Cennete uzanan merdiven: Himalayalar

DUVAR - Himalayalar’ın göz kırptığı Pokhara, Hindistan ve Tibet’in arasında, Katmandu Vadisi’nin batısında bulunan, muhteşem göllerle süslenmiş doğasıyla dikkat çeken bir macera merkezi…

Dünya çapında ‘Gurkha Askerleri’ olarak ün yapmış savaşçıların diyarı Pokhara şehri dağ yürüyüşünden rafting’e pek çok seçenek sunan bir cennet adeta. Musonların eylül ortasına kadar terk etmediği Pokhara’da trekking için en doğru sezon kasımda başlıyor ve nisan sonuna kadar devam ediyor.

DÜNYANIN EN YÜKSEK 10 DAĞINDAN ÜÇÜ

Öncelikle Pokhara’dan dünyanın en yüksek 10 dağından üçünü rahatça görebiliyorsunuz. Göllerin huzurlu sakinliği ve arkalarından yükselen muhteşem Himalayaların azameti bile nefesinizi kesmeye yetiyor. Everest’in kendinden emin duruşu, zirvesinin tırmananlar için kolay lokma olmadığını bir kez daha kanıtlıyor. Annapurnalar ise Himalayalara doğru uzunlukları 3 günden 3 haftaya değişen ve trekkingcilere onlarca farklı rota sunan bir başlangıç noktası. Parkurlar güzergahlarına, zorluklarına ve uzunluklarına göre değişebiliyor.

Ne görmek istediğini bilenler için kişiye ya da guruba özel parkurlar hazırlanabiliyor. Hemen her yer olağanüstü güzellikte olmasına rağmen bazı rotalarda gereksiz yere zaman harcamamanız ve ülke genel açıdan güvenli olmasına rağmen halkın dil bilmemesi yüzünden zorluk yaşamamanız için kesinlikle bir rehberle yola çıkmanızda fayda var.

SÜLÜK BOTLARINI UNUTMAYIN!

Önemli hatırlatma; eğer Muson zamanı gidiyorsanız yanınıza mutlaka yakalı yağmurluk ve sülük botlarından almanızı öneriyorum. Sülük botlarınız yoksa ve dikişli ayakkabılar giyiyorsanız, sülükler o dikişlerin arasından hatta çorabınızdan geçerek ayak parmaklarınızın arasına yerleşiyor.

Annapurnalarda trekking yapmak öyle ha deyince olmuyor; önce Annapurna Koruma Alanı'ndan izin almanız gerekiyor. Yanınızda bu belgeye koymak için de mutlaka bir fotoğrafınız olmalı! Eğer almadıysanız sorun yok, orada bunu halleden seyyar fotoğrafçılar var. Ancak iş bu kadarla bitmiyor tabii. Annapurna bölgesi Maocu gerillaların kontrolünde… Bölge onların kontrolü altında olduğu için trekking esnasında Maocu gerillalar sizden ‘vergi’ alıp, makbuz kesiyorlar. Her yürüyüş rotasında özellikle turistler için için belli aralıklarla konulmuş ‘checkpoint’ dedikleri kontrol noktaları var. Onlardan her geçişinizde kayıt yaptırmanız gerekiyor. Eğer rehbersiz yola çıktıysanız, kaybolma tehlikesine karşı yerinizi tespit etmeleri kolaylaşıyor. Rehberler bu anlamda da çok yardımcı, dolayısıyla rehbersiz yola çıkmanızı önermiyorum. Himalayalar’ın kalbine uzanan yolda, işinizi kolaylaştıracak en popüler yürüyüş rotalarını bilmek önemli

ANNAPURNA MERKEZ KAMPI

Bu trekking rotası Pokhara’dan başlar ve yeşilin tamamen hüküm sürdüğü Gurung, Thakali, Ghandruk, ve Chomrung köylerinden geçerek büyük bir çember çizer ve yine Pokhara’da son bulur. 'Tanrının Krallığı’na Girişi' olarak adlandırılan bu mabet, dünyada görülmesi gereken önemli yerlerden biridir. Masmavi gökyüzüne uzanan devasa kayalar, aşılması kolay olmayan buz kütleleri ve kutsal zirvelerden meydana gelen Gangapurna, Glacier Dome (Buzul Kubbe), Fang, Machapuchare (‘Fish Tale’ yani Balık Kuyruğu), Dhaulagiri ve Annapurnalar sıradağlarının oluşturduğu bu dağ anfitiyatrosu inanılmaz güzellikte bir manzaraya sahip. Eteklerinde kurulmuş köyler, evlerin etrafında uçuşarak renk senfonisi yaratan Tibet dua bayrakları ve pirinç tarlalarının oluşturduğu teraslar adeta yağlı tablolara benzer enfes bir görüntü oluşturuyorlar. Fotoğraf çekmeyi sevenler için tam bir cennet burası.

ANNAPURNA TURU

Annapurna bölgesinin etrafını çeviren bu rota en klasik, en uzun ve en çok tercih edilen rotalardan. Dünyanın en yüksek 3 zirvesi arasında gerçekleşen yürüyüşte Himalaya Platosu’ndan ve en derin vadilerden geçiş yapılıyor. 5500 metrelik Thorang La geçişini içeren bu klasik rotanın şartları zorlayıcı ve çetin olduğu için, batıdan doğuya doğru yapılması öneriliyor. Tur, Besi Sahar’dan başlıyor, yüksek rakımlı dağ geçişlerini kapsayarak, Manaslu, Dhaulagirive Annapurna’nın eşsiz manzaraları eşliğinde Pokhara’da tamamlanıyor.

Bu rotada yapılması gerekenler: Keşişlerin yaşadığı ve bir nac köyü sayılan Muktinath’ı ziyaret etmek. Kali Gandaki Vadisi’nde bulunan dünyanın en derin boğazından geçmek… Tatopani’deki doğal kaplıcalarda dinlenmek ve nefesinizi kesecek dağ manzaralarıyla Poonhill’de güneşin batışını izlemek…

GHOREPANI - POONHILL

Annapurna sıradağlarının eteklerindeki tepeleri kapsayan Poonhill turu Nepal’deki en iyi trekking seçeneklerinden birini sunuyor. Bu yürüyüş rotası tropikal yamalı vadilerin, yosunlu ormanların, buzul şelalelerinin ve ele geçirilmesi asla mümkün olmayan dağ zirvelerinin geçitleri arasından geçiyor. Büyüleyici güzellikteki tepelerin eteklerinde kurulan sevimli köylerde ‘Gurkha Savaşçıları’ olarak da bilinen, çiftçilikleriyle ünlü Gurung ve Magar halkı yaşıyor. Bu parkurun doruğunda ise ufuk çizgisinin çoğunu kaplayan ve ismini zirvesinin balık kuyruğuna benzemesinden alan Machapuchare (Fish Tail) Dağı yer alıyor. Poonhill’in en ünlü ve enfes tarafı Fish Tail’in bembeyaz zirvelerini kan kırmızısına döndüren gün batımı… Buradaki manzara ölmeden görülecekler listemde…

JOMSOM MUKTINATH

Bu rota, trekking rotaları içinde en popüler olanı. Pokhara’nın kuzeyinden başlayan bu tur, özellikle tırmanış yapmayı ve yüksek irtifayı sevmeyen yürüyüşçülerin hatırı sayılır çoğunluğunun tercih ettiği bir rotayı kapsıyor. Himalayalar’ın çeşitliliğini ve rengarenk kültürünü en iyi gösteren, dünyanın en derin dağ geçidinin yer aldığı Kali Gandaki nehrinden ve vadisinden geçen bu yürüyüş yolunda, popülerliğinden dolayı trekkingcilerden oluşan bir trafiğe denk gelebilirsiniz. Yürüyüşünüzü yaparken Mustang bölgesine giden eşek ve midillilerle çok sık karşılaşacaksınız. Çünkü bu bölge ortaçağdan kalma Kral Sarayı’nı ve Bonpo Gompa manastırını da içine alan, Tukuche, Marpha, Jharkot gibi tipik Mustang köyleri ve halkından oluşuyor. Bu rota Himalayalar’ın en evcilleşmiş doğasını ve daha iyi kalacak yer seçenekleri sunuyor.