Sinan Ateş kararı istinafa taşındı: Adi bir husumet davası olarak maskelenmeye çalışılıyor
Sinan Ateş'in ailesi "cinayetteki işbölümü ve hiyerarşi görmezden gelindi" ve "adi bir husumet davası olarak maskelenmeye çalışılıyor" diyerek yerel mahkemenin kararını istinafa taşıdı.
DUVAR - Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in 30 Aralık 2023'te Ankara'da düzenlenen suikastla öldürülmesine ilişkin davadan çıkan karar istinafa taşındı.
İlk derece mahkemesi olarak Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği karara Ateş ailesinin Kasım ayında yaptığı itirazı Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi ''tahliye kararlarında usul ve yasaya aykırı bir durum olmadığı ve sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süreleri" dikkate alarak' reddetmişti.
'CİNAYETTEKİ ÖRGÜTSEL BAĞ GÖRMEZDEN GELİNDİ'
ANKA'nın aktardığına göre itirazın reddedilmesi üzerine ailenin avukatları kararı İstinafa taşıdı. İstinaf dilekçesinde "Yasal koşulları sağlamayan eksik ve hatalı iddianamenin iadesi gerekirken, mahkemece iddianamenin kabulü ile bu noksanlıklar üzerine inşa edilen yargılama hukuka uygun yürütülmemiştir" denildi. Dilekçede ayrıca "soruşturma dosyasındaki şüphelilerin suç işlemeye yönelik olarak aralarında işbölümü ve hiyerarşik bir düzen içinde amaçladıkları suçu işlemek için örgütlü olarak hareket ettiklerinin görmezden gelindiği" savunuldu.
'DELİLLERİN SIHHATİ DE TARTIŞMALI'
Dilekçede soruşturmanın başlangıcından, tutuklandığı sürece kadar 8 ay boyunca soruşturmayı yürüten Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın azmettirici olarak yargılanan Tolgahan Demirbaş ile cinayetten 2 saat önce ve yarım saat sonra telefonla görüştükleri hatırlatıldı.
Bu durum hakkında "Eylemin iştirakçisi olan, görevinin vermiş olduğu yetkileri kötüye kullanarak bilgi aktarımı yapmaktan çekinmeyen sanık Mustafa Ensar Aykal tarafından yürütülen soruşturmanın 8 aylık zaman zarfında toplanan delillerin sıhhati de tartışmalıdır" denildi.
'MİLLETVEKİLİNİN EVİNDE YAKALANDI'
Dilekçede tutanaklar ve delillerin toplanması konusunda önemli görev ihmallerinin yaşandığı da vurgulandı: “Soruşturmada siyasi bir cinayet kabulünün oluşmaması için olayların çevresinden dolandırılmış, siyasi isimlerin adlarına yer vermemek adına büyük bir gayret sergilenmiştir. Örnek vermek gerekirse sanık Tolgahan Demirbaş'ın Milliyetçi Hareket Partisi Mersin milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde yakalanmasına ilişkin tutanakların tahrif edilerek sahte tutanak düzenlendiği basın aracılığı ile kamuoyuna yansımıştır.”
'MASKELENMEYE ÇALIŞILIYOR'
Suikast sırasında kullanılan ve iddianamede geçen siyah Audi’nin Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım tarafından kullanılan araç olduğu ve ruhsatı MHP Genel Merkezi’ne, siyah Volkswagen Passat marka aracın MHP Genel Merkezi’ne, 14 AAY 148 plakalı aracın MHP Bolu Milletvekili olan İsmail Akgül’ün babasının üzerine 06 AT 2560 plakalı aracın ise MHP Genel Başkan Danışmanı Eyyüp Yıldız adına kayıtlı olduğu belirtilerek “Son zamanların bu en ciddi siyasi cinayet davasının iddianamesinde yer verilmemiş olması, adi bir husumet davası olarak maskelenmeye çalışıldığının kanıtıdır” denildi.
'TASARLAYARAK ÖLDÜRME' CEZALARI VERİLMİŞTİ
Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Sinan Ateş suikastı davasında mahkeme, 2 Ekim'de görülen karar duruşmasında, sanıklardan tetikçi Eray Özyağcı, olayda kullanılan motosikletin sürücüsü Vedat Balkaya ve cinayet mahallinde keşif yapan Suat Kurt, "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, müşteki Selman Bozkurt'a yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan ise 13'er yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Mahkeme, dosyada "suça azmettiren" sıfatıyla yer alan sanıklar Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş'ı "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme"den ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum etti. Diğer sanıklar, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Osman Bayraktar, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç ve Erdem Karadeniz'in üzerine atılı suçlardan beraatına karar veren mahkeme, sanık Günay hakkında "suçluyu kayırma" suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbarda bulunulmasına hükmetti. Bu sanıklar arasında tek tutuklu olan Çağlar Zorlu'nun da beraatle birlikte tahliyesine karar verildi.
(ANKA HABER AJANSI)