti:
"Bu kararın gerekçeleri ile birlikte sağlam oluşturulması lazım ki tanınsın yoksa keyfe keder yapılacak bir şey değil. Milli güvenliği zedeleyecek gerekçesi bir bahanedir. Bu keyfi durumu kabul etmemiz de mümkün değil. Zaten biz bunu kabul etmediğimizi gösterdik. Aynı zamanda 2015 yılında yine ertelenmiş grevimiz için biz Danıştay’a dava açtık ve kazandık. Cumhurbaşkanı Anayasa aykırı davranıyor. Biz Cumhurbaşkanını Anayasaya uymaya çağırıyoruz.”
'İŞÇİ SINIFI OLARAK MUTLAKA OMUZ VERMEMİZ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM'
Aydın, 22 Aralık 2022’den bu yana grevleri devam eden Kartonsan işçilerinin grevine dair de konuştu. Grevin yakın zamanda olumlu sonuçlanacağını düşündüğünü söyleyen Aydın, Kartonsan işçilerinin çoğunun asgari ücret altında çalıştırıldığını belirterek şunları kaydetti:
"Arkadaşlarımıza maddi ve manevi destek olmaya devam edeceğiz. Ama orada daha kötü bir durum söz konusu. Aynı zamanda sosyal haklar açısından da çok kötü bir durumda. Aslında arkadaşlarımız talepleri çok da yüksek değil. İşçi sınıfı olarak mutlaka omuz vermemiz gerektiğini düşünüyorum. Onların da başarılı olacaklarına inanıyoruz. Arkadaşlarımız kararlılıkla sürdürürlerse yansıması mutlaka olacaktır."