Selim Kuneralp yazdı: İslam ve demokrasi

Arap ve İslam coğrafyasındaki din-demokrasini ilişkisini inceleyen emekli büyükelçi Selim Kuneralp, din-devlet ilişkilerinin ayrılmasının zor göründüğünü ifade etti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Emekli büyükelçi Selim Kuneralp, Finans ve Ticaret sitesindeki son yazısında İslam dini ve demokrasi arasındaki ilişkiyi irdeledi. Afganistan'da Taliban'ın ülkeyi ele geçirmesi ve şeriat yönetimi uygulayacağını duyurması ardından yeniden gündeme gelen tartışmayı irdeleyen Kuneralp şu tespitte bulundu: Başta Türkiye olmak üzere Müslüman ülkelerde demokrasinin vazgeçilmez şartı olan din ile devlet işlerinin kesin bir şekilde birbirlerinden ayrılması kolaylıkla gerçekleşeceğe benzemiyor.  Tersine Arap dünyası ile Müslüman ülkelerde bunun aksi istikametine gidildiğini görüyoruz.  Demokrasi kök salmadıkça da ne ekonomik kalkınma, ne refah, ne hukuk, ne barış gelecektir.  Bunun idrak edilmesi acaba kaç yüzyıl alacaktır? Bence şu anda yeryüzünde yaşayanların hiçbiri bunu görmeyecektir.

Arap ve İslam coğrafyasındaki demokrasi denemelerini özetleyen Kuneralp, şeriatın demokrasiyle bağdaşamayacağını ve Taliban'la Müslüman kardeşler'in bu tür amaçlardan çok uzak olduğunu belirtti.

Dinlerin demokrasiyle ilişkisini dinlerin doğuşuyla da ilişkilendiren Kuneralp, İslam'ın devlet dini olarak doğduğunu ve o dönemde din işleri ile devlet işlerini birbirinden ayırmaya gerek görülmediğini ifade etti. Din-devlet işleri ayrımına en çok yaklaşan ülkenin Türkiye olduğunu belirten Kuneralp şöyle devam etti: "Buna en fazla yaklaşan Cumhuriyetimizin ilk yıllarında ülkemizi yönetenler demokrasi arayışında değillerdi. Batı medeniyetine yaklaşmayı hedeflemekle beraber, batı ülkelerinde olduğunun aksine dini devletten ayırmayı düşünmemişlerdi. Belki de devlet elini dinden çektiği takdirde dinin kimlerin eline düşeceğinden duydukları endişeden dolayı bu şekilde hareket etmiş olabilirler. Pek haksız da sayılmazlar."

YAZININ TAMAMI