Şimşek vergi paketi teklifini anlattı: Dar gelirliye yönelik hüküm yok

Bakan Şimşek, TBMM Başkanlığı'na sunulan yeni vergi paketinin 'Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınması' ilkesiyle hazırlandığını, dar gelirliye yönelik hükümler içermediğini söyledi.

Fotoğraf: DHA
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugün TBMM Başkanlığı'na sunulan yeni vergi düzenlemelerini içeren kanun teklifi hakkında değerlendirmelerde bulundu.

DHA'ya konuşan Bakan Şimşek, uzun süredir teklif üzerinde ilgili tarafların görüşleri de alınarak çalışma yaptıklarını belirterek, "'Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınması' ilkemiz doğrultusunda dar gelirlilere yük getirmeyecek şekilde hazırlanan yeni vergi taslağımızın bakanlık bünyesindeki çalışmaları tamamlandı. İlk paket, hükümet ve partimizin ilgili organlarında da ele alındı. Artık konu Yüce Meclis'in takdirinde" dedi.

'AMACIMIZ VEGİLENDİRİLMEMİŞ ALAN BIRAKILMAMASI'

Şimşek, kayıt dışılığı önleyecek, vergide etkinlik, adalet ve verimliliği sağlayacak düzenlemeler yaptıklarını, vergi güvenliğini önceliklendirdiklerini ve istisnaların kaldırılması yönünde adım attıklarını söyledi. Taslağa son şeklini verirken tarafların taleplerine yönelik de düzenlemelere gittiklerini ifade eden Şimşek, "Taslağımız, dar gelirli vatandaşa yönelik hükümler içermemesine karşın bu şekilde itham edildiğimiz yönlere çekildi. Pakette, vergi adaletinin güçlendirilmesi, sermayeye yönelik vergi uygulamaları getirilmesi ve doğrudan vergilerin payının artırılması için düzenleme önerileri bulunuyor. Çalışmalarımızı, Türkiye'de vergilendirilmemiş alan bırakılmaması amacıyla yürütmeye devam edeceğiz. Kayıt dışılıkla kararlı mücadele ve gönüllü uyumu artıracak, bu yolla mali disiplini güçlendirecek adımlar atacağız" diye konuştu.

ÇOK ULUSLU ŞİRKETLERE ASGARİ KURUMLAR VERGİSİ

Teklif ile yıllık konsolide hasılatı 750 milyon Euro eşiğini aşan çok uluslu şirketlerin düşük vergileme yapılan ülkelerdeki şube, iştirak ve iş yerlerinin asgari yüzde 15 kurumlar vergisine tabi tutulmasına yönelik yeni bir vergileme sistemi oluşturulacak. OECD'nin kurallarına uyumlu hazırlanan model, çok uluslu şirketlerin kazançlarının her hal ve takdirde yüzde 15 vergi yükü taşımasını amaçlıyor. Asgari kurumlar vergisi uygulamasına geçmeyen ülkeler, vergileme haklarını bir başka ülkeye devretmiş oluyor. Türkiye'de nihai ana işletmesi yurt dışında bulunan 1024 grup bulunurken, bunların ülkede 2 bin 134 işletmesi yer alıyor.

YENİ İŞE BAŞLAYANLARDAN 3 YIL ASGARİ VERGİ ALINMAYACAK

Teklif ile ayrıca kurumlar vergisi mükelleflerinin hesaplayacakları kurumlar vergisinin tespitine yönelik vergi güvenlik müessesi getiriliyor. Mükelleflerin ödeyecekleri kurumlar vergisi, beyan ettikleri kazancın indirim ve istisnalar düşülmeden önceki tutarının yüzde 10'undan aşağı olamayacak. Yeni işe başlayanlardan 3 yıl asgari vergi alınmayacak, mevcut yatırım teşvik belgesi olan mükelleflerin hakları korunacak, bazı istisna kazançlar kapsam dışında bırakılacak. Mikro ve küçük işletmelerin teknoloji geliştirme bölgeleri kazanç istisnası ile AR-GE ve tasarım indirimleri kapsam dışında olacak.

YAP-İŞLET-DEVRET MODELİNE KURUMLAR VERGİSİ

Teklif ile Türkiye'deki büyük yatırımlardan elde edilen kazançlara da artırımlı kurumlar vergisi uygulanacak. Yap-işlet-devret modeli ile kamu işbirliği projeleri kapsamında faaliyet gösteren kurumların bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarına kurumlar vergisi oranı yüzde 25 yerine yüzde 30 olacak. Ayrıca mevcut uygulamada yatırım fon ve ortaklıklarının kazançlarının tamamı kurumlar vergisinden istisna tutuluyor. Bu istisna kar dağıtım şartına bağlanıyor. Teklif ile istisna kazancın yüzde 50'si ortaklara dağıtıldığında kar paylarını alanlardan gelir ve kurumlar vergisi alınacak.

SERBEST BÖLGLEERDE VERGİ İSTİSNASINA SINIRLAMA

Mevcut uygulamada serbest bölgelerdeki üretim faaliyetlerinden elde edilen kazançların tamamı, üretilen ürünlerin yurt içine ya da yurt dışına satılıp satılmadığına bakılmaksızın kurumlar vergisinden istisna. Ancak bu istisna artık sadece ihracat gelirleri ile sınırlandırılacak. Böylece yurt içine yapılan satışlardan elde edilen kazançlardan vergi alınacak.

 HASILAT İLE KAZANÇ ARASINDAKİ FARK İZAH NEDENİ OLACAK

Teklif ile yurt içi asgari kurumlar vergisi uygulamasının yanı sıra, vergi güvenliğini sağlamak amacıyla ticari kazanç elde eden gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükelleflerine yapılan bazı ödemelere gelir ve kurumlar vergisi kesintisi getiriliyor. Kapsama alınacak ödemeler Cumhurbaşkanı kararı ile belirlenecek. Hasılat ile beyan arasındaki fark izaha davet nedeni olacak. Ayrıca, serbest meslek kazancı ve ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükelleflerinin yılın belirli zamanlarında hasılatları tespit edilecek, beyanları ile tespit edilen hasılatları arasında uyumsuzluk olanlar izaha davet edilecek.

CEZALARDA ETKİNLİK ARTACAK

Teklif ile cezalarda etkinliğin artırılması için düzenlemeler de yer alıyor. Usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları artıyor. Başkasına ait pos cihazı kullananlara, başkasının IBAN’ını kullananlara ağır cezalar geliyor. Ödemeleri başkalarının hesabına yapılan havaleler ile kabul edenlere ve hesaplarını başkalarına kullandıranlara ceza uygulanacak. Ayrıca kayıt dışı faaliyetlere artırımlı vergi ziyaı cezası uygulanacak. Kayıt dışı faaliyette bulunanlara uygulanacak vergi ziyaı cezası; verginin 1 katı olarak kesilecek cezalarda 1,5 kat, verginin 3 katı olarak kesilecek cezalarda 4,5 kat kesilecek.

Mevcut durumda mükellefler haklarında yazılan raporlar üzerine kaçakçılık cezası olmadığı sürece uzlaşma isteyebiliyor. Teklif ile uzlaşmanın konusu ceza ile sınırlandırılıyor. Vergi asılları için uzlaşma istenilemeyecek.

 

(EKONOMİ SERVİSİ)