Sendika ve işçiler hak mücadelelerini değerlendirdi: 120’den fazla iş yerinde grev oldu

Farklı sektörlerden sendika temsilcileri ve işçiler, son dönemde ülke çapında yayılan ve hız kazanan hak mücadelelerini örnekleriyle değerlendirdi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu (İSŞP), Şişli Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde Temsilciler Toplantısı düzenledi. Toplantıya birçok sendika temsilcisi ve işçi katıldı. Birçok işçi, sendikaların mücadele zamanlarındaki kimi tutumlarını eleştirirken, sendika temsilcileri ise süreç içerisinde yaşananlar nedeniyle işçilerin bazı konularda ‘çekimser’ kaldıklarını söyledi.

Son üç aydır Türkiye’de kitlesel işçi eylemleri yaşandı. Farklı illerde, farklı sektörlerde binlerce işçi adil ücret, ekonomik ve sosyal haklar, iş güvencesi için mücadele etti. Çoğu eylem başarıyla sonuçlandı. İşçiler ve sendikalar bu eylemlerde önemli deneyimler elde ettiklerini söyledi.

BBC GREVİNDE GAZETECİLER NASIL KAZANDI?

Şişli Nazım Hikmet Kültür Merkezi Abidin Dino Salonu'nda düzenlenen toplantıda ilk sözü Türkiye Gazeteciler Sendikası’ndan İlyas Coşkun aldı. İş koluna kayıtlı gazeteci sayısının 23 bin olduğunu, toplam gazeteci sayısının ise 35 bin olduğunu belirten Coşkun, "Ancak gazetecilerin sadece yüzde 9,29’u sendikalara üye" dedi. BBC grevini anlatan İlyas Coşkun, görüşmelerin 21 Ağustos tarihinde başladığını, müzakere ve arabuluculuk dahil işverenin yüzde 10 ücret artışı dışında bir teklif sunmadığını söyledi.

"Greve çıkmadan bir gün önce 13 Ocak’ta işveren bu teklifini yüzde 20’ye çıkardı" diyen Coşkun, bunun üzerine 14 Ocak 2022 tarihinde greve çıktıklarını, 28 Ocak akşamı ise grevin anlaşmayla sonuçlandığını hatırlattı.

Coşkun, grevin başarısının nedenini ise 'ciddiyet, nicel ve nitel çalışma, sendikal demokrasi, yeniliklere açık olma, şeffaflık, görünürlük ve dayanışma' olarak açıkladı. Grevin başarıyla bitebileceğine dair bir inanç oluştuğuna dikkat çeken Coşkun, bunun moral olduğunu, sonrasında 6 iş yerinde daha örgütlenme faaliyetine başladıklarını söyledi.

‘BİZ SERMAYENİN DÜŞMANI DEĞİLİZ AMA SERMAYE BİZİ DÜŞMAN OLARAK GÖRÜYOR’

Liman İş Sendikası’ndan Mülazım Dursun yaşadıklarını şöyle anlattı: "Çeşitli fabrikalarda çalıştım. Çalıştığım yerlerde sermaye bizi düşmanı gibi gördü. Biz de emek olmadan sermayenin olmayacağını anlattık. En son çalıştığım fabrikada yabancı uyruklu işçiler vardı. Sömürüyorlardı. Ama maalesef bizim ülkemizde yasaların yüzde 80 ve 90’nı işverenin yanında. Sendikalaşmak da çok zor. İş bulamıyorsun. Biz sermayenin düşmanı değiliz ama sermaye bizi düşman olarak görüyor. İşçiler yılmasınlar, korkmasınlar, mücadele etsinler. Bir şekilde olur. Ben hiçbir zaman aç kalmadım..."

‘BİR ARKADAŞIMIZ HIZ BASKISI NEDENİYLE BACAĞINI KAYBETTİ’

Yemeksepeti’nden İlyas, iki yıllık sendikal mücadelelerine ilişkin şunları söyledi: "Yeni dönemin olanaklarını kullandık çünkü önemli olanaklar bunlar. Sosyal medya işimizi kolaylaştırdı. Sorunlarımızdan biri, motosikletli kuryeler için hız baskısı. Çok kaza oluyordu. Bacağını kaybeden arkadaşımız oldu. Ücretlerimiz eksik ödeniyordu ama konuşacağımız bir kanal yoktu. Sendikal faaliyetlerimiz açığa çıktı. Nevzat Aydın işkolunu değiştirdi. Kamuyu baskısı oldu ama sonuç alamadık. Şu anda iş yerlerinde iş yavaşlatmayla süreç devam ediyor. Depo çalışanları üzerinde de çok büyük hız baskısı var. Bunları sonlandırılmasını istedik. Bu taleplerle gittik. Mücadelemiz devam ediyor.”

'BİZ ÇOCUKLARIMIZ İÇİN MÜCADE EDİYORUZ’

Sendikal faaliyetlerinden dolayı işten çıkartılan Salcomp Xiaomi işçilerinden Orhan ise şunları söyledi: "Haklarımız istedik ama sendika bize Çin sermayesi Türkiye’ye yeni geldiğini bu yüzden ülke şartlarını bilmediklerini söyledi. Sendika başkanı, ‘Çin sendikayı bilmiyor, biz yeni yeni öğretmeye çalışıyoruz’ dedi. Trajikomik şeyler söyledi. Buna ben inanmıyorum. Böyle bir şey yok. Hiçbir şirket iş yapacağı ülkeyi araştırmadan gelmez. Biz iki haftadır bunun mücadelesini veriyoruz. Eylemlerimiz devam ediyor. Elimizden geldiği kadarıyla sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Yapılanlar gerçekten haksızlık. Biz suçlu değiliz, kimseye hakaret etmedik. Bu ilk değil, son da olmayacak. Bu mücadelemiz nerede olursa olsun devam edecek. İçeride bir hapishane düzeni var. Sen sendikasın, işçinin yanında olmak zorundasın. İşçiler babasının hayrına sana para vermiyor. Sendika işçinin yanında olmalı. Biz çocuklarımız için mücadele ediyoruz."

Etiketler sendika işçi grev